Baba-oğul Dinkjianlar Amed’de hasret giderdi
Amedli Ermeni müzisyenler baba-oğul Onnik ve Ara Dinkjian Amed’de konser vererek, hasret giderdi
Amedli Ermeni müzisyenler baba-oğul Onnik ve Ara Dinkjian Amed’de konser vererek, hasret giderdi
Amedli Ermeni müzisyenler baba-oğul Onnik ve Ara Dinkjian Amed’de konser vererek, hasret giderdi. Hüzünlü ve hareketli Ermeni ezgilerinin yükseldiği Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda yüzlerce kişi konseri ayakta izledi. Konser öncesinde Dinkjianların müzikal yolculuğunu anlatan Ermenice’de “Hasret” anlamına gelen Garod adlı film gösterimi yapıldı.
Kendine özgü şarkı söyleme tavrı ile Amerika’da Ermeni müziğini yaşatan önemli müzisyenlerden biri olan Onnik Dinkjian ile dünya müziğinin önemli isimlerinden ve sayılı ud icracıları arasında görülen oğlu Ara Dinkjian Amed’deydi. Büyükşehir Belediyesi Aram Tigran Kent Konservatuarı’nın organizasyonuyla izleyiciyle buluşan sanatçılar dinleyicilere unutamayacakları bir konser verdi.
DİNKJİANLARIN MÜZİKAL YOLCULUĞU ANLATILIYOR
Konser öncesinde yönetmenliğini Onur Günay ve Burcu Yıldız’ın yaptığı, Ermenice’de “Hasret” anlamına gelen Garod filminin gösterimi yapıldı. Onnik ve Ara Dinkjian’ın müzikal yolculuklarının, diasporada kurulan yaşamın ve yeniden yaratılan bir müzikal geleneğin hikayesini anlatan film, Dinkjian’ların, kimliklerinin kurucu bir parçası olan Amedle karşılaşmalarıyla başlıyor. Belgesel, bu iki müzisyenin geçmişleri ve müzikal serüvenleriyle Amed arasında bir köprü kuruyor. Film, Onnik ve Ara’nın hikâyesini, bir yandan Amed, Anadolu ve Ermeni kilise müziğiyle olan bağları; diğer yandan da Night Ark, Sid Clark, Arto Tunçboyacıyan, Eleftheria Arvanitaki, Sezen Aksu, Kardeş Türküler, Ahmet Kaya gibi grup ve müzisyenlerle olan buluşmaları ekseninde anlatıyor.
Belgesel, farklı coğrafyalardan ve ülkelerden geçerek bir müzikal geleneğin izlerini sürüyor. Bu anlamda Garod yalnızca kaybedilmiş olana duyulan hasreti değil, aynı zamanda müzikal bir geleneğin ve yaşamın yeniden yaratılmasını da ifade ediyor.
Film gösteriminin ardından ilerlemiş yaşına rağmen güçlü sesi ve sahne performansıyla bir saati aşkın süre sahnede kalarak izleyiciyi adeta büyüleyen Onnik Dinkjian, Amed’de olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi. Ud, zurna, ney, darbuka, kanun gibi enstrümanlarla hüzünlü ve hareketli ezgiler çalan Onnik- Ara Dinkjian adeta müzikleriyle Ermenileri ve yaşananları anlattı.
SANAT ACILARIMIZI DİNDİRECEK KADAR GÜÇLÜDÜR
Konserin ardından sahneye gelen Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı sanatçıları çiçek vererek kutladı. “Bu sadece Diyarbakır’a duyulan bir hasret değil, bizim de komşularımıza, kirvelerimize, Ermeni kardeşlerimize duyduğumuz bir hasrettir” diyen Kışanak, bugün bu hasreti bir parça olsun dindirebildiklerini söyleyerek sanatçılara teşekkür etti. Sanatın, kültürün ve müziğin bütün acıları dindirecek kadar güçlü olduğunu ifade eden Kışanak, “Belki yaşadıklarımızla yüzleşmek için, geride kalanlara sesimizi duyurmak için de buna ihtiyacımız vardı. Bugün Xançepek’teki, Alipaşa’daki yüzyıl önce kaybettiklerimiz ve buraları terketmek zorunda olan kardeşlerimiz bizi duydular. Sizi duydular, yüreklerinde hissettiler.” diye konuştu.
YARALARIMIZA MERHEM OLDUK
Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı da bazen sözcüklerin anlamını yitirdiğini söyleyerek, bu gece herşeyin yüreklerde aktığını belirtti. “Coğrafya kaderdir, insandır, acıdır, yürektir, yürekte sürekli kanayan bir sızıdır” diyen Anlı, şunları söyledi: “Bu gece hem yüreğimizdeki yaraları deştik hem de o yaralara beraber merhem sürdük. Hepimiz yaralıyız. Hepimiz bu coğrafyanın mağdurlarıyız. Hepimiz birlikte geleceği inşa etmek için biraradayız.” Burada sadece Büyükşehir Belediyesi değil Aram Tigran Kent Konservatuarı’nın ev sahipliğini yaptığını anımsatan Anlı, “Aram Tigran’a, Qarabete Xaço’ya, belgeselde izlediğimiz, geçen yıl bu zamanlar nikâhını kıydığımız Bayzar Anaya ve izlediğimiz bütün güzel insanlara bu geceyi adıyoruz ve onları anıyoruz” şeklinde konuştu.
Ara Dinkjian ise “100 yıl önce bu topraklarda konser vermek ve sizlerle buluşmak bizim için bir hayaldi ve bu gerçek oldu.” dedi.
ERMENİ MÜZİĞİNİ YAŞATTILAR
Onnik Dinkjian’ın Amedli olan ailesi, 1915’ten sonra Amed’i terketmek zorunda kalmıştır. Onnik, Fransa’da doğdu ve memleketini 75 yaşına kadar hiç görmedi. Ama Amedli Ermenilerle ve onların hikâyeleri ve şarkılarıyla büyüdü. Yine Amerika’da yaşayan oğlu Ara Dinkjian ise dünya müziğinin en önemli isimlerinden biri ve dünyanın sayılı ud icracıları arasındadır. Ara Dinkjian’ın besteleri dünyanın birçok yerinde ünlü müzisyenler tarafından, farklı dillerde yorumlanıp kaydedildi.