Tuzxurmatu’da yaşanan sorunları yerinde incelemek üzere ilçeye giden Tevgera Azadi heyeti, halka sağduyu çağrısı yaptı. Heyet sorunların çıkış nedenini ise, “Alandaki güçlerin iktidar hesaplaşması” olarak niteledi.
Tuzxurmatu’da yaşanan sorunları yerinde incelemek üzere ilçeye giden Tevgera Azadi heyeti, halka sağduyu çağrısı yaptı. Heyet sorunların çıkış nedenini ise, “Alandaki güçlerin iktidar hesaplaşması” olarak niteledi.
Tuzxurmatu’da Heşd el Şebi ve peşmergeler arasında yaşanan çatışmalara halk da karışmış ve bu çatışmalarda 20’yi aşkın kişi hayatını kaybetmişti. İlçede birçok ev ve iş yeri de yakılmıştı. Çatışmaların yaşandığı günden bu yana esnafın büyük kısmı günlerdir dükkanını açmıyor.
Olayları yerinde incelemek için Tevgera Azadi dün ilçeye bir heyet gönderdi. Tevgera Azadi yönetim kurulu üyesi Wahap Ahmet’in başkanlığındaki heyette Tevgera Azadi Eşbaşkan yardımcısı Hüseyin Kerkuki ve Kerkük il encümenleri meclisi üyesi Nevzat Bekir yer aldı. Heyet, olayların yaşandığı mahallelerde incelemelerde yaparak çatışmaların nedenlerine dair halkın görüşlerini aldı, taleplerini dinledi.
Tuzxurmatu halkı “Biz şimdiye kadar Kürt, Türkmen, Araplar olarak hep bir arada yaşadık. Hiçbir sorun yaşanmadı. Ancak Heşd El Şeebi’nin ilçeye gelmesiyle birlikte sorunlar yaşanmaya başlandı. Bu olayları kışkırtan farklı güçler var. Kürtleri buradan çıkarmaya çalışıyorlar” diyerek yaratılan çatışma ve gerginlik ortamının son bulması için heyete çalışmalarını sürdürmeleri talebinde bulundu.
Tevgera Azadi heyeti de, çalışmalarını sürdüreceklerini ve halklar arası bir çatışmanın önünü geçmek için sağduyulu yaklaşım gerektiğini belirtti. Heyet ayrıca, alanda bulunan siyasi güçlerin de yaşanan olaylar karşısında daha duyarlı olmalarını ve gerginliğin daha üst boyutlara varmadan çözümü için sorumluluk almaları çağrısında bulundu.
İlçedeki incelemelerden sonra ANF’ye konuşan heyet başkanı Wahap Ahmet, Tuzxurmatu’ya sorunların nedenlerini yerinde incelemek ve halkın taleplerini dinlemek için geldiklerini, bunun için önümüzdeki günlerde sorunların çözümü için siyasi taraflarla görüşmeler gerçekleştireceklerini, ifade etti.
Ahmet, Tuzxurmatu ilçesindeki incelemelerinden sonra izlenimlerini ise şöyle anlattı: “Maalesef ilçede ilk karşılaştığımız şey yakılmış evler ve işyerleri oldu. Çatışmalardan sonra halkta ciddi bir tedirginlik hakim. Yıllardır birlikte yaşayan halkların birbirlerine güveni kalmamış. Tuzxurmatu ikiye ayrılmış durumda. Çarşı pazarda insan bulmak zor. Dükkanlar kapalı.”
Alanda çok tehlikeli oyunların oynandığına dikkat çeken Ahmet, “Yıllarca birbirine komşuluk yapanlar evleri yan yana olanlar şimdi bir birine saldırıyor. Birbirlerinin evlerini, iş yerlerini yakıyorlar. Halkın binlerce dolarlık zararı var. Tabii ki bunun arkasında bir el var. Kirli bir plan devreye konulmuş durumda. Yoksa orada ki halkın bir ortak yaşam geçmişi var ve bu hedef alınıyor. İlçede ne savaş ortamı var ne barış.
Bu durum karşısında sorumluluk peşmerge ve Heş El Şebi güçlerinindir. DAİŞ çetelerine karşı birlikte savaşmış ve başarı elde etmiş iki güç şimdi karşı karşıya getirilmek isteniyor. İran ve Türkiye’nin Tuzxurmatu’daki olaylarda etkilerinin olduğunu düşünüyoruz. Biri Şialar üzerinden diğeri ise Türkmenler üzerinden bölgeyi çatışmalı ortama çekmek istiyorlar. Gerginliğin dinmesi için ilçede bulunan Heşd El Şebi milisleri ilçenin dışına çıkması gerekir” dedi.
DAİŞ’e karşı savaştan sonra bölgede peşmerge gücünün bulunduğunu söyleyen Tevgera Azadi Yönetim Kurulu üyesi Wahap Ahmet, şu anda ilçede bulunan güçlere dair ise şu bilgileri verdi: “DAİŞ savaşından sonra bölgenin kontrolü peşmerge gücüne geçmişti. Fakat sonradan bölgede şok sayıda silahlı güç oluşturuldu. Bunların başında da Heşd El Şebi milisleri geliyor. Peşmergelerin DAİŞ çetelerinden kurtardığı ilçeyi yeniden kendi kontrollerine almak istiyorlar. Öncelikli hedefleri budur.”
‘HALK TUZXURMATU’DAN GÖÇ EDİYOR’
Yaşanan çatışmalardan kaynaklı halkın büyük oranda ilçeden göç etmek zorunda kaldığını belirten Ahmet “Başta kadın ve çocuklar olmak üzere halkın neredeyse yüzde 60’ı ilçeyi terk etmiş durumda. İlçede kimse kendisini güvende hissetmiyor. Onun için kış ortası evlerini, yerlerini bırakıp göç etmek zorunda kalıyorlar. Bu kabul edilebilir bir şey değildir. Birçok yerde keskin nişancıların yerleştirildiğini öğrendik. Halk kendisini her an tehdit altında görüyor.
Tevgera Azadi olarak bu konuda ne düşündüğümüzü daha önce açıklamıştık. Taraflara, sorunların çözümü için bir proje de sunmuştuk. Bu bölgenin normale dönmesi ancak öz yönetim ile olur. Başka türlü her zaman çatışma ve karışıklık sürecek, tehditler ve huzursuzluk hep olacaktır” diye konuştu.
