Avrupa Kürdistan Gazeteciler Birliği,  Güney Kürdistan'ın Süleymaniye bölgesinde Kawa Germiyani isimli gazetecinin hayatını kaybettiği saldırıyı kınadı ve sorumluların yargı önüne çıkarılmasını istedi.

Avrupa Kürdistan Gazeteciler Birliği  yaptığı açıklamada, "Güney Kürdistan’da  yayımlanan Rayal dergisinin Yazı İşleri Müdürü,  Awene gazetesinin de muhabiri olan Germiyani, ülkedeki rüşvet ve yolsuzluk iddialarının üzerine gidiyor, Kürt halkının özgürlük rüyasına kabus gibi çöken siyasal yozlaşmayı eleştiriyordu.  Bundan  dolayı da sürekli ölüm tehditleri alıyordu" dedi.

Açıklamada, "Ne var ki ve ne acı ki Germiya’nin başvurularına rağmen güvenliği sağlanamamış, onu yaşatacak  tedbirler  alınmamıştır. Bu da katillere cinayetlerini  işlemeleri için uygun bir ortam yaratmıştır. Avrupa Kürdistan Gazeteciler Birliği olarak Kawa Germiya’nin katledilmesini kınıyoruz" denildi.

Gazeteciler Birliği, "Güney Kürdistan yönetimini de bu cinayeti aydınlatmaya, Germiya’nin katillerini bulmaya ve yargı önüne çıkarmaya davet ediyoruz" diye noktaladı.

Gazeteci  Kawa Germiyani  5 Aralık günü Güney Kürdistan’ın Süleymaniye kentine bağlı Kelar'da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti.

Saldırıyı kınayan merkezi Paris'teki Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) de gazetecinin özellikle yolsuzluk ve akraba kayırıcılığına ilişkin haberleri ile tanınan biri olduğunu ifade ederek, "Bölgenin yetkili makamlarını da kendisine karşı tehditlerden dolayı uyarmıştı. Eğer yetkililer onun güvenliği için gerekli tedbirleri almış olsalardı bu suç engellenebilirdi" dedi.

"Irak Kürdistan'ında ve genel olarak Irak'ta gazeteciler üzerindeki hüküm süren güvenliksizlik ortamı ve saldırganlar ile katillerinin cezasızlıktan faydalanması karşısında güçlü endişelerimiz var" diyen  RSF, yerel ve ulusal makamları gazetecileri korumak için uygun tedbirler almaya çağırdı.

Kawa Germiyani, 2008'den bu yana Güney Kürdistan'da katledilen üçüncü gazeteci oldu. Temmuz 2008'de Livin dergisi sorumlularından Soran Mama Hama yazılarından dolayı Kerkük'te uğradığı saldırılardan dolayı hayatını kaybetti.  İki yıl sonra 4 Mayıs 2010'de serbest gazeteci Serdeşt Osman Hewler'de kaçırıldı ve iki gün sonra cenazesi Musul'da bulundu.  Bu iki cinayet de bugüne kadar cezasız kaldı. Yetkililer göstermelik soruşturma yürütmekle yetindi.