KCK’den Melle Abdullah için başsağlığı mesajı

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar’ın babası Melle Abdullah’ın yaşamını yitirmesi dolayısıyla başsağlığı mesajı yayınladı.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar’ın babası Melle Abdullah’ın yaşamını yitirmesi dolayısıyla yayınladığı başsağlığı mesajında, “Melle Abdullah, yüz yıldan fazladır Kürt halkının Özgürlük Mücadelesi'ne katkı sunan, bazen de öncülük yapan bir kuşağın  onurlu üyelerinden biriydi” dedi.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar’ın babası değerli yurtsever Melle Abdullah’ın ölümünü üzüntüyle öğrendiklerini belirterek, ailesi ve Kürt halkına başsağlığı dileklerini iletti.  KCK açıklamasında, “Melle Abdullah, Kürt medreselerinde yetişmiş tüm Melleler gibi yaşamını halkımızın özgürlüğü ve demokratik yaşamına adamıştır. Son nefesine kadar da halkımızın özgürlük mücadelesinde yer almıştır.  Başta Siirt olmak üzere birçok yerde halkımızın yurtsever bilince kavuşmasında çok değerli katkıları olmuştur. Melle Abdullah’ın bu değerli katkılarını halkımız da, Özgürlük Hareketimiz de hiçbir zaman unutmayacaktır. Onların özlemi olan Kürt halkının kendi dili, kimliği ve kültürüyle yaşayacağı özgür Kürdistan mutlaka gerçekleştirilecektir” denildi.

“Kürt medreselerinde yetişen Melleler devlete bulaşmayarak İslam kültürünün koruyucusu olarak gerçek İslam’ın temsilcisi ve taşıyıcısı olmuşlardır” diyen KCK, devamla şu hususları vurguladı:

“Kürtlerin tarihte devlet sahibi olmamaları, Kürt Mellelerinin gerçek İslam’ı temsil etmeleri açısından avantaj olmuştur. İslam’ı devlete bulaştıran, devletin sömürü ve zulmüne alet eden yaklaşımlara karşı çıkarak İslam’ın topluma ait olmasında en büyük rolü oynamışlardır. Birçok İslam aliminin Kürt olması, birçok tarikatın, din önderinin Kürt olması, Kürt medreselerinin devlete uzak olması sonucudur. Bu açıdan da İslam alimi birçok Kürt İslamiyet’in kültürel olarak toplumsallaşmasında ve yaygınlaşmasında çok değerli katkılar yapmıştır. Kürt İslam alimlerinin bu özgünlüğü, Kürt medreselerinin devletten uzak durarak topluma ait İslam’ı bir yaşam kültürü haline getirmelerinden kaynaklanmaktadır.

Bu nedenle Önder Apo'nun Demokratik İslam Kongresi yapılması önerisine en başta da Melle Abdullah gibi din büyükleri destek vermiş ve sahiplenmişlerdir. Demokratik İslam, devletten uzak duran ve topluma ait olan İslam’dır. Bu açıdan gerçek İslam devletten uzak duran karakteri nedeniyle demokratik İslam’dır. Melle Abdullah, demokratik İslam’a sahip çıkarak İslam’ın topluma ait olması gerektiğine dair bir tutum ortaya koymuştur. Zaten kim İslam’ı devletten uzak tutarsa, o, İslam’a en fazla hizmet edendir. Kürt din adamlarının İslam’a en fazla hizmet etmeleri de bu karakterlerinden dolayıdır.”

Melle Abdullah’ın, yüz yıldan fazladır Kürt halkının Özgürlük Mücadelesi'ne katkı sunan, bazen de öncülük yapan bir kuşağın  onurlu üyelerinden biri olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Duruşuyla Kürt halkının ve inanların nasıl bir duruş ve tutumda olacağını göstermiştir. Bu duruşlara, Türk devletinin ve AKP'nin halkımızın dini inançlarını halkımızın özgürlük ve demokrasi mücadelesine karşı kullanmak istediği dönemde daha fazla ihtiyaç bulunmaktadır. Tüm halkımız, Melle Abdullah’ı ve son yıllarını Önder Apo'nun yakınında yaşayan ve son nefesine kadar Özgürlük Mücadelesi'nin gelişimi ve başarısı için dua eden Melle Abdullah Tımoki’nin yaşamını örnek alarak, dini, Türk devletinin milliyetçi ve soykırımcı politikalarının örtüsü olarak kullanıp halkımızın özgürlük özlemlerini saptırmak isteyenlere karşı tutum koymalıdır. AKP’li Yasin Aktay ve benzerlerinin din kardeşliğini Kürtlerin kimliğinin inkar edilmesine araç yapmalarına karşı tavırlarını koymalıdırlar.

Özgürlük Hareketi olarak Melle Abdullah Tımoki ve Melle Abdullah’ın topluma ait olan İslam anlayışlarının ve yaşam tarzlarının özgür Kürdistan'da yaşatılacağını ve onlara karşı saygı ve sevgilerimizi özgür Kürdistan mücadelesini yükselterek göstereceğimiz sözünü yineliyoruz” diye belirtiliyor.