Cizre ve Silopi’de halkın öz yönetim iradesine karşı devletin 22’inci gününe giren sıkıyönetim saldırılarını değerlendiren ve direnişe destek için Şırnak’ta bulunan HDP milletvekillerinden olan İbrahim Ayhan, soykırım saldırılarını ve ablukayı dağıtmak için Kobanê sürecinde Suruç’ta hayata geçirildiği gibi bir direniş hattı örülmesi gerektiğini söyledi. Türkiye ve dünyadan tüm duyarlı kamuoyunun tıpkı Suruç direnişinde olduğu gibi şimdi de Botan’a gelmesi gelerek direnişte yerini alması gerektiğini belirten Ayhan, ‘’Yarın geç olabilir’’ uyarısında bulundu.

Yirmi günü aşkın süredir Silopi ve Cizre’de büyük saldırıların yaşandığını hatırlatan Ayhan, askeri olarak çok büyük bir yığınağın yapıldığını, Silopi ve Cizre’nin günlerdir tank ve toplarla ateş altına alındığını söyledi. Tank,top ve ağır silah saldırıları sonucunda aralarında iki de bebeğin bulunduğu, ağırlıklı olarak kadın, çocuk ve yaşlılardan oluşan 40’ı aşkın sivilin katledildiğini belirten Ayhan, bir savaş durumu yaşandığına, askeri tekniğin en üst düzeyde bu alanlarda kullanıldığına işaret etti. Silopi ve Cizre’deki sadırları soykırım olarak nitelendiren Ayhan, kendilerinin bu katliam ve soykırım mantığı ve saldırılarına daha önce Kobanê’de tanıklık ettiklerini ifade etti.

DAİŞ çetelerinin geçen yıl Eylül ayında Kobanê’yi üç koldan ağır silah ve tanklarla kuşatarak gerçekleştirdiği büyük saldırıyı anımsatan Ayhan,o dönemlerde Suruç’ta bir araya gelen binlerin Kobane’de gerçekleşen saldırıya karşı oluşturdukları direniş hattını örnek vererek, bu direniş hattının bir benzerinin şimdi de Şırnak’ta yaratılması gerektiğine vurgu yaptı. Ayhan, Suruç’taki direnişin Kobane direnişi ile birleşerek DAİŞ çetelerinin Kobanê’de yenilmesinde önemli bir rol oynadığının altını çizerek, Suruç hattında gelişen direnişin Kobane kent merkezindeki YPG/YPJ direnişi ile birleşmesi sonucunda DAİŞ çetelerinin 2015 Ocak ayında Kobanê’den temizlendiğini söyledi. Cizre ve Silopi üzerinde gerçekleşen saldırı ve abluka ile Kobanê’de DAİŞ çetelerinin gerçekleştirdiği abluka arasındaki benzerliğe dikkat çeken Ayhan, ‘’Kobanê’de DAİŞ barbarlarının terörü vardı, şimdi Silopi ve Cizre’de ise devlet terörü uygulanıyor" dedi. Ayhan, bu nedenle tıpkı Kobane direnişinde Suruç’ta olduğu gibi şimdi de Şırnak’ta bir sahiplenme ve direniş hattının acil bir ihtiyaç olduğunu paylaştı.

HDP olarak bu direnişin içerisinde olacaklarını ve öncülük edeceklerini de belirten Ayhan, tüm toplumsal kesimleri Kobane direnişi sürecinde Suruç’taki sahiplenmeye benzer bir şekilde Cizre ve Silopi etrafında direniş çemberi oluşturmak için Şırnak’a davet etti. Ayhan, tarihte görülmemiş bir saldırı dalgası ile karşı karşı olduklarına dikkat çekerek, Şırnak’ta Cizre ve Silopi’ye yönelik güçlü bir sahiplenme ve direniş nöbeti gerçekleştirilmemesi durumunda çok kötü bir tablonun ortaya çıkacağı uyarısında bulundu.Cizre ve Silopi’de katliam, soykırım ve barbarlığa karşı ortaya konulan iradeyi, tüm insanlığın ortak iradesi olarak tanımlayan Ayhan, bu direnişi sahiplenmenin bu temelde insanlığın kendi kimliğine sahip çıkması olacağını vurguladı. Bugün Cizre, Silopi, Sur ve diğer alanlarda ortaya çıkan mücadelenin ‘’kendi kimliğine ve onuruna sahip çıkmak’’ olduğunu kaydeden Ayhan, şöyle sürdürdü; ‘’Öz yönetim dediğimiz olgu da insanların kendi kimliğine, iradesine sahip çıkmasıdır’’ Bu çerçeveden bakıldığında öz yönetimlerin sadece Kürt halkı için değil Türkiye’de yaşayan tüm halklar için de gerekli olduğunu ifade eden Ayhan, bunun için tüm demokrasi ve özgürlükten yana güçler ile birlikte Türkiye halklarının Cizre ve Silopi’deki öz yönetim direnişinin yanında yer alması gerektiğini vurguladı. Ayhan, ancak mevcut durumda Şırnak’ta henüz yeterli düzeyde bir sahiplenme ve direnişin ortaya çıkmadığını paylaştı. Ayhan, mevsim koşullarının zor olduğunu, bunun yaşanan eksikliklerde etkili bir faktör olduğunu bildiklerini ancak herşeye rağmen mutlaka Şırnak’ta bir direniş hattının yaratılması gerektiğini söyledi.

Suruç’ta direnenlere çağrı Kobanê direnişi boyunca Suruç’ta ortaya çıkan mücadelenin oldukça yaratıcı ve öğretici bir deneyim olduğunu paylaşan Ayhan, bu günlerde Cizre Silopi ve Sur kuşatmasına karşı örnek alınacak bir mücadelenin o günlerde Suruç’ta ortaya çıktığına işaret etti. Türkiye, Avrupa ve dünyanın değişik noktalarından Suruç’a gelerek Kobanê ile dayanışma direnişinde yerini alan tüm kesimleri şimdi de Silopi ve Cizre için dayanışmaya çağıran Ayhan, şöyle seslendi: ‘’Türkiye’de sendika, Alevi örgütleri, sivil toplum kuruluşları, değişik inanç örgütleri, çevreciler, demokratlar, sosyalistler Suruç’a gelerek Kobanê direnişine destek verdi. Ayrıca Avrupa ve dünyanın değişik kesimlerinden gelen devrimci-demokrat kesimler o dönemde Kobanê’ye sahip çıktılar. Bu kesimler şimdi de tıpkı Kobane’de olduğu gibi insanlık değerlerinin soykırım altına alınmak istendiği Silopi ve Cizre için de direnmelidir.’’

Ayhan, herkesi hemen bugün harekete geçmesi gerektiğine de dikkat çekerek ‘’Yarın çok geç olabilir’’ dedi.