Özanli: AKP Nazi geleneğine başvuruyor!

HDP Milletvekili Özanli, AKP'nin savaş politikasına tepki gösterdi. Özanli, AKP'den çatışmasızlık ve barış ile kurtulabilineceğini belirtirken, HDP'li seçmenin erken seçimde oy kullanmasının engellenmek istendiğini söyledi.

HDP Kars Milletvekili Şafak Özanli, erken seçim ve çatışmalı sürece ilişkin bugün Meclis'te basın toplantısı düzenledi.
"Çözüm sürecini Cumhurbaşkanı'nın kendi iktidar hırsı uğruna 'buzdolabına  almasıyla' beraber ülke genelinde büyük bir şiddet, büyük bir vahşet sarmalının içine girmiş olduk.  'Savaşta önce gerçekler ölür' sözü son zamanlarda yaşadığımız çatışmalı süreçte hakkını bulmuş ve insan olmamızdan kaynaklı sahip olduğumuz insanlık onuru ayaklar altına alınarak, vahşet görüntüleri ile karşı karşıya kaldık ve kalmaya devam ediyoruz" diyen Özanli, şöyle konuştu:

'AKP'DEN KURTULMANIN TEK YOLU BARIŞTIR'

"Hesaplarını 'savaş üstü' bir konuma koyan birisi için ne anaların göz yaşları önemlidir ne de savaşta katledilen, öldürülen gençlerin, kadınların sayısı, acısı önemlidir. Saray tüm savaşı sayısal bir istatistiğe indirgemiş durumdadır. Çatışmada ölenlerin nasıl öldükleri, hikayeleri nedir çok da umurunda değildir. Vicdan duygularını yitirmiş ölen asker ve gerillaların, katledilen bedenlere uygulanan vahşetin yaptırdıkları anketlere nasıl yansıdıklarıyla ilgilenen bir iktidar ile karşı karşıyayız. Ülkeyi AKP iktidarı belasından kurtaracak tek yol çatışmasızlık, barış ortamıdır. Tüm siyasi kariyerini savaş sanatı üzerine kurmuş olan bu iktidar, içine girdikleri yolsuzluk, işkence ,  hak ihlalleri ile ülkeyi dış siyasette yalnızlaştıran, iç siyasette de her kesimi kutuplaştıran bataklık, çözüm sürecinde yaşanan çatışmasızlık süreci ile açık bir şekilde ortaya çıkmış ve bunun bedelini de 7 Haziran seçimlerinde  ödemiştir. Şimdi ise seçim yenilgisinin bedelini  Türkiye halklarından savaş çıkartarak almaya çalışmaktadır. Hızlı seçim sürecinde çatışmalı ortam daha da şiddetlenerek, HDP kriminalize edilmeye çalışılacak ve baraj altında bırakılma hesapları içine girilecektir.  Cumhurbaşkanı ebediyete kadar savaşıp ülkenin topraklarını gençlerin kanları ile yoğurmayı kafasına koymuştur. Biz ise barışın hızlı bir seçimden daha önemli olduğuna inanmaya devam ediyoruz."
AKP'nin birçok bölgeyi 'özel güvenlikli bölge' ilan etmesine tepki gösteren Özanli, bu şekilde kırsal kesimlerin insansızlaştırılmaya çalışıldığına dikkat çekti. "Özel güvenlikli bölgeler adı altında '90’lı yıllarda şahit olduğumuz köy ve yayla boşaltmaları işlemine tekrardan başlanılmış bulunmaktadır" diyen Özanli, şunları kaydetti: 

'HDP SEÇMENLERİNİN OY KULLANMALARI ENGELLENMEK İSTENİYOR'

"Ülke genelinde özelikle Kars, Dersim, Hakkari , Ağrı ve bir çok ilde yüzlerce köy ve mezra boşaltılmaya çalışılmıştır. Kars Kağızman ilçesinde özel güvenlik bölgesi adı altında 19 köyün muhtarına askeriye zorla imza attırıp belli bölgeleri boşaltmaya çalışmış hala da çalışmaktadır. 19 köy yasaklı bölgeler içerisinde kalmakta olup, askeriye köylülerin hareket kabiliyetlerini düşürüp köylerini boşaltmaya zorlamaya devam etmektedir. 64 köyün muhtarına da, imzalatılan belge ile yayla yasağı konulmuştur. Halkın güvenini kaybeden ve kolluk kuvvetlerine güvenmeyen Cumhurbaşkanı, sürekli muhtarları toplayıp muhtarlardan ajan çıkarmanın peşindedir. Cumhurbaşkanı muhtarları ve muhbirleri karıştırıyor herhalde…Keşke bir cumhurbaşkanı olarak muhtarlardan hangi evde kim kalıyor, ne yapıyor yerine; hangi evde hangi yardıma muhtaç oturuyor gibi bilgiler isteseydi. 
Seçim yaklaştıkça geçici hükümet tarafından önce çatışmalar alevlendirilerek, sonrasında da güvenlik bahanesi ile kırsal kesimde oy kullanmanın önüne geçilmek istenilmektedir. Amaç HDP’ye yüksek oy çıkan tüm köy seçmenlerini şehir merkezlerine dağıtıp oy kullanmalarının önüne geçmektir. 

'NAZİ GELENEĞİ!'

Gerek insan oluşumuzdan edindiğimiz kültür ve ahlak, gerek dini inancımızdan gelen emirler, gerekse uluslararası arenada Türkiye’nin de taraf olup imza attığı Cenevre Savaş Hukuku sözleşmesi gereği bir savaşta karşı tarafın esirlerine, yaralılarına ve ölülerine nasıl davranılması gerektiği açıkça bellidir. Çıkan çatışmalarda ölen gerillaların cenazelerine son zamanlarda insanlığın sınırlarını zorlayan, onurunu zedeleyecek uygulamalar yapılmaktadır. Muş Varto ilçesinde Kevser Eltürk’ün yaralı yakalanıp işkence sonucunda vahşi bir şekilde katledildiği bir gerçektir. Eril sistemin sürdürücüleri bir kadının ölü bedeninden o kadar korkmuşlar ki işkence ile öldürmek yetmemiş onu çıplak bir şekilde sokağa atma korkaklığını göstermişlerdir. Vahşeti ortaya koyan güvenlik güçleri ve buna göz yumanlar namustan , onurdan , insanlıktan nasibini almamış olacaklar ki işkenceyi yapanları bulmaya yönelik herhangi bir soruşturma açılmamakta, medyada paylaşanlara yönelik soruşturma başlatılmaktadır. Unutmayın kadına işkence edilip, öldürülüp çıplak bir şekilde teşhir edilmesi bir Nazi geleneğidir."
Yine Kars’ta çıkan çatışmada yaşamını yitiren 3 gerillanın cansız bedenlerini soyup, işkence edip, sonrasında postallarla bedenlerine basıp zafer görüntüsü verilmesini hatırlatan Özanli, "90’lı yılların uygulamalarına geri döndüğümüzün kanıtıdır. 3 PKK li cenazesi Erzurum Adli Tıp’ta morgda bekletilmeliyken uygun olmayan bir depoda günlerce tutulup çürümeye bırakılmıştır" diye ekledi.
HDP'li Şafak Özanli, konuşmasını şu sözlerle bitirdi: "Dikkat ederseniz artık asker cenazelerinde vatan sağ olsun  denilmiyor. Kimse saray için çocuğunu kaybetmek istemiyor. Halk yalanlarınızı görüyor. Kendi siyasi emellerinizi baskı, kan ve göz yaşı ile millete dikte etmekten vazgeçin artık."