Gerilla çekilirken 'mobese'ye yakalanır mı?
Gerilla çekilirken 'mobese'ye yakalanır mı?
Gerilla çekilirken 'mobese'ye yakalanır mı?
Tarihi bir süreç. Anı anına tanıklık ettiğimiz bir tarih. Yıllara sığdırılamayan gelişmelerin günlere, haftalara sıkıştığını hissettiren yoğun ve hızlı tarihi bir süreç.
Tarihi sürecin tanıklarını, aktörlerini izlemek, gözlemek ve yazmak için yine dağın yolcusuyum. Şehirlerin karmaşasından, o üstüne üstüne gelen insan kalabalığından baş döndüren bir dağ baharına adım attığım anda fikrimi değiştirmek üzere olduğumu görüyorum.
Dağın böyle bir gizemi var. İçindeyken ve dışındayken asla aynı insan olamıyorsunuz. Aynı duygularla ve mantıkla izleyemiyorsunuz hiçbir şeyi. Sanki arabadan indiğiniz anda yüzünüze çarpan o dağ kokusu, ismini bir türlü aklımda tutamadığım yüzlerce değişik çiçeğin taşıdığı o tarif edilmez koku beyninizi esir alıyor. “Unut” diyor adeta bu andan öncesini.
Tüm yürüyüş boyunca o sarhoş edici koku ve o temiz, berrak gökyüzü altındaki parlayan renkler “geri çekilme sürecini takip etme” görevini unutturacak denli aklımı başımdan almak üzereyken ulaştık bir gerilla kampına.
Evet, Güney Kürdistan dağlarında tarihi sürecin merkezinde yer alan gerillalarla birlikteyiz. Tarihi yapanlarla birlikte yaşananlara, gelişmelere bakıyoruz.
İlk gözüme çarpan gerillaların rahatlığı oluyor. Sanki tüm dünya gündeminin birinci sırasında yer alanlar onlar değilmiş gibiler. Günlük gerilla yaşamının yoğunlukları olduğu gibi devam ediyor. Ek bir heyecan veya tedirginlik görünmüyor.
Hepsinin yüzünde dolu dolu bir gülümseme. Şakalaşıyorlar birbirleriyle. Bir an, geri çekilmenin farkında olup olmadıkları haksız yargısı geçiyor aklımdan. Ama sohbetlerde ayıplıyorum kendimi.
Kim ne söylemiş, ne yorum yapmışsa haberdar oldukları yorumlarından fark ediliyor. Televizyon önünde bazen gülüyorlar katıla katıla, bazen de öfkeleniyorlar bir şimşek hızında gelip geçen.
En çok geri çekilmenin zaman ve yerine ilişkin yapılan yorumlara gülüyor gerillalar. Haber bültenlerine, programlara yansıyan ‘teknik’ bilgileri birbirlerine bakıp, anlamlı tebessümlerle karşılıyorlar. Neden güldüklerini çok iyi bilmeme rağmen “Niye gülüyorsunuz, ne var ki söylediklerinde?” şeklinde provokatif bir soru atıyorum ortaya.
MEDYA MOBESEDEN İZLER GİBİ ANLATIYOR
“Gören de geçiş hatlarımızdaki olmayan mobeselerden izliyorlar arkadaşlarımızı sanır” diyen gerillaya anında bir başkası cevap veriyor: “Hadi o tamam da, yıllarca ülkelerinde savaşmış bir gerillanın nasıl hareket ettiğinden, yaşadığından bu denli habersiz gazeteci, yazarın üzerimizde bu denli ahkam kesmesi, her ayrıntıdan haberdarmış gibi kendini yansıtmaya çalışması fıkralık bir konu.”
Benim bile kabul etmekte zorlandığım husus tam da burası. Yıllardır gerilla alanlarında çalışma yürütmüş biri olarak gerillaların sözünü ettiği kişiler gibi kesin konuşmaktan ve yazmaktan sürekli çekinmişimdir. Bir yandan Kürtleri küçük görmekten, diğer yandan akıllara kazınmış yüzeysellikten kaynağını alan bu ilginç psikoloji haliyle gerillalarda belli bir öfke de uyandırıyor.
HPG’liler tabii hazırlıklarına da devam ediyor. Medya Savunma Alanları’nda Kuzey Kürdistan’dan geri çekilen gerillaların da gelişiyle birlikte belli bir güç yoğunluğu oluşacak. Bu nedenle yeni kamp yerleri tespit ediliyor, alt yapı çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Herhangi bir olumsuzluk olmaması durumunda 5-6 gün içinde ilk çekilen grupların bulunduğumuz alanlara ulaşması bekleniyor.
Planlama ayrıntılarını güvenlik nedeniyle açıklamaktan kaçınan yetkili bir gerilla komutanı sadece “Şu ana kadar geri çekilmiş tek bir arkadaşımız bile mevcut değil. Yakında göreceksiniz zaten” diyor. Yeni Şafak gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi’nin 53 gerillanın geçiş yaptığı ‘bomba’ haberini de böylelikle yalanlıyor gerilla komutanı ve bir tüyo veriyor: “İlk gruplarımız sınıra en yakın alanlardan geçiş yapacak. Fakat yer ve zamanı net olarak veremem, hiç sorayım deme.” Aklıma ilk olarak Şemzinan (Şemdinli) geliyor. Ama tabii gerillanın nereden çıkacağını bilmek biraz zor.
İlk gelen grupları karşılamak, izlemek için HPG’lilere yönelttiğimiz talebimize olumlu karşılık aldığımızda rahat bir nefes alıyorum. Bu birkaç gün içinde haber peşinde koşmak zorunda kalmayacak, geçen günleri gerillaların sohbetlerini, tartışmalarını, hazırlıklarını izlemekle ve doğayı yaşayarak geçireceğim.
Diğer bir ifadeyle, gerilla sınırın bu yanına geçtiğinde, bu tarihi süreci hem yaşıyor hem de yazıyor olacağım.