BERLİN

Almanya'nın başkenti Berlin'de, 5 Eylül 2015 tarihinde yaşamını yitiren Serhildan Yıldırım (Canşer Adar) anıldı. NAV-DEM'e ait toplantı salonunda gerçekleşen anma etkinliğinde, Berlin Demokratik Kürt Toplum Merkezi (DKTM) Şehit Aileleri Komisyonu adına Daye Köker bir konuşma yaptı. Şehitliklere ve gerilla cenazelerine yapılan saldırılara dikkat çeken Köker, "Düşmanımız gaddar. Düşmana inat şehitlerimize, evlatlarımıza ve değerlerimize sahip çıkalım" dedi.
NAV-DEM adına konuşan Muharrem Aral ise Kürdistan'da sıcak bir sürecin yaşandığını, halkın özgür yaşamı inşa etme çabasına Türk devletinin topyekun savaş ile karşılık verdiğini vurguladı. Yaşamını yitirenlerin ailelerine ve Kürt halkına başsağlığı dileyen Aral, şunları söyledi: "Kürt halkının değerleri için canını fedakarca ortaya koyan şehitlerimizi ve şehadet gerçekliğini doğru anlamak ve ona layık olmak temel görevimiz olmalıdır. Serhildan Yıldırım  (Canşer Adar), Serhat Roni ve öz yönetim direniş şehitlerinin  mücadelelerine bağlılık sözü veriyoruz."

YILDIRIM AİLESİ: BAĞLILIK SÖZÜ VERİYORUZ

Yıldırım Ailesi adına konuşan Serhat Yıldırım ise, "Serhildan, '92 Nusaybin Newroz Serhildanı sırasında doğduğu için adı Serhildan konuldu" diyerek, şunları belirtti: "2011 yılında gerillaya katıldı. Son döneme kadar Rojava'da kalıyor. Bacağından yaralanıyor. Tedavi edildikten sonra Kuzey Kürdistan'a geliyor. 5 Eylül 2015 tarihinde Batman/Gercüş'te düşüyor. Yıldırım ailesi babadan oğula 3 nesil toplam 38 şehidi olan bir aile. Onun davasına sonuna kadar bağlılık sözü veriyoruz."
"Şehîd namirin" sloganının atıldığı anma etkinliği taziye yemeğinin verilmesiyle sona erdi.

BREMEN

Almanya'nın Bremen kentinde, Dersim'deki fedai eylemde yaşamını yitiren gerillalar Rıdvan İpek (Rêzan Erzurum) ve Baran Çetinkaya (Brusk Dersim) için anma etkinliği düzenlendi. Biratît e.V Derneği'nde taziye kuruldu ve ardından anma yapıldı.
Etkinliğe, İpek'in ailesinin yanı sıra Bremen ve çevresinde yaşayan Kürdistanlılar ile dostları katıldı. 

İPEK'İN HAYATI ANLATILDI

İpek'in hayatına ilişkin etkinlikte şunlar anlatıldı: "Kürdistan'da Türk devletinin hüküm sürdüğü şartlar altında büyüdü ve henüz ortaokul yıllarında iken halkının özgürlük mücadelesinde yerini aldı. Lise yıllarında daha aktif çalışmalarda bulundu. Birçok kez gözaltına alınıp işkenceye maruz kaldı, bunun üzerine Türkiye metropollerine göç etmek zorunda kaldı ve 2008 yılında gittiği İstanbul'da 2010 yılına kadar Kürt Özgürlük Hareketi'nin gençlik çalışmalarında yer aldı. Türk polisi tarafından gözaltına alınıp işkenceye maruz kaldı, yönünü Kürdistan dağlarına çevirdi. Mücadele azmi ve bağlılığının sonucunda Tim Komutanlığı sorumluluğunu alır. Dersim eyaletinde halkla bütünleşti. Türk devletinin Ekin Wan'ın çıplak bedenine işkence yapılması ve yine 30 Ağustos'ta arkadaşları Fırat ve Destan'ın şehadetlerinden sonra Brusk Dersim ile Saha Komutanlığının bilgisi dışında, fedai eylem ile şehitler kervanına katıldı."
Etkinlikte, Bremen Halk Meclisi tarafından yapılan açıklamada da "Şehitlerimize ve emanetlerine sahip çıkmalıyız" mesajı verildi.

İPEK AİLESİ: GURURDUR, ONURDUR

Baba Ramis İpek de konuşmasında halkın sahiplenmesinden ötürü teşekkür ederek, "Evlat acısının ne kadar büyük, dayanılmaz acı olduğunu gördüm. Ancak şunu da gördüm; Şehit Rezan sadece benim değil, Kürdistan halkının evladıdır. Bu, benim acımı hafifletiyor. Halkı için canını feda eden bir gencin babası olmak benim için büyük bir gururdur, onurdur. Onlar Şeyh Sait ve Seyit Rıza'nın torunlarıdır; Türk devletinin zulmüne karşı boyun eğmediler" diye konuştu.
Rezan İpek'in annesi ise şunları söyledi: "Ben anneyim, yüreğim çok yanıyor ama bugün Rezan'ımın düğünüdür. Bu onurlu günde beni yalnız bırakmayanlara ayrı ayrı teşekkürlerimi iletiyorum."

VANNES

Batı Fransa'nın Vannes kentinde, TSK'nin 23 Temmuz'da Medya Savunma Alanları'na yaptığı hava saldırısı sırasında yaşamını yitiren HPG Komuta Konseyi Üyesi Önder Aslan (Şervan Varto),Dersim'in Ovacık ilçesi kırsalında 17 Eylül günü savaş uçaklarının bombardımanı sonucu yaşamını yitiren HPG Komuta Konseyi Üyesi İsmail Aydemir (Baran Dersim) ve Eylül Ayı Şehitleri için anma yapıldı. Anmaya Vannes kentinde yaşayan Önder Aslan'ın ailesi, Vannes kentinde ve Batı Fransa'da yaşayan Kürdistanlılar katıldı.

'ANMAKLA YETİNMEYECEK, SAHİPLENECEĞİZ'

Anma etkinliği Vannes Kergedo'da bulunan Masıon De Quartıer salonunda başladı. Burada bir konuşma yapan Hayri Uludağ, "PKK şehitleri sayesinde bu kadar çok özgürlüklerimize yakınız. Şehitlerimizi anmakla yetinmeyip bıraktıkları bayrağı daha çok sahiplenme zamanıdır. Kürt halkı bir yandan DAİŞ çeteleri ile yediden yetmişe savaşırken bir diğer tarafta da Saray destekli AKP diktatörlüğüne karşı savaşıyor. Onlar uçakları ve topları ile bizler ise güçlü ve kararlı irademizle mücedalle veriyoruz. Ölüm korkusunu yenen bir halkın önünde hiçbir güç engel olamaz" ifadelerini kullandı.
Önder Aslan'ın teyzesi Yeter Bozkurt ise şehitleri ile gurur duyduklarını, başka canların yanmaması için savaşın barış ile sonlandırılması gerektiğini vurguladı. Aslan'ın küçük kardeşi Barış Aslan ve akrabası, aynı zamanda arkadaşı Yılmaz Bozkurt da anılarını paylaştılar. Aslan'ın yeğeni Narin Aslan ise amcasına hitaben bir şiir okudu. Anma etkinliğinde sık sık "Şehîd namirin", "Biji Serok Apo" sloganları atıldı.

LİNZ

Avusturya'nın Linz kentindeki DKTM'de, yaşamını yitiren HPG gerillası Kemal Özsönmez (Cihan Sinemli-Cemo) anıldı. Çok sayıda kişinin katıldığı anma etkinliği, özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenlerin yapılan saygı duruşuyla başladı. Etkinlikte, Avrupa'da yaşadığı yıllarda Özsönmez'i tanıyanlar anılarını anlattı. Özsönmez'in bir yoldaşı, "Herkeste kısa bir sürede etki yaratan insandı, Cemo. Cebinde beş kuruş da olsa onu devrim adına harcayan, tertemiz bir hayatı vardı. Onun özgürlüğe, örgüte bakış açısını daima kendimize örnek almamız gerekiyor" dedi.
DKTM adına konuşan Deniz Dersim de yaşamını yitirenlere sahip çıkmanın, mücadelelerini yürütmekten geçtiğine dikkat çekerek, Kürtleri AKP'nin kirli savaşına karşı çıkmaya çağırdı.