HDP Sözcüsü Bilgen, Cizre'de 'fiili darbe süreci' yaşandığını belirtti. Bilgen, böyle giderse Kürdistan ve Türkiye'de ciddi tehlikelerin yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Şırnak'ın Cizre ilçesinde bir binanın bodrumunda 7 gündür ambulans bekleyen 19 yaralıdan 5'inin daha durumu kritik hal aldı. Sağlık ekiplerinin gidişinin engellendiği ev ve çevresinde, devlet güçlerinin saldırıları da sürüyor. 

'HEM BÖLGE HEM DE TÜRKİYE'NİN HER YERİNE YAYILIR'

Konuya ilişkin açıklama yapan HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, Şırnak'ın Cizre ilçesinde, bir bodrum katında yaralı halde 7 gündür ambulans bekleyenlerle ilgili kamuoyunu yanıltmaya yönelik bir siyaset yürütüldüğünü söyledi.

Bilgen, gün geçtikçe inisiyatifin devletin yerel birimlerine geçtiğini ve bunun fiili bir darbe süreci anlamına geldiğini söylerken, şu uyarıyı yaptı: "Bugün 4-5 ilçede yaşanlar 5-6 ay sonra bölgenin tümünde söz konusu olabilir. Belki de bir süre sonra Türkiye'nin batısında hem çatışmalar, hem linç girişimleri hem de toplumsal gerilimler ve bu tarz eylemlerle yayılabilir."

'SİVİL SİYASET TASFİYE EDİLEBİLİR!'

Bilgen, 'iktidar ve muhalefet arasındaki sağırlar diyaloğunun Cizre'de ve diğer kentlerde daha çok ölüm demek olduğunu' söyledi. İçişleri Bakanlığı'nın sözünde durmadığına dikkat çeken Bilgen, bu tablonun bütün bir ülkeyi sardığında sivil siyasetin fiilen tasfiye anlamına geleceğini söyledi. 

Bilgen, 'Cizre'de insanlar kan kaybından yaşamını yitirirken diğer taraftan Türkiye'nin insanlığını ve vicdanını kaybettiğini' vurguladı. HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, şunları da ifade etti:

'HEMEN İNİSİYATİF ALINMALI'

"Ancak bir süre sonra bununla kalmayacak ve Ankara'dakilerde iktidarlarını kaybedecek. Bugün itibari ile inisiyatif alıp sorunu siyaset zeminde çözme imkanı varken birkaç ay sonra bu imkan tümüyle ortadan kalkabilir. Hükümet bu tablonun evirilebileceği durumu öngöremezse ve bu doğrultuda bir inisiyatif gelişmezse, Cumhurbaşkanı'nın hesap vermeyen pozisyonuna dayanılır. İçişleri Bakanı'nın kritik konumu devam ederse bir süre sonra Türkiye çok büyük savaş suçlarının uluslararası mahkemelerde yargılama konusu olacağı ve toplumun geleceği ile ilgili kritik kararları başka yöntemlerle vermek zorunda kalacağı bir seyre doğru evirilebilir. Bu tabloyu bir an önce görmek ve buradan çıkabilmek için Meclis'in ve siyasi partilerin inisiyatif alması gerekiyor."