KDP Şengal’in hesabını vermelidir…-Amed Dicle
Kürtlerin kutsal toprağı Şengal, 3 Ağustos 2014 tarihinde işgal edildi ve burada hiçbir zaman unutulmayacak bir vahşet yaşandı.
Kürtlerin kutsal toprağı Şengal, 3 Ağustos 2014 tarihinde işgal edildi ve burada hiçbir zaman unutulmayacak bir vahşet yaşandı.
Kürtlerin kutsal toprağı Şengal, 3 Ağustos 2014 tarihinde işgal edildi ve burada hiçbir zaman unutulmayacak bir vahşet yaşandı. Binlerce Ezidi Kürt katledildi, yüz binlercesi YPG’nin açtığı koridordan Rojava’ya geçti. Çocuklar açlık ve susuzluktan öldü. Binlerce Şengalli kadın, cariye olarak pazarlarda satıldı.
Şengal’de yaşanan vahşetin binde biri bile, henüz söylenebilmiş değil!
Katliamdan bir süre sonra Duhok yakınlarında görüştüğümüz bir Şengalli, o gün yaşadıklarını şöyle anlatmıştı;
‘SİLAH İSTAYEN KARDEŞİMİ KDP’LİLER ÖLDÜRDÜ’
‘’DAİŞ gelmeden önce KDP bizi koruyacağını söyledi. Ama DAIŞ konvoyu göründüğünde, hemen kaçmaya başladılar. ‘Bari bize silah verin’ dedik ama dinlemediler, araçlarına binip kaçtılar. Bize de ‘kaçın’ dediler. Binlerce kadın ve çocuk nasıl kaçacaktık ki. Tüm yolları kapatmışlardı. Kardeşim ve iki kişi silah için ısrar edince, orada, KDP’liler tarafından öldürüldüler…’'
IŞİD Şengal’e geldiğinde, KDP savaşmama kararı aldı ve şehri bu canavarlara peşkeş çekti. KDP güçleri, Rojava üzerinden Güney Kürdistan’a kaçtılar. Eğer Rojava yolu olmasaydı, Hewler’e kaçacakları bir yol bile yoktu. Önce kaçtıklarını inkar ettiler, ama görüntüler yayınlanınca ‘sorumlular soruşturulacak’ diyerek olayı geçiştirdiler.
BARZANİ ŞENGAL’E İHANET EDEN KOMUTANLARI SAHİPLENDİ
Soruşturma falan açılmadı, KDP’nin Şengal sorumluları başka yerde görevlendirildiler. Ve bazıları, dün Mesut Barzani’nin etrafında boy gösterdiler, hicap etme gereği bile duymadılar.
Ve ne yazık ki KDP, IŞİD’in Şengal’de olmasını hiçbir zaman kendine dert etmedi. Aksine PKK’nin Şengal’e gitmesini sorun yaptı ve ‘PKK olacağına IŞİD olsun daha iyi’ siyasetini yürüttü.
Şengal’e saldırı olduğu gün, savaşmak isteyen ve daha sonra orada savaşıp şehit olan peşmergeler oldu. Ama KDP, bu peşmergelerin anısına asla bağlı kalmadı. Şengal için canını veren Amedli, Rojavalı, Makulu, Kobanêli, Dersimli kadın ve erkek gerillalar gibi, Süleymaniyeli, Kelarli YNK peşmergelerini de görmedi, görmek istemedi, inkar etti…
Ama buna rağmen, Kürt güçleri KDP’nin de içinde yer alacağı ‘Şengal’e özgürlük operasyonunu’ bekledi. Ve nihayetinde 13 Kasım günü Şengal özgürleştirildi.
GERİLLA VE YBŞ’NİN İNKAR EDİLMESİ KDP POLİTİKASIDIR
Şengal’in özgürlüğünü ilk önce Fırat Haber Ajansı dünyaya duyurdu. Aynı saatlerde KDP’nin yayın organı Rudaw’da ‘Barzani Şengal’in özgürleşmesi için plan yapıyor’ başlıklı bir haber bulunuyordu. Ve tabii o esnada, Şengal merkezde HPG ve YBŞ bayrakları asılmıştı bile. Beş dakika sonra Rudaw söz konusu haberi çekerek ‘Peşmergeler Şengal’de başlıklı bir haber yayınladı. Tüm görüntüler ve fotoğraflara rağmen KDP medyası ‘Şengal’i sadece peşmerge özgürleştirdi’ içerikli yayınlara devam etti.
