KJB: Öcalan'ın güvenliði konusunda kaygımız hat safhada
KJB: Öcalan'ın güvenliði konusunda kaygımız hat safhada
Kürt kadın hareketi KJB, PKK lideri Abdullah Öcalan’dan 11 aydır haber alınamadıðını hatırlatarak, “Hareket ve halk olarak Önderliðimizin saðlıðı ve güvenliði konusunda kaygılar had safhaya varmıştır” dedi.
Yazılı bir açıklama yapan KJB Koordinasyonu, Öcalan üzerinde devam eden tecride dikkat çekerken, askeri ve siyasi operasyonlar, belediye başkanlarını tutuklanması ve Urfa’daki cezaevi katliamını deðerlendirdi.
Açıklamada şöyle denildi: “AKP devleti tasfiye konseptini derinleştirerek ve kapsamlılaştırarak sürdürmektedir. Bu konseptin merkezine aldıðı Önderliðimize yaklaşık on bir aydır tecrit içinde tecrit uygulayarak tüm dünya ile baðlarını kesmiştir. Hareket ve halk olarak Önderliðimizin saðlıðı ve güvenliði konusunda kaygılar had safhaya varmıştır. Hareketimize dönük her gün imha amaçlı operasyonlar hızını kesmeden sürmektedir. Kürt kadınlarının ve halkının yurtsever, onurlu duruşları kırılmaya, teslim alınmaya çalışılmaktadır. Bu amaçla vekil, belediye başkanları, meclis üyeleri, avukat, gazeteci, öðrenci, kadın, çocuk, yaşlı demeden toplumun her kesiminden binlerce insanımız tutuklanmış ve cezaevlerine doldurulmuştur.
KÜRTLERÝN ÝRADESÝNÝ KIRMA ÇABASI
En son Van belediye başkanın da içinde bulunduðu tutuklamalarla soykırım uygulamalarının hız kesmeden devam edeceðinin mesajı verilmiştir. AKP devletinin yapmaya çalıştıðı tek şey soykırım uygulamaları ile özgürlük mücadelemizi minimize ederek iradesini kırma çabasıdır. Kürt halkına bunun üzerinden birkaç hak kırıntısını dilenciye sadaka verircesine bahşetmektir. En son halkımızın ana dilinde eðitim talebine karşı Kürtçe Seçmeli dersi tarihi bir karar gibi gösteren yaklaşım bu anlayışın pratik tutumudur. Ancak hareket ve halk olarak asla bu onursuzluk kabul edilmemekte ve saldırıların kapsamı ne olursa olsun özgür direniş yükseltilmektedir. Van’da henüz depremin acılarını saramamış halkımızın onurlu direnişinden taviz vermeyerek teslim alma dayatmalarına karşı demokratik deðerlerini savunma tutumu bir kez daha bu gerçeði çarpıcı bir biçimde göstermiştir.
AKP’DEN ÇÖZÜM BEKLENTÝSÝ TAŞIMAK GAFLETÝN DE ÖTESÝNDE BÝR DURUMDUR
AKP devletinin faşizan uygulamalarına karşı direniş tavizsiz bir biçimde devam etmektedir. AKP’nin tüm bu uygulamaları karşısında hala çözüm beklentisi, umudu taşımak gafletin ötesinde bir durum olmaktır. AKP’nin özgür Kürt kimliðine yönelik inkar, imha çizgisinde geliştirdiði soykırım politikalarını desteklemek, yanında durarak AKP’nin deðirmenine su taşımak anlamına gelmektedir. Özgürlük mücadelesi açısından esas olan örgütlü duruş ve tutumdur. Bu anlamda kişilerin açıklamaları ve deðerlendirmeleri kişileri baðlamaktadır. Halkımızın örgütlü duruşunu ve mücadelesini etkilemeyecektir.
13 KÜRT TUTUKLUNUN ÖLÜMÜ KATLÝAMCI POLÝTÝKALARIN SONUCU
En son Urfa E tipi ceza evinde 13 Kürt tutuklunun yanarak yaşamlarını yitirmeleri de AKP devletinin Kürt halkına reva gördüðü katliamcı politikalarının sonucudur. Roboski katliamının bir başka biçimde sürdürülmesidir. Binlerce insanımızın sudan gerekçelerle tutuklanmasının soykırım uygulamalarına tabi tutulması kadar bu cezaevlerinde yaşam standardı ile de köleci dönemin uygulamaları reva görülmektedir. Bu AKP’nin halkımıza yaklaşımıdır. Halkımız bunu böyle okuyacak ve buna tutumsuz kalmayacaktır. Bu temelde Urfa E tipi cezaevi katliamında yaşamını yitirenlere Allahtan rahmet, ailelerine da başsaðlıðı diliyoruz.
ÖCALAN’A ÖZGÜRLÜK HAMLESÝ YÜKSELTÝLMELÝ
Kadın özgürlük hareketi olarak ‘ Önderliðimizi Özgürleştirelim, Soykırıma Son Verelim’ şiarı ile başlatmış olduðumuz ulusal direniş hamlesini her alanda yükseltmek dışında hiçbir tutuma itibar etmiyoruz, etmeyeceðiz. Hareket olarak bu hamlemizi yükseltme dönemine girmiş bulunuyoruz. Bundan ürken AKP bu hamlemizi önlemek amacıyla tüm saldırıların yanısıra bu tür yandaş tutum ve açıklamalarla manipülasyon yaratmaktadır. Bu hamleyi yükseltme temelinde mücadelemizi tüm alanlara yayarak sürdüreceðiz. Başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm halkımıza AKP ve yandaşlarının yanıltma ve manipülasyon politikalarına itibar etmemeleri ve her alanda mücadelesini yükselterek direnişini güçlendirmeye çaðırıyoruz.”
Yazılı bir açıklama yapan KJB Koordinasyonu, Öcalan üzerinde devam eden tecride dikkat çekerken, askeri ve siyasi operasyonlar, belediye başkanlarını tutuklanması ve Urfa’daki cezaevi katliamını deðerlendirdi.
Açıklamada şöyle denildi: “AKP devleti tasfiye konseptini derinleştirerek ve kapsamlılaştırarak sürdürmektedir. Bu konseptin merkezine aldıðı Önderliðimize yaklaşık on bir aydır tecrit içinde tecrit uygulayarak tüm dünya ile baðlarını kesmiştir. Hareket ve halk olarak Önderliðimizin saðlıðı ve güvenliði konusunda kaygılar had safhaya varmıştır. Hareketimize dönük her gün imha amaçlı operasyonlar hızını kesmeden sürmektedir. Kürt kadınlarının ve halkının yurtsever, onurlu duruşları kırılmaya, teslim alınmaya çalışılmaktadır. Bu amaçla vekil, belediye başkanları, meclis üyeleri, avukat, gazeteci, öðrenci, kadın, çocuk, yaşlı demeden toplumun her kesiminden binlerce insanımız tutuklanmış ve cezaevlerine doldurulmuştur.
KÜRTLERÝN ÝRADESÝNÝ KIRMA ÇABASI
En son Van belediye başkanın da içinde bulunduðu tutuklamalarla soykırım uygulamalarının hız kesmeden devam edeceðinin mesajı verilmiştir. AKP devletinin yapmaya çalıştıðı tek şey soykırım uygulamaları ile özgürlük mücadelemizi minimize ederek iradesini kırma çabasıdır. Kürt halkına bunun üzerinden birkaç hak kırıntısını dilenciye sadaka verircesine bahşetmektir. En son halkımızın ana dilinde eðitim talebine karşı Kürtçe Seçmeli dersi tarihi bir karar gibi gösteren yaklaşım bu anlayışın pratik tutumudur. Ancak hareket ve halk olarak asla bu onursuzluk kabul edilmemekte ve saldırıların kapsamı ne olursa olsun özgür direniş yükseltilmektedir. Van’da henüz depremin acılarını saramamış halkımızın onurlu direnişinden taviz vermeyerek teslim alma dayatmalarına karşı demokratik deðerlerini savunma tutumu bir kez daha bu gerçeði çarpıcı bir biçimde göstermiştir.
AKP’DEN ÇÖZÜM BEKLENTÝSÝ TAŞIMAK GAFLETÝN DE ÖTESÝNDE BÝR DURUMDUR
AKP devletinin faşizan uygulamalarına karşı direniş tavizsiz bir biçimde devam etmektedir. AKP’nin tüm bu uygulamaları karşısında hala çözüm beklentisi, umudu taşımak gafletin ötesinde bir durum olmaktır. AKP’nin özgür Kürt kimliðine yönelik inkar, imha çizgisinde geliştirdiði soykırım politikalarını desteklemek, yanında durarak AKP’nin deðirmenine su taşımak anlamına gelmektedir. Özgürlük mücadelesi açısından esas olan örgütlü duruş ve tutumdur. Bu anlamda kişilerin açıklamaları ve deðerlendirmeleri kişileri baðlamaktadır. Halkımızın örgütlü duruşunu ve mücadelesini etkilemeyecektir.
13 KÜRT TUTUKLUNUN ÖLÜMÜ KATLÝAMCI POLÝTÝKALARIN SONUCU
En son Urfa E tipi ceza evinde 13 Kürt tutuklunun yanarak yaşamlarını yitirmeleri de AKP devletinin Kürt halkına reva gördüðü katliamcı politikalarının sonucudur. Roboski katliamının bir başka biçimde sürdürülmesidir. Binlerce insanımızın sudan gerekçelerle tutuklanmasının soykırım uygulamalarına tabi tutulması kadar bu cezaevlerinde yaşam standardı ile de köleci dönemin uygulamaları reva görülmektedir. Bu AKP’nin halkımıza yaklaşımıdır. Halkımız bunu böyle okuyacak ve buna tutumsuz kalmayacaktır. Bu temelde Urfa E tipi cezaevi katliamında yaşamını yitirenlere Allahtan rahmet, ailelerine da başsaðlıðı diliyoruz.
ÖCALAN’A ÖZGÜRLÜK HAMLESÝ YÜKSELTÝLMELÝ
Kadın özgürlük hareketi olarak ‘ Önderliðimizi Özgürleştirelim, Soykırıma Son Verelim’ şiarı ile başlatmış olduðumuz ulusal direniş hamlesini her alanda yükseltmek dışında hiçbir tutuma itibar etmiyoruz, etmeyeceðiz. Hareket olarak bu hamlemizi yükseltme dönemine girmiş bulunuyoruz. Bundan ürken AKP bu hamlemizi önlemek amacıyla tüm saldırıların yanısıra bu tür yandaş tutum ve açıklamalarla manipülasyon yaratmaktadır. Bu hamleyi yükseltme temelinde mücadelemizi tüm alanlara yayarak sürdüreceðiz. Başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm halkımıza AKP ve yandaşlarının yanıltma ve manipülasyon politikalarına itibar etmemeleri ve her alanda mücadelesini yükselterek direnişini güçlendirmeye çaðırıyoruz.”
