Kürt kadın hareketi KJB, PKK lideri Abdullah Öcalan üzerinde Ýmralı’da yürütülen tecridin bir “insanlık suçu” olduðunu belirterek, 14 Temmuz’da Diyarbakır’da yapılması öngörülen mitinge katılım çaðrısında bulundu.
Yazılı bir açıklama yapan KJB Koordinasyonu, “Kürt kadınları ve halkımız tarihte ilk kez Önder Apo öncülüðünde özgürleşme şansını yakaladıðını derinden kavramıştır. Bu temelde kırk yıl boyunca Önder Apo etrafında kenetlenerek özgürlük kimliðinde iradeleşen ve mücadele direnişini yükselten bir duruş sergilemiştir. Kürt kadınları ve halkı özgürlüðünün ancak Önderliðimizin özgürlüðü ile mümkün olduðunu çok iyi bilmektedir. Bu yüzden Önderliðimize dönük tüm saldırıları kendi özgürlük kimliðine saldırı olarak ele almakta ve bu saldırıları kırdıkça kendi özgürlük kimliðini var edebileceðini, onurlu çözümünü açıða çıkarabileceðini her zaman çok net ve keskin bir mücadele ile ifade etmektedir. Dayatılan Önderliksizliði asla kabul etmemekte ve her türlü bedeli göze alarak tavizsiz bir direniş sergilemektedir” dedi.
Açıklamada, “Önderliðimiz üzerinde Ýmralı işkencehanesinde bir yıldır devam eden aðırlaştırılmış tecrit uygulanmaktadır” diye belirtilirken, devamla şu ifadelere yer verildi: “AKP devleti Önderliðimize karşı bu dönemde aynı zamanda çirkince karalama kampanyaları yürüterek Önderliðimiz üzerinde spekülasyonlar yaratmaya çalışmaktadır. Hareketimiz ve halkımızın Önderliðimizin saðlıðı ve güvenliði konusunda kaygıları gittikçe derinleşmektedir. Kürt kadınları ve halkı bu aðır tecrit durumuna ve saldırılara karşı net tutum koymaktadır. Halkımız imralı sistemini hiçbir zaman kabul etmemiştir ve etmeyecektir. Yükseltilen direniş Ýmralı sisteminin tümden ortadan kaldırılması ve Önderliðimizin özgürlüðünün saðlanması direnişidir. Bu temelde dört parça Kürdistan’da ve halkımızın bulunduðu tüm yurt dışı sahalarda Önderliðimizin özgürlüðüne kilitlenmiş bir mücadele ve direniş gelişmektedir.”
Diyarbakır’da yapılması öngörülen mitinge ilişkin çaðrıda bulunan KJB, şöyle dedi: “14 Temmuz’da Amed’de gerçekleşecek Önderliðe Özgürlük mitingi de bu anlamda büyük önem taşımaktadır. Kürt kadınları ve halkı bir kez daha Amed mitingi ile Önderliðimizin özgürlüðünü dolayısıyla kendi özgürlüðünü gerçekleştirme mücadelesinin önünde hiçbir engelin tanınmayacaðını gösterecektir. Bu kararlı ve net duruş AKP’ de büyük bir panik ve korku yaratmıştır. Bu korkusundan dolayı mitingi yasaklama kararı almıştır. Ama AKP şunu çok iyi bilmeli ki Kürt kadınları ve halkı Özgürlük direnişinde yasakları tanımamakta ve boyun eðmemektedir. Newrozda Kürt kadınları ve halkı tüm yasakları ve engelleri direnişi ile aşmış ve meydanları doldurarak özgürlük iradesinin engellenemeyeceðini göstermiştir.
14 Temmuz da Önderliðimize özgürlük mitingi de tüm baskı, engelleme ve yasaklamalara raðmen en güçlü bir biçimde gerçekleşecektir. Kürt kadınlarının bu mitingde en aktif bir biçimde öncülük yapacaðı kuşkusuzdur. Başta Kürt kadınları olmak üzere, gençler ve tüm halkımızı bu mitinge katılmaya ve bir kez daha Önderliðimizin özgürlüðünde kenetlenerek kendi özgürlüðünü saðlama tutumunu en güçlü bir biçimde göstermeye çaðırıyoruz.
Önderliðimiz üzerinde uygulanan bu tecrit bir insanlık suçudur. Bu yüzden bu insanlık suçuna tutum almak özgürlükçü, demokratik olmanın gereðidir. Tüm özgürlük, demokrasi duyarlılıðı olanları, emekçileri, aydın, yazar, sanatçı, hukukçu kendine insanım diyen herkesi halkımızla ortak tutum almaya ve Amed mitinginde omuz omuza bir insanlık tutumu sergilemeye çaðırıyoruz.”