PKK Nisan ayında yaşamını yitirenleri andı

PKK Yürütme Komitesi, PKK Merkez Komite üyesi Özgür Kaya (Sorxwin) ve Celal Ercan (Ozan Sefkan) şahsında Nisan ayında yaşamını yitirenleri andı.

PKK Yürütme Komitesi, PKK Merkez Komite üyesi Özgür Kaya (Sorxwin) ve Celal Ercan (Ozan Sefkan) şahsında Nisan ayında yaşamını yitirenleri andı.  PKK, “özgür bir toplum ve yaşam için tüm halkımızı hakikat abideleri olan Şehitler halesinde kenetlenerek mücadele etmeye çağırıyoruz” dedi.

PKK Yürütme Komitesi, resmi internet sitesi üzerinde yaptığı açıklama ile PKK Merkez Komite üyesi Özgür Kaya (Sorxwin) ve Celal Ercan (Ozan Sefkan) şahsında Nisan ayında yaşamını yitirenleri andı.  PKK açıklamasında, “Büyük kişilikler şahadetlerin kızıl kaynağında ortaya çıkarlar. Onu kendi gelişim kaynağı haline getirenler, bu büyüklüğü, dürüstlüğü gösterenler asla yenilmezler. Özgürlük mücadelemizin ilk doğuş gününden devrim aşamasına geldiği günümüze kadar her türlü hakim ve işgalci gücün tüm soykırım savaşlarına karşı direnerek günümüze gelmesi ve her dönemden güçlenerek çıkması, özgürlük amacını toplumsallaştırarak Ortadoğu halklarına büyük umut olması sürekli şahadetlerin kızıl kaynağından beslenip büyümesinden, bu kaynağı ölümsüzleştirip yaşamsal kılmasından kaynaklanmaktadır” denildi.

‘PKK HAREKETİ ŞEHİTLER HAREKETİDİR’

PKK devamla, “Parçalanmış varoluş hakikatiyle toplumlar ve halklar camiasında adı anılmaz olan bir halkı her biri kahramanlık mertebesinde seyreden şahadetlerle yeniden yaratması, güçlü özgürlük ahlakıyla savaşan halk gerçekliğiyle dünya gericiliğinin önünde yıkılmaz set haline gelmesi mücadele tarihimizden anlaşılacağı gibi eylem gerçekliğinde şahadeti, şahadet gerçekliğinde eylemselliği esas alan PKK Hareketi'nin gerçekleşme olayıyla bağlantılıdır. PKK Hareketi’nin gerçekleşmesi tamamıyla şehitlerle gerçekleşmiştir. Gerçek yenilmez olandır ve sürekli gelişip toplumsal mücadelede zafere yürüyendir. Gerçeklerin en büyük temsilcileri de şehitlerdir.

Bu anlamda PKK hareketi şehitler hareketi ve şehitler partisidir. Varoluşu şahadetledir, devrime yürüyüşü de şahadetlerledir. Amed’den Kobanê’ye, Kobanê’den Şengal’e, Şengal’den Şaho’ya; her alanda devrime yürüyen mücadelemizde yürüyen şehitler gerçekliğidir. O’nların amacı, ruhu, sevgisi ve halkların özgürlüğüne olan inancıdır.  Bu temelde Nisan ayı şehitleriyle beraber tüm devrim şehitlerimizi derin saygı ve minnetle anıyor ölümsüzlükleri önünde bağlılık yeminimizi yineliyoruz” diye belirtti.

PKK Yürütme Komitesi açıklamasında şu hususlara dikkat çekildi:

“Mücadelemizin Kürdistan da örgütlenmeye başlanması ile harekete katılan Mardin/Derik doğumlu İzzettin Er yoldaşımızın feodal işbirlikçi ve ilkel milliyetçi güçlerin el birliği ile katledilmesini nefretle kınıyor, şahadeti önünde saygıyla eğiliyoruz.

Sömürgeci kolluk kuvvetleri ile onun soldan yardakçıları olan bazı güçlerin hareketimize yoğun bir şekilde saldırdıkları dönemde Nisan 1980 yılında şehit düşen Mardin/Kızıltepe doğumlu Mecit yoldaşımızın şahadetini minnetle anıyor anılarını yaşatacağımızın sözünü yeniliyoruz.

