İslam adına cami yıktılar
İslam adına cami yıktılar
İslam adına cami yıktılar
Afrin'in Şêrava ilçesine bağlı Kürt köylerine İslam adına saldıran çete grupları bir camiyi yıktı. Basilê köyünde köylülere ait arıları da yakan silahlı çeteler, köyden çok sayıda motorsiklet ve bazı arabalara da el koydu.
25 Mayıs'ta Afrin'in Şêrava ilçesine bağlı Ziyaret, Akibê, Basilê, Bênê ve Dêrmişmiş köylerine saldırı başlatan radikal İslami gruplar, Ziyaret köyü camisini de bombalayarak yıktı. Saldırılara özellikle ÖSO'ya bağlı olduğunu iddia eden Liva Tevhid, Liva Fatih ve İslami bir devlet için yola çıktığını söyleyen Devlül İslamiye grupları katılıyor.
Bir görgü tanığı, Devlül İslamiyê ve Liva Tevhid'e bağlı olduklarını söyleyen bir grubun iki gün önce hiçbir gerekçe göstermeden camiye giderek camideki insanları uzaklaştırdıklarını söyledi.
İsminin açıklanmasını istemeyen görgü tanığı şunları anlattı: "Ben pencerenin arkasından gizli bir şekilde onları izliyordum. Camideki insanları uzaklaştırdıktan sonra duvarların dibine bazı şeyler yerleştirdiler. Ondan sonra kendileri de duvarların arkasına saklandı. Çok geçmeden caminin çevresinde şiddetli bir patlama oldu, ardından da cami toz duman oldu. Onlar da utanmadan yüksek sesle gülmeye başladı."
Patlama artından cami duvarlarından toz-duman kalktıktan sonra çete üyelerinin oradan ayrıldığını belirten tanık, "Onlar gittikten bir süre sonra gidip camiye baktık. Camimizin duvarların yıkılmıştı. Cami avlusu yıkılan duvarın taşlarıyla dolmuştu. Camimiz, bir harabeye dönmüştü. Onlar daha önce gelip bize din adına, İslam adına konuşuyorlardı. Bu olanlardan sonra onlara hiç inanmamaya başladık" dedi.
‘KÜRT OLDUKTAN SONRA CAMİSİ DE YIKILIR’
Bu çete gruplarının her yerde din adına savaştıklarını ve halka din propagandası yaptıklarını, ancak cami yıkmalarından sonra kendileri açısından asıl yüzlerinin açığa çıktığını vurgulayan görgü tanığı devamla şunları söyledi: "Sonunda biz Kürtlerin ondan daha Müslüman olduğumuza inandım. Din adına cami yıkanlar Müslüman olabilir mi? Bir de onların ‘Kürt olduktan sonra camileri bile yıkılır’ biçiminde yaklaştıklarını anladım. Bize düşmanlıkları camilerimizi yıkacak kadar derin. Bu yaklaşımları bir dine olan sahtekarca yaklaşımları ile Kürde, Kürtlere olan düşmanlık duygularını netleştirdi."
Camiyi patlatanların siyah giysiler giydiğini ve kafalarındaki siyah bandajda ‘La İlahe İll’Allah’ yazılmış olmasının kendisini derin bir çelişkiye düşürdüğünü vurgulayan görgü tanığı, "Yaptıklarıyla söyledikleri birbirine zıt. Kafalarındaki bandaj ile yaptıklarına baktığımda bunların amaçlarının devrim olmadığı konusunda netleştim. Çünkü kafalarındaki bandajda bir şey yazıyordu, yaptıkları ise onun tersini gösteriyordu. Bunların din, İslam ve insanlıkla hiçbir alakaları olmadığı konusunda net bir kanıya ulaştım. O yüzden de hiçbir şeyi başaramazlar. Çünkü amaçları insanları zulümden kurtarmak değil, daha fazla zülüm, baskı ve işkence altına almaktır" diye konuştu.
BASÎLÊ’DE HIRSIZLIK VE TALAN
Basilê, Ziyaret, Akibê gibi köylere saldıran çetelerin, Basilê köyünde ise hırsızlık, talan yaptıkları ve köylülere ait bal arılarını yaktıkları öğrenildi.
Hala köyde yaşayan ve isminin açıklanmasını istemeyen bir köylü, çete grubu üyelerinin hırsızlık, talan ve uygulamalarına ilişkin şu bilgileri verdi: "Köye girdikleri gibi ilk önce bazı insanlarımızı tutukladılar, birkaç gün sonra bıraktılar. Ama bazılarına ağır işkenceler yapmışlardı. Köyün içinde rahatça dolaşmamıza izin vermiyorlar. Buraya, şuraya giremezsiniz diyorlar, o yüzden yaptıklarını birkaç gün sonra öğrendik. Zeki Genco Şebabo'ya ait 30 bal arısı kovanını yakmışlardı, gözlerimle gördüm. Yine Abdurrahman Şêxo'ya ait iki motosiklete, başka bir evde duvarda asılı dededen kalma iki dürbüne, yine bir araba lastiği ile hava basan bir kompresöre el koymuşlar. Gece ise kimsenin yaşamadığı evlere girip, ihtiyaçları olan ev eşyalarını alıyorlar. Lazım olmayanları da yerlere savurup bırakıyorlar. Köyün alt tarafındaki tarlalarımıza ektiğimiz ekinlerimizi biçmemize izin vermiyorlar. Köyün camisini karargah olarak kullanıyorlar, minareye de suikastçilerini yerleştirmişlerdi. Açıkçası camiyi kendilerine kalkan olarak kullanıyorlardı. Köyün güney tarafındaki evlerin hepsini boşalttırdılar. Köyde buldukları iki işbirlikçi ile yurtseverlerini evlerini tespit ediyorlar ve özellikle de o evlerden talan ve hırsızlığa başlıyorlar."