Elbette Rudaw gibi bir ‘yayın organından’ başka bir şey beklemek yanlış olurdu. Güney halkının ‘neft tv’ dediği (petrol tv) bu kanal, Rojava konusunda da birçok çirkef habere imza atmıştı. Örneğin; Ocak 2014’te Tel Hemis’te yaşamını yitiren YPG savaşçılarının cenazelerini teşhir ederek ‘IŞİD ‘Qamışlo’ya doğru ilerliyor’ diyerek neredeyse sevinç gösterisine bulunmuşlardı. YPG savaşçılarının cenazelerini bir IŞİD hesapları, birde Rudaw’da teşhir edildiklerine tanık olduk.
Tabi, KDP’nin sosyal medyadaki çöplüğünden söz etmeye bile gerek yok.
Fakat gel gör ki, mesele sadece Rudaw değil. 13 Kasım öğleden sonra Şengal dağına giden Mesut Barzani, ‘Şengal’i peşmerge kurtardı, burada başka kimse yok’ açıklamasında bulundu. Barzani, peşmergeye ve Amerikalılara teşekkür ederek bölgeden ayrıldı. Dikkatinizi çekmiştir, Barzani’nin konuşma yaptığı yerde sadece KDP televizyonlarının ve Türkiye’nin resmi devlet ajansı AA’nin mikrofonu bulunuyordu.
ŞENGAL İÇİN TOPLANAN PARALARA KDP NE YAPTI?
Ve böylece anlaşıldı ki, PKK gerillalarının, Şengalli gençlerden oluşan YBŞ ve YPJ-Şengal’in inkar edilmesi, sadece Rudaw’ın ve trollerin çirkefliği değil, KDP’nin genel bir politikası. Oysa 5 km ötedeki Şengal merkezde, KDP dışında herkesin bayrağı dalgalanıyordu. Barzani, sadece PKK değil, YNK’li peşmergeler ve Rojavalı savaşçıları da inkar etti.
Bu açıklama, Şengal halkına yapılan ikinci bir ihanet niteliğindedir. Zira herkes ve özellikle Şengal halkı, KDP’nin 3 Ağustos 2014’te kendilerine yaptığı ihaneti telafi etmeyi bekliyordu. Barzani, Şengal’in özgürleştirildiği gün, kendi yanlış ve hatalarını görmezden gelerek, Şengal halkını IŞİD tecavüzcülerine peşkeş çeken bazı peşmerge komutanlarını yanına aldı, sahiplendi.
Barzani’nin yaptığı bu konuşma, Şengal’e yönelik bundan sonra olumsuz tutumlarında ısrar edeceklerini de gösteriyor. Zaten bu olumsuz politika hiçbir zaman durmadı. Şengal’e gönderilmek istenen ilaçları bile engellediler. Yurtdışında toplanan paraların, bazı devletlerin KDP üzeri yaptığı yardımların nereye gittiği bile belli değil. Halen bu konuda şeffaf bir açıklama bile yapmış değiller.
Duhok’ta çöp içinde ekmek toplayan Şengalli bir amcanın dediği gibi; Neçirvan Barzani’nin kolundaki 800 bin dolarlık saat bile, yüzlerce Şengalli aileyi geçindirebilirlerdi. Güney Kürdistan sokaklarında yaşamaya çalışan Şengallileri dinleyin, katliamdan sonra da nasıl bir vahşetle karşılaştıklarını anlatırlar.
Evet, Şengal bugün özgür. Ama Şengal’de yaşananların unutulması mümkün değil. Unutulmamalıdır ve kimin orada ne yaptığı sorgulanmalıdır. Şunu da unutmayalım ki; KDP’nin en az IŞİD kadar Şengal konusunda hesap vermesi gerekiyor. İsminin yanında ‘Kürdistan’ var diye kimse bu suçtan muaf değildir. Şengal halkı haklı olarak kendisine ihanet edenlerden hesap soruyor, soracaktır. KDP’nin Şengal’de yaptıkları lokal bir tutumdur ve KDP’nin genel politikasını yansıtmaz gibi açıklamalar artık geçerli değildir. Çünkü Barzani’nin kendisi, bizzat, Şengal’e yapılan ihaneti sahiplenmiştir.
KDP’NİN ŞENGAL’E TEKRAR İHANET ETMEMESİ İÇİN SEBEP YOK
Şengal özgür ve Şengal halkı şimdi evlerine, yurtlarına geri dönmeye başlayacak. KDP bu insanların yüzüne nasıl bakacak? Şengal halkı, çocuklarını ve kadınlarını IŞİD canavarlarına peşkeş çeken bazı peşmerge komutanlarına nasıl güvenecek?
Siyasi partiler arasındaki çekişme başka bir tartışma konusudur. Ama Kürdistan halkı ve insan hakları örgütleri Şengal halkını, KDP’nin insafına terk etmemelidir. Çünkü; henüz cenazesi yerde olanların emeğini inkar eden bir yapının, yarın başka bir ihanet yapmaması için hiçbir sebep yoktur!