Van-İran sınırında asker gözetiminde insan ticareti...

Son bir ay içinde sınır ticareti yaptıkları gerekçesiyle iki Kürt gencinin öldürüldüğü Van-İran sınırından giriş yapan yüzlerce mülteci ise askerlerin gözü önünde insan tacirleri tarafından ülkenin farklı şehirlerine götürülüyor.

Son 3 ayda İran üzerinden Türkiye'ye giriş yapan Afganistanlıların sayısının 20 bini bulduğu ve göçmenlerin çoğunun İran'da yaşayanlardan çok doğrudan Afganistan üzerinden geçen yeni göçmenler olduğu biliniyor. İran üzerinden Türkiye'ye ulaşan Afgan göçmen sayısı son aylarda daha da arttı. Sadece Van’a son 8 aydır giriş yapan göçmen sayısı 23 bini aşmış durumda. Göçmenler çoğu zaman yürüyerek, Iğdır, Ağrı, Van üzerinden Türkiye'ye geçiyor. Bölgenin kanayan yarası olan sorunlardan biri de mülteci girişleri.

Özellikle her yıl binlerce mültecinin İran’dan Türkiye geçişinin yol açtığı trajik sonuçlara rağmen mülteci geçişleri konusunda Türkiye ve İran oldukça duyarsız davranıyor. Sınırda iki paket kaçak sigara için Erhan Görür’ü öldüren devlet, insan kaçakçılığına ise adeta göz yumuyor. Askerler güvenlik gerekçesiyle Kürtlerin yayladaki çadırlarını bile yakarken, mültecilerin geçişine göz yumuyor. Özellikle geçen kış aylarında Türkiye’ye giriş yapan mülteciler ya soğuktan donarak hayatını kaybetti ya da el ve ayakları kesilmişti.

MÜLTECİLER KARAKOL İŞLERİNDE ÇALIŞTIRILIYOR

Son bir ay içinde sınır ticareti yaptığı gerekçesiyle Saray’da Bahrem Yusefi ve Erhan Görür isimli gençler askerler tarafından vurularak öldürüldü. Doğu Kürdistan ile sınırı olan Özalp, Saray ve Başkale’nin yanı sıra Çaldıran ilçesinde de insan kaçakçıları özgürce cirit atıyor. Her gün askerlerin gözü önünde giriş yapan mülteciler burada simsarlar tarafından alındıktan sonra gitmek istedikleri yerlere götürülerek başka insan tacirlerine teslim ediliyor.

Bölgeden gelen son fotoğraflar da özellikle koronavirüs salgının yoğun olduğu bugünlerde endişe yaratıyor. Ajansımıza ulaşan fotoğraflarda mülteciler yüzlerce kişi ile Türkiye'ye giriş yapıyor. Mültecilerin girişlerini anlatan köylülere göre askerler bazen mültecileri görmezlikten geliyor, bazen de karakol işlerinde çalıştırdıktan sonra serbest bırakıyor.

ASKERLER VE SİMSARLAR BİRLİKTE HAREKET EDİYOR

İnsan kaçakçılığı özellikle Çaldıran'a bağlı Üçgözler, Osmanlı, Sarıçimen köyleri üçgeninde gelişiyor, Üçgözler (Qaşim) köyü sınırından geçiyor. Bu bölgede 2 kalekol, 1 de seyyar bölük bulunuyor. Mültecilere seyyar karakolun saclarını taşıtan askerler, daha sonra bunları serbest bırakıyor ve insan kaçakçılarının eline düşmesini sağlıyor.

Sınırda karakollarla bağlantılı olan insan simsarları bulunuyor. İran ve Türkiye karakolları bu konuda birlikte çalışıyor. Osmanlı ve Sarıçimen köylerine gelen simsarlar da mültecileri alıp ya Doğubayazıt ya da başka şehirlere götürüyor.