GÖRÜNTÜLÜ

Mele Nadir: DAİŞ’i Erdoğan ve benzerleri yarattı

Kürt İslam kongresi üyesi Mele Nadir Ali, Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kur’an’ı seçim meydanlarında kendi iktidarı için kullanarak günah işlediğini, Kürtlerin Erdoğan’ın kirli siyasetine kanmamaları, gerektiğini belirtti.

“İslam dini adalet dinidir, onu kendi iktidarı için kullanan münafıktır” diyen Kürt İslam kongresi üyesi Mele Nadir Ali, Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kur’an’ı seçim meydanlarında kendi iktidarı için kullanarak günah işlediğini, Kürtlerin Erdoğan’ın kirli siyasetine kanmamaları, gerektiğini belirtti.

DAİŞ çetelerini Erdoğan ve Erdoğan gibilerinin eğiterek, destek vererek büyüttüğüne dikkat çekerek, Erdoğan Roboski’de, Kortek’te yaptığı katliamlarla DAİŞ’ten hiçbir farkının olmadığını da sözlerine ekledi.

7 Haziran’da Türkiye'de yapılacak seçimlere de dikkat çeken Nadir, “Kürtler bu seçimlerde kendi oylarına sahip çıkmalı ve Erdoğan gibi iktidar sahiplerinin daha fazla İslam’a hakaret etmelerine izin vermemelidir. Erdoğan Zerdüşt dinine hakaret ediyor. Kürtleri Zerdüşt dinine inandıkları için aşağılıyor. Bunun adı İslam’da küfürdür. Oysa İslam hiç kimseye inancından dolayı hakaret etme hakkı vermez. Bunu yapan hem İslam’a hakaret etmiş olur hem de insanları İslam’dan soğutmuş olur. Bu da en büyük günahtır, küfürdür” diye konuştu.

İSLAM ADALET DİNİDİR

İslamiyetin hak ve adalet dini olduğunu, mazlumdan, sömürülenden, fakirden, güçsüzden yana birdin olduğunu Allah ile insanlar arasında bir bağ olduğunu belirten Kürt İslam Kongresi üyesi Mele Nadir Ali şöyle konuştu: “İslam kişilerin iktidar aracı değildir. Öyle olsaydı Allah bunu peygamberin iktidarı için uygun görürdü. Hz. Muhammed Medine’ye geldiğinde kendi iktidarını, yasalarını istediği gibi kurabilirdi. Ama öyle yapmadı. O zaman Medine’de İslamiyet’e inanmayanlar da varı. Kötü insanlar da vardı. Müslümanlar da vardı. Peygamberimiz halkı toplayıp Medine’nin korunması ve yönetimi için yol yöntem aradı.”

İNSANLARI ZORLAMAK GÜNAHTIR

Kimsenin kimseyi dine inanmaya zorlama hakkına sahip olmadığını, dinin böyle bir zorlamaya izin vermediğini belirten Mele Nadir “Din buna izin vermez. Ama şimdi dini kendi iktidarları ve hırsları için kullananları dini böyle tanıtıyor, böyle anlatıyor. Kur’an’ın hükmünü uyguladıklarını söylüyorlar ama hiçbir alakası yok. Bunlar ya Kur’an’dan, hadisten, Allahtan hiçbir şey anlamamışlar ya da kendi çıkarları için çarpıtan insanlardır. Ama bizim için geçerli olan Kur’an’dır. Biliyoruz ki İslam dinini kullanarak toplumun temiz inancını sömürerek devletler bu şekilde sadece kendi iktidarlarını hakim kılıyorlar” dedi.

ZERDÜŞTLÜK BİR AHLAK FELSEFESİDİR

Erdoğan’ın Kürtleri Zerdüşti gösterip karalamaya çalışmasına da tepki gösteren Mele Nadir, hiçbir insan inancından dolayı küçümsenemeyeceğini, İslam adına kimsenin böyle bir şey yapma hakkı olmadığını da sözlerine ekleyen Mele Nadir, Erdoğan’ın Zerdüşt dini yaklaşımının İslam’a göre günah işlemek olarak değerlendirdi.

“İslam dininde insan yaşamın merkezindedir” diyen Nele Nadir sözlerini şöyle sürdürdü: “İslam kimseyi küçük görmez, küçük düşürmez. Dili, dini, rengi ne olursa olsun herkes dinde eşittir. Sadece insan olduğu için eşittir. Bugün dünyada 7 milyar insan var. Bunların sadece bir buçuk milyarı Müslümandır. Eğer bugün Erdoğan ve benzerlerinin dedikleri doğru olsaydı o zaman Müslümanlar dışında herkesin cehenneme gideceğini söylemeliydik. O zaman Allah bu insanları neden yaratsın ki. Ama böyle bir şey yok. Sadece Müslümanlar cennete gidecek diye bir İslam kuralı yoktur. Zerdüştlük bir ahlak dinidir. Hep iyiyi öğütler, öğretir. Erdoğan’ın da Müslümanlık adına Zerdüşt inancına hakaret etmesi günahtır.”

HALK DİN ADIYLA KANDIRILIYOR

İslam gelmeden önce Zerdüştlüğün Kürtlerin dini inancı olduğuna, Zerdüştlüğün iyilik tavsiye eden, insanların kardeşliğini ve dürüstlüğü öğreten bir din olduğuna dikkat çeken Mele Nadir “İslam’ın özü de budur. Birini dininden kaynaklı suçlamak İslam’a göre suçtur. Biz Zerdüştlük zamanında da kendi kültürümüzle, dilimizle, gelenek göreneğimizle yaşıyorduk, inancımızın gereklerini yapıyorduk. Bugün de aynı şeyi yapıyoruz. O zaman Ortadoğu’ya gelenler Kürtlere tutundular, Kürtler o zamanki ahlaki dinleriyle onlara sahip çıktılar. Erdoğan’ın şimdi söyledikleri de sadece kendi iktidar propagandası içindir.”

ERDOĞAN İKİNCİ MUAVİYE’DİR

Erdoğan’ın seçim meydanlarında Kur’an’ı kullanmasına da tepki gösteren Kürt İslam Kongresi üyesi Mele Nadir, bunu daha önce Muaviye’nin yaptığını belirterek, “Şimdi de Erdoğan yapıyor. Erdoğan ikinci Muaviye rolündedir. Muaviye de İslam yoluyla insanları kandırmak için bunu yaptı, Erdoğan da aynı şekilde yapıyor. O zaman bir karşılığı olabilirdi. Ama bugün yoktur. Çünkü insanlar artık bilinçlidirler. Bunun yapanın İslam’a hakaret ettiğini herkes görür. Kürtler bunu zaten artık görüyor. Çünkü Kürtler İslam’a gerçekten inandıkları için savunuyorlar, kendi iktidarları için değil” diye konuştu.

İMAM İSLAMIN GERÇEĞİNİ ÖĞRETMEKLE GÖREVLİDİR

Türkiye’de tartışmaları süren diyanet konusuna da değinen Mele Nadir, İslam adına vaaz veren imamları İslam’ın gerçeğine göre hareket etmeye çağırdı. Halifeler zamanında da imamların İslam’a aykırı olan şeylere karşı durduğunu da hatırlatan Mele Nadir, bugün de imamların, alimlerin Türkiye’de diyanetin devlet için kullanılmasına karşı durulması gerektiğini de sözlerine ekledi.

VAAZ İNSANLARI GERÇEĞE ÇAĞIRMALI

“Camilerde verilen vaazlar, yapılan konuşmalar insanlığa doğruyu öğreten, insanları gerçeğe çağıran şekilde olmalıdır. Çünkü İslamiyet insanlara hizmet için, adalet için gelmiş. İmamlar bunu halka bildirmelidir. Sorumlulukları budur, eğer bunu insanlara anlatmıyorlarsa bu dine ihanettir” diye konuşmasına devam eden Mele Nadir, İslam’ın mesajlarını çıkarına koşanların dine küfür ettiklerini de belirtti.

Bu durumda bunun adının İslam olamayacağını da vurgulayan Mele Nadir “Ama ne yazık ki bu yapılıyor. Türkiye'de diyanet de bunu yapıyor. İnsanlar saldırıyorlar, inançlarından, dünya görüşlerinden dolayı katlediyorlar. Dini kendi iktidarı için kullanıyorlar. İşte halk buna karşı durmalı, hesabını sormalı. Ben şaşırıyorum İslam alimleri buna nasıl sessiz kalıyorlar. Belli ki onlar da iktidarın denetimine girmişler. Örneğin Alevilere hakaret ediliyor, Êzîdîler sömürülüyor, katlediliyor. Peki, Allahlın yarattığı bu insanları katletme hakkını sana kim verdi. Nasıl olur da İslam alimleri buna karşı mücadele etmezler?” diye sordu.

DAİŞ’İ ERDOĞAN VE BENZERLERİ YARATTI

Mele Nadir, DAİŞ’i Erdoğan gibi üç devlet iktidarının yarattığına dikkat çekerek, “Erdoğan’ın DAİŞ’ten hiçbir farkı yok. Onlar da insanları öldürüyor, Erdoğan da Roboski’de, Kortek’te suçsuz günahsız insanları öldürdü. Bir halkı inkar ediyor, sömürüyor. Herkes biliyor ki DAİŞ, Erdoğan zihniyetinin tezahürüdür. DAİŞ yenidir, ama Erdoğan gibileri bu tür kişileri, grupları hep kullanmışlardır. Tarihte bunun örnekleri çoktur. Erdoğan’da Ortadoğu’nun kahramanı, fatihi olma adına bunu yapıyor. Her türlü yardımı veriyor, tedavi ediyor, koruyor, kolluyor.

SEÇİMLER ERDOĞAN’IN SONU OLMALI

Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da 7 Haziran’da yapılacak seçimlere de değinen nadir Kürtlerin HDP etrafında diğer halklarla birlikte kenetlenmesi çağrısı yaptı: “Erdoğan bu seçim sürecinde biraz sıkıştı. Kaybedeceğini görünce Kürtlere, ezilen halklara saldırmaya başladı. Adana ve Mersin’deki saldırılar da bunun göstergesidir. İktidarını kaybedeceğini anlarsa daha pervasızca saldırabilir. Ama Kürt halkı ve diğer ezilen, sömürülen tüm halklar HDP etrafında gücünü birleştirmelidir. Zulme karşı direnmeli ve hakkını korumalıdır. Bu İslamiyet’in de emridir.”