YJA: 27 Temmuz direniş günüdür

YJA: 27 Temmuz direniş günüdür

Kürt kadın organizasyonu YJA Koordinasyonu, PKK lideri Abdullah Öcalan’a tam tecridin bir yılını dolduracaðı 27 Temmuz günü için halkı “direnişe” çaðırdı.

YJA Koordinasyonu yaptıðı yazılı açıklamada, “13 yıldır Önderliðimiz Ýmralı’da tek kişilik hücrede aðırlaştırılmış tecrit ve izalasyon koşullarında tutulmaktadır. Önderliðimiz 27 Temmuz 2011’den beri de ailesi ve avukatları ile görüştürülmemiş, tecrit içinde daha da aðırlaşmış tecrit koşullarına maruz bırakılarak dünya ve kamuoyu ile ilişkileri tamamen kesilmiş durumdadır. Önderliðimizin susturulması, tecrit edilmesi, Kürt halkının susturulması, Önderliksizliðe alıştırması, statüsüz bırakılmasıdır. YJA olarak Önderliðimize dönük uygulamaları bu şekilde anlıyoruz. Bu temelde Önderliðimize karşı geliştirilen aðırlaştırılmış tecrit ve saldırıları kınıyoruz. Bu saldırıların, Önderliðimiz şahsında halkımıza ve bir bütün Kürt halkının özgürlük talebine, direnen mücadele deðerlerimize karşı yapıldıðı açıktır” dedi.

Açıklamada devamla şöyle denildi: “Önderliðimize karşı geliştirilen uluslararası konseptin aðır bir işkence ve imha temelinde planlanıp uygulamaya geçirilmesinin hegemonik güçlerin Ortadoðu politikası ile ilgili olduðu bu gün çok daha bariz bir şekilde görülmektedir. Komplonun, Kapitalist modernitenin yaşadıðı sistemsel tıkanmayı Ortadoðu’daki çelişkileri derinleştirerek çatıştırma temelinde kendi lehine ve çıkarları temelinde dizayn etme çabalarının bir parçası olarak Önderliðimize karşı geliştirildiði bilinmektedir. Uluslar arası güçlerin hegemonik hesaplarına ve çıkarlarına karşı Ortadoðu’da halkların özgürlüðü ve demokratik birliðini savunan Önderliðimizin alternatif çizgisi, mücadelesi ve duruşuna karşı geliştirdikleri bu komplonun Önderlik tarafından boşa çıkarılması uluslar arası güçler ve Türk devleti hazmetmeyerek bir yıldır tecrit içinde aðırlaştırılmış tecrit uygulamaktadır. Tüm bu saldırılara karşı Önderliðimiz 13 yıldır Ýmralı’da direniş mücadelesini kesintisiz ve tavizsiz sürdürmektedir.

Son gelişmeler bir kez daha göstermiştir ki, Önderliðimize karşı geliştirilen komplo Ortadoðu ve Kürdistan’da özgürlükçü ve baðımsızlıkçı çizgiyi etkisizleştirme ve uluslar arası güçler ve çıkar çevrelerine hizmet eden işbirlikçi çizgiyi hakim kılma çabasıdır. Son bir yıldır bu temelde derinleştirilen tecridin de bu gerçeklikle ilgili olduðu açıktır. Bu tecrit ile Önderliðimizin Ortadoðu’daki gelişmelere müdahil olması ve yön vermesi engellenmek istenmektedir. Önderliðe aðır tecrit koşulları dayatılarak, paralelinde gerillaya karşı imha saldırılarını yoðunlaştırma ve siyasi legal tüm Kürt kazanımlarını etkisiz kılma çabasının Önderliðe ve hareketimize geri adım attırmayı amaçladıðı ortadadır. Bu saldırılarla başarılabilirse hareketi tasfiye etme, bu başarılamadıðı taktirde ise; hareketi minimize ederek bazı küçük kabullere razı etme amacı güdülmektedir.

Söz konusu konseptin aðır bir imha saldırısına dönüşeceðini gören, bu temelde gerekli uyarılar ile direnişi Ýmralı’da en üst düzeye çıkaran Önderliðimizin öngörülerinin doðruluðunu bugünkü gelişmeler haklı çıkarmıştır. Ýmralı’da Önderliðimizin geliştirdiði mücadele ve direniş, hareket ve halk olarak güçlü sahiplenilmiş ve özgürlük mücadelesinin kazanımları her gün biraz daha kökleşerek gelişmiştir. Kürt halkının dört parçada ortaya çıkan kazanımlarının giderek ortak bir ulusal direnişe kavuşması; halkımızın özgürlük mücadelesinde artık geri döndürülemez bir düzeyi ortaya çıkarmıştır. Kürdistan’ın genelinde ortaya çıkan halk direnişi bu Önderliksel gerçeklik ve direniş ile ilgilidir. Kürt halkı artık özgürlük mücadelesinde geri döndürülemez bir noktaya gelmiştir. Uluslar arası güçler ve Türk devleti bu gerçeði görmek ve ona göre davranmak durumundadır. Önderliðimize yaklaşım halkımıza yaklaşımdır. Bu temelde ‘Önderliksiz bir çözüme ve yaşama asla’ temelinde gelişen mücadelemiz bu gerçeklikle baðlantılıdır.

Direniş mücadelemiz, Önderliðimiz özgürleşene kadar devam edecektir. Tüm uluslar arası hegemonik güçler ve Türk devleti bunu bilmek ve görmek durumundadır. Taviz verilmeyeceðini direniş mücadelemiz ortaya koymuştur. Bu direniş mücadelesi aynı zamanda Ortadoðu’daki halkların ve kadının direniş mücadelesidir. Kürt halkının kadınlar başta olmak üzere Kürt halkının dostları, devrimci, demokrat ve tüm duyarlı kesimleri bu imha konsepti karşısında durmaya çaðırıyoruz. Önderliðimiz özgürleşene kadar direnişi yükselterek mücadele edeceðimizi ifade ediyoruz. 27 Temmuz da bir yılı dolacak olan imha amaçlı aðırlaştırılmış tecrit koşullarına karşı kadınlar, gençler başta olmak üzere halkımızı gerekli tavrı ortaya koymaya çaðırıyoruz. 27 Temmuz direniş günüdür ve herkesi bu derinişe katılmaya ve güçlü sahiplenmeye çaðırıyoruz.”