Kürt rehineler dehşet dolu günleri anlattı

Kürt rehineler dehşet dolu günleri anlattı

El Kaide’ye bağlı çeteler Batı Kürdistan'ın Girkê Legê beldesinin 17 km batısında bulunan Yusufiye Köyü'nde evleri talan edip ateşe verirken, rehinelerden biri tutukluluğu boyunca maruz kaldığı dehşet dolu günleri anlattı. 

El Kaide’ye bağlı çete grupları sadece sivillere yönelik katliamlarını sürdürmekle kalmıyor, aynı zamanda yakıp yıkmaya devam ediyor. Bazı yerlerde sadece Kürtler değil Araplar da bu çete gruplarının istilasından kaçıyor. Rehineler ise özel olarak hazırlanan işkencehanelerde kamçılanıyor.  

El Kaide’ye bağlı çeteler geçtiğimiz günlerde Girkê Legê’ye bağlı Yusufiye köyüne yönelik saldırı başlatmış, burada yaşayan Kürtler evlerini terk etmek zorunda kalmışlardı. Yine aynı köyde bulunan 400 Arap aile de köylerini terk etmek zorunda kaldılar.   

“KORKU SALMAK İÇİN KAFA KESİYORLAR”

Yusufiye köyünden göç eden aileler içinde yer alan Feysel Eli Salih, göç ettikten sonra köye giren çetelerin evlerini talan ettiğini söyledi. Salih, silahlı grupların korku salmak için bir insanı boğazını keserek öldürdüğünü söylüyor. 

Aynı köyden Hevser Feysel de, çete gruplarının evlerini talan ettikten sonra ateşe vererek yaktığını belirtiyor.  Göç eden köylülerden Mihemed Hesen,  El Nusra Cephesi ile Irak Şam İslam Devleti adlı silahlı grupların İslam ile bir alakalarının olmadığını belirterek sözlerini şöyle sürdürüyor: “Çünkü hırsızlığın, talanın ve öldürmenin İslam ahlakıyla bir alakası yok. Bu hırsızlar bir yere saldırdığında orayı talan edip sivilleri öldürüyorlar. Bu yüzdende onlar saldırdığında biz köyü bırakıp kaçmak zorunda kaldık.”
 
“El NUSRA MİLİTANLARI 8 GÜN BOYUNCA BİZE İŞKENCE YAPTI”

El Nusra Cephesi’nin elinde rehine olarak kalan Umer Huso dehşet günlerini anlattı.  Kendilerine günlerce işkence yapıldığını anlatan Huso,  cezaevi diye tutuldukları yerlerde yüzlerce Kürt rehinenin bulunduğunu söyledi.

Umer Huso 12 arkadaşıyla birlikte 8 gün El Kaide’ye bağlı silahlı grupların elinde rehine olarak hapishane diye düzenlenen yerlerde tutularak işkenceden geçirildiklerini anlattı.  

50 yaşındaki Huso, 12 arkadaşıyla birlikte Lübnan’dan Kobani’ye dönerken Cerablus kentinde El Nusra Cephesi ve IŞİD tarafından rehin alınmışlardı.  

Özel işkence odaları hazırlandığını söyleyen Huso, şöyle tanıklık ediyor: “12 arkadaşımla birlikte Lübnan’dan Kobani’ye dönerken Cerablus’da çeteler tarafından önümüz kesildi. Bizim Kürt olduğumuzu anlayınca tutuklayıp götürdüler ve bir zindana kapattılar. Zindanda çok sayıda Kürt vardı.”

KAMÇILI İŞKENCE 

Huso şöyle devam ediyor: “Ellerimizi bağlayıp bize kamçılarla vuruyorlardı. Beni kamçılarken aynı zamanda nasıl boğazımı keseceklerini anlatıyorlardı.  Beni döverlerken bazen bayılıyordum. Daha sonraki günlerde artık işkenceden dizlerimin üzerinde duramıyordum. Ve bana zorla namaz kıldırmak istiyorlardı.” 
Huso 8 günden sonra Kürt Yüksek Konseyi’nin El Kaide’nin yerel birimleriyle yaptıkları bir anlaşma sonucu bırakıldı.