Roboskili gençler, katliamın ardından yönünü dağlara verdi

Bir oğlunu Roboski Katliamı'nda kaybeden Fadile Tosun, katliamdan sonra diğer oğlu Ramazan'ın PKK saflarına katıldığını belirterek, "Oğlum katliamdan sonra çok öfkeliydi. Zaten sürekli okulu bırakıp, gerillaya katılmayı düşündüğünü söylüyordu" dedi.

Türk devletinin Kürt halkını soykırımdan geçirme politikaları kapsamında bugüne kadar yüzlerce katliam yaşandı. Şeyh Said İsyanı, Dersim, Zilan, Ağrı, Sur ve Cizre bu katliamların başında gelmektedir. Takvimler 28 Aralık 2011 yılını gösterirken, Türk devletinin resmi olarak işlediği katliamlardan biri daha yaşandı, Roboski Katliamı. Türk ordusuna bağlı F-16 savaş uçakları, Kuzey ve Güney Kürdistan arasında sınır ticareti yapan Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Roboski Köyü'nde 34 sivili havadan bombalayarak katletmişti.

Katliamın üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen failler devlet tarafından ödüllendirilirken, yaşanan vahşete 'katliam' demek bile "suç" sayıldı ve konuda birçok dava açıldı. Vahşice katledilen 34 kişinin aileleri hiçbir zaman mücadelelerinden geri adım atmadılar. Çocuklarının katillerinin bulunup yargılanarak cezalandırılmaları için mücadele eden ailelerin her bir bireyi hakkında, Türk devleti defalarca soruşturma ve dava açtı, tutuklananlar oldu.

Katliamda yakınlarını kaybeden gençler, yargının taraflı olması ve cezasızlık politikasının işlemesinden kaynaklı Türk devletine karşı öfkeleri hiçbir zaman geçmedi. Katliamdan sonra köydeki gençlerden Kürt Özgürlük Mücadelesi'ne katılımlar arttı. Katliamda ağabeyini kaybeden Ramazan Tosun da bu gençlerden biri.

'ZEKİ VE BAŞARILI BİR ÇOCUKTU'

Anne Fadile Tosun, Şırnak'ın Uludere ilçesinde dünyaya gelen oğlu Ramazan'ın küçüklüğünden beri çalışkan ve zeki olduğunu belirtti. Oğlu Ramazan'ın eğitim hayatında birçok başarısı olduğunu söyleyen anne Fadile Tosun, "Oğlum o kadar başarılı ve zekiydi ki, babası onu köyümüze yakın Kumçatı Beldesi'nde bulunan özel bir okula kaydettirdi. Kumçatı'daki okulda okurken kendini resim yapmada geliştirdi. Birkaç defa çizdiği resimlerden dolayı ödül almıştı" dedi.

Oğlunun Kumçatı'daki okuldan kısa bir süre sonra Urfa'da başka bir okula gittiğini aktaran anne Tosun, "Urfa'daki okulda iken öğretmenleri onlara bir ödev vermişti. Ramazan da Ahmet Kaya'nın resmini çizmişti. Öğretmeni bunun üzerine Ramazan'a tepki göstermiş. Çizdiğinin iyi bir resim olmadığını söylemiş. Oğlum da ödevini bu resmi çizerek yaptığını söylemiş. Ama öğretmenin tepkisi Ahmet Kaya'nın resmine idi.

Oğlum, resmini çizdiği kişinin suçlu biri olmadığını, ayrıca onun resmini çizmenin de kötü bir şey olmadığını anlatmaya çalışmış. Sonuçta öğretmeni Ramazan'a kin beslemişti. Başka bir ödevinde de iki kuşun resmini çizmişti. Bu resmini de renkli çizmişti. Öğretmeni bu kez kuşların resminin bayrak olduğunu söyleyerek oğlumun üzerine gitmişti. Öğretmeni, Ramazan'a çizdiği resmin uygun bir resim olmadığını söylemişti" diye konuştu.

'AĞABEYİNE YAPILANLARI KABULLENEMİYORDU'

Oğlu Ramazan'ın okulda yaşadığı bu sorunlardan sonra eve geldiğini ve epeyi öfkeli olduğunu vurgulayan anne Tosun, şunları paylaştı: "Ramazan, zaten sürekli Roboski'de katledilen ağabeyinden dolayı intikam duygusu ile doluydu. Ağabeyine yapılanları hiçbir zaman kabullenemiyordu. Yaşadıkları onun üzerinde çok etkiler bırakmıştı. Bize tüm bu acıları reva görenlere karşı çok öfkeliydi ve bunu da hep dillendirirdi. Bir gün kervanla birlikte kaçağa giderken geri dönmedi. Ramazan, ağabeyinin katledilmesinden 3 yıl sonra, okuluna devam ederken gerillaya gitti."

Oğlu Ramazan'ın 2018 yılının 11 Ağustos günü şehit düştüğünü söyleyen anne Tosun, şöyle konuştu: "Bir gün televizyonda oğlumun şehit düştüğü haberini gördük. Köyde taziye kurduk. Devlet, taziyemizin bulunduğu noktayı ablukaya aldı. Taziyeye gelenleri geri çevirdiler. Kimliklerini kontrol ediyorlardı, arabalarının plakalarını kayıt altına alıyorlardı. O zaman bizi çok rahatsız ettiler. Ramazan'ın gittiği süreçte köyden birçok genç gitti. Giden gençlerin çoğunluğu da yakınlarını Roboski Katliamı'nda kaybedenlerdi. Sadece benim yakın ailemden 3 gencimiz gitti. Bir de köyün diğer ailelerinden gidenler oldu."