Avrupa'da en az 97 Kürdistanlı yaşamını yitirdi

Koronavirüs salgınından dolayı KCDK-E’nin verilerine göre Avrupa’da 6 Mayıs’a kadar en az 97 Kürdistanlı yaşamını yitirdi, 600’ü aşkın kişi hastalığa yakalandı. Gerçek rakamların daha yüksek olabileceği belirtiliyor.

Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs nedeniyle Avrupa’da 6 Mayıs’a kadar en az 97 Kürdistanlı hayatını kaybetti, 600’ü aşkın kişi hastalığa yakalandı. 40 Kürdistanlının ise tedavisi sürüyor. Gerçek rakamın daha yüksek olabileceği tahmin edilirken, KCDK-E’nin verilerine göre yaşamını yitirenlerin ülkelere göre dağılımı şöyle: “Almanya 29, İngiltere 23, İsveç 22, Fransa 11, Belçika 8, Hollanda 3, İsviçre 1.”

Avrupa Demokratik Kürt Toplum Kongresi (KCDK-E) Eşbaşkanı Yüksel Koç, tedbirlerin gevşetilmesi sürecinde tedbirin elden bırakılmaması çağrısında bulundu.

Yeni Özgür Politika gazetesi Yüksel Koç ile salgında Avrupa’daki Kürdistanlıları nasıl etkilediği ve bu süreçte ne tür çalışmalar yürüttüklerini konuştu.

DÜĞÜN VE TAZİYELERDE YAYILDI

Virüsün yayılmasında toplu yapılan merasimlerin etkisinin büyük olduğunun altını çizen Koç, “Maalesef bütün çağrılarımıza rağmen Londra, Paris, Almanya’nın Nordrhein Westfalen (NRW) eyaleti ile İsveç’in Stokholm kentlerinde 10-25 Mart tarihlerine kadar da düğün, taziye ve ev ziyareti benzeri buluşmalar devam etmesi bunda büyük rol oynadı. Ölüm vakaların bundan kaynaklandığını düşünüyoruz” dedi.

Kürdistanlıların büyük çoğunluğunun uyarıları dikkate aldığını da kaydeden Koç, “Kriz masamızla yaptığımız analizler sonucunda Kürtlerin diğer göçmen halklara göre en az kayıpla bu süreci götürdüğü görülüyor. Bu sonuçta doktorlarımızın, kriz masalarının çalışmalarının da etkili olduğunu düşünüyorum” dedi. Avrupa’da tedbirlerin gevşetildiği yeni bir döneme girildiğini ifade eden Koç, geçmiş deneyimlerden sonuç çıkarılarak, tedbirli davranılması ve uyarıların dikkate alınması çağrısında bulundu.

BU DÖNEMDE DE YANLARINDAYIZ

Koronadan dolayı hayatını kaybedenlerin aileleriyle dayanışma için de çabalarının olduğunu ifade eden Koç devamla şunları belirtti: “Hayatını kaybeden insanlarımızın akrabalarıyla yakından ilgilendik. Bulundukları ülkelerde cenazelerini gömmek isteyenlere yardımcı olduk. Ülkeye cenazelerini gönderenlere yine aynı şekilde sahip çıkarak, yardım ettik. Ailelerle iletişimde olarak dayanışmamızı gösterdik.”

Koronavirüsün Avrupa’da ortaya çıkışıyla birlikte olağanüstü bir sürece girildiğini ve koşullara uygun bir dizi karar alarak uygulamaya geçtiklerini anlatan Koç, “Örneğin bu sene Newroz’u bütün Avrupa’da ulusal ruhuyla düzenleyecektik. Yine meclislerimizin kongre tarihleri belli olmuştu. Bütün hazırlıkları bitirmiştik. Ama halkımızın sağlığını esas alarak bütün eylem ve etkinliklerimize ara verdik” dedi.

Hemen ardından halkın sağlık ihtiyaçlarını karşılamak için uzman doktorlardan oluşan bir Kriz Masası oluşturduklarını ifade eden Koç, “İlk etapta 3 doktorla başladık. Ama şu anda 40’a yakın sağlık çalışanı Kriz Masası’nda görev alıyor. Amaçları sosyal medya ve basında çıkan yanlış bilgilere karşı halkımızı uyarmak, doğru bilgilere ulaşmalarını sağlamak ve virüse karşı korumak için bilgilendirmek” diye belirtti. Kürtçenin farklı lehçelerinde materyaller hazırlandığını söyleyen Koç, benzer bir çalışmanın ülkeler ve kentlerde kurulan kriz masaları tarafından da sürdürüldüğünü söyledi.

ORTAK ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜLDÜ

Bu dönemde sosyal medya ve iletişim araçlarının yoğun ve etkili kullanıldığını kaydeden Koç, hızlı şekilde sosyal medya ekipleri oluşturduklarını ve ulaşabildikleri tüm kesimlerle ortak çalışmayı esas aldıklarını kaydetti. Kürdistan’ın tüm parçaları temsilcileri ve ittifak içinde oldukları Demokratik Güç Birliği yine ülkelerdeki konfederasyon, federasyon ve meclislere kadar telekonferans vb. yöntemlerle bir arada süreci yürütmeye çalıştıklarını anlatan Koç şöyle devam etti: “Avrupa’daki kriz masalarıyla da ortaklaştık. Belediyelere bağlı kriz merkezleriyle ortaklaştık. Dünya Sağlık Örgütü, Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi, Dünya Tabipler Birliği ve çeşitli ülkelerin sağlık bakanlarına mektuplar yazarak desteğe hazır olduğumuzu, 400’ün üzerinde kurumumuzu yardım için açabileceğimizi belirttik. Yaklaşık 20 ülke gösterilen dayanışmadan dolayı teşekkürlerini iletti.”

MASKE ÜRETİLEREK DAĞITILDI

Fransa, İngiltere, İsviçre ve Almanya’da Kürt kurumları ve Kürdistanlıların desteğiyle maske üretimi yapıldığını