Kürdistan’daki sömürgeciliği savunan feodal işbirlikçi ve ilkel milliyetçi güçlere karşı Nisan 1980 yılında şehit verdiğimiz diğer bir yoldaşımızda Mardin/Derik doğumlu Mehmet Söylemez yoldaşımızdır. Anılarını yaşatacağımızın sözünü mücadelemizle yerine getireceğimizi belirtiyoruz.

Kürdistan’daki sömürgeciliğe karşı genç yaşlarda mücadele eden Hakkari/Şemzinan doğumlu Hayas Yılmaz yoldaşımız PKK hareketi ile tanıştıktan sonra aktif mücadeleye katılmış ve 15 Nisan 1983 yılında ilkel milliyetçi güçler tarafından Güney Kürdistan’da esir alınarak katledilmiştir. Bu saldırıyı tekrardan kınıyor şahadetini minnetle anıyoruz.

‘KOMPLO SONUCU ŞEHİT DÜŞTÜLER’

16 Nisan 1985 tarihinde Güney Kürdistan’da ilkel milliyetçi güçler tarafından bir komplo sonucu şehit düşen Mardin/Nusaybin doğumlu Riyad- Abdulrahman Aytemur, Batman/Gercüş doğumlu Delil– Abdullah Gülseren, Amed doğumlu Şervan- Abdulkadir Gergerli, Dersim/Çemişgezek doğumlu Ozan Sefkan– Celal Ercan, Hakkari/Uludere doğumlu Hazım– Cemil Bayram, Kars doğumlu Mesut– İdris Ökmen, Bitlis/Tatvan doğumlu Xalıt-M. Rauf Akbay ve Şırnak doğumlu, Şervan-Sabri Atak yoldaşlarımızın şahadetini saygıyla anıyor anılarına bağlılığımızın sözünü yineliyoruz.

Yurtdışına çıkıpta ülke ilk yönünü veren Kars Eleşgirtli Salih-Zeki Kalabaş yoldaşımız 3 yoldaşıyla nisan 1989 yılında Çırav alanında düşmanla girdikleri bir çatışmada şehitler kervanına katılan yoldaşlarımızı anıyoruz.

Botan Direniş kalesinin mütevazi ve seçkin militan duruşunun ve savaşçılığının nadide örneklerinden olan Cudi Komutanlarımızdan ve PKK Merkez Komitesi Manevi Üyesi Cuma-Selim İlker yoldaşımızı 14 Nisan 1994 yılında, Kürdistan devrim kalesi olan Cudi’de bir hava saldırısı sonucu şehitler kervanına katılışının önünde saygıyla eğiliyoruz.

‘ŞAHADET GEREKÇELERİ MÜCADELEMİZİN TEMELİDİR’

Apocu felsefe ve ideoloji ile Kürdistan Özgürlük mücadelesinde özgür irade gerçekliğinde filizlenen kadın ordulaşmasının sembollerinden ve de kişilik olarak büyük komuta özellikleriyle özgürlük mücadelesinde seçkin bir kadın militan yeri olan Dersim/Mazgirt doğumlu PKK Merkez Komite ve HPG Konsey üyesi Sorxwin– Özgür Kaya ve Adar – Heyfa Muhammed yoldaşımız ile birlikte şehit düşen 7 yoldaşımızı 11 Nisan 2006 tarihinde Botan-Besta alanında işgalci güçler ile girdikleri çatışma sonucu şahadetlerini saygı ve minnetle anıyor, şahadet gerekçelerinin mücadelemizin temeli olduğunu belirtiyoruz.

TC ordusunun her türlü kirli savaş yöntemine başvurup sonuç almak istediği Dersim eyaletinde 11 Nisan 1997 tarihinde şehit düşen Siirt/Baykan doğumlu Berjin – Mürvet Ögrenç, Amed/Kulp doğumlu Dılzar – Azize Yalçın ve aynı operasyon sonucu 13 Nisan 1997 yılında şehit düşen Kamışlo doğumlu Sozdar – Esmehan Ahmet yoldaşlarımızın şahadeti önünde saygıyla eğiliyoruz.

Erzurum eyaletinde 12 Nisan 1999 tarihinde ordu güçleri ile girdiği çatışmada şehit düşen Mardin/Savur doğumlu Haki – Mehmet Ok yoldaşımızın şahadetini anarken devrim yürüyüşümüzün anılarına bağlılığın bir gereği olduğunu belirtiyoruz.

12 Nisan 2003 yılında Zağros eyaletinde şehit düşen Şiyar Çele – Ahmet Aksu yoldaşın şehadetini saygıyla anıyoruz.

Silopi şehir merkezinde düşmanla girdiği çatışmada şehit düşen Kobanê doğumlu Mahmut – Derviş Sina yoldaşımızın 18 Nisan 2003 tarihinde yaşadığı şahadeti minnetle anarken yürüyüşümüzün komutaları altında devam edeceğini belirtiyoruz.

Behdinan bölgesinde 11 Nisan 2003 tarihinde şehit düşen Şırnak/Uludere doğumlu Rubar- İsmail Altürk yoldaşımızın şahadetini anıyor anısını mücadelemizde yaşatacağımızı belirtiyoruz.

15 Nisan 2004 tarihinde Botan eyaletinde şehit düşen Siirt doğumlu Gabar- Mehmet Emin Kılınç yoldaşımızın şahadetini minnetle anıyor anılarına bağlılığımızı yineliyoruz.

Düşmanın Botan eyaletimizde 13 Nisan 2005 tarihinde yürüttüğü operasyon esnasında çatışmada şehit düşen Afrin doğumlu Ronahi – Hıyam Muhammed yoldaşımızı derin saygıyla anıyor mücadelesini bıraktığı yerden sürdüreceğimizin sözünü belirtiyoruz.

13 Nisan 2005 tarihinde Besta alanında şehit düşen Afrin doğumlu Firaz Adıl- Adıl Hasan yoldaşımızın şahadetini minnetle anıyoruz.

Mardin’in Ömerya alanında 17 Nisan 2005 tarihinde şehit düşen Delil- Fidel Özbey yoldaşımızın şahadetini anarken mücadelesine bağlılığımızın sözünü yineliyoruz.

20 Nisan 2006 tarihinde Mersin cezaevinde şehit düşen Van doğumlu Harun – Mehmet Alkan yoldaşımızı anıyor şahsında tüm zindan direnişçilerinin anılarına bağlılığımızı belirtiyoruz.

Zağros eyaletinde 13 Nisan 2007 şehit düşen Zaxo-Dereluk doğumlu Dıjwar – Rızgar İmat yoldaşımızı saygıyla anıyor anısına bağlılığımızın sözünü yeniliyoruz.

Düşman kuvvetlerinin Cudi dağında gerçekleştirdiği operasyon sonucu 15 Nisan 2010 şehit düşen Kermanşah doğumlu Suvar – Muhammed Kubadi yoldaşımızın şahadetini anarken, şahsında tüm şehitlere bağlılığımızın sözünü veriyor mücadeleyi her zamankinde daha fazla yükselteceğimizi anılarına bağlılığın bir gereği olarak verirken, 14 Nisan 1925 yılında TC sömürgecileri tarafından idam sehpalarında katledilen Cibranlı Xalıt ve yoldaşlarını anıyoruz. “

PKK açıklaması, “Bugün bütün toplumu demokratik bir yaşama doğru ilerletmeye çalışan PKK Hareketi, insanlığın faşizmin istediği gibi yaşamak mecburiyetinde olmadığını, kendi üstünlüğünü haykırabilecek kadar yüce bir varlık olduğunu ve bunun PKK’de somutlaştığını, hem de bunun en yakından ve gerektiğinde tek başına en zor koşullarda böyle temsil edildiğini göstermekle büyük bir tarihsel hakikatin, insanlık adına büyük bir kazanımın mevcut olduğunu da ortaya koymaktadır. Özgür bir toplum ve yaşam için tüm halkımızı hakikat abideleri olan Şehitler halesinde kenetlenerek mücadele etmeye çağırıyoruz” ifadeleriyle son buldu. 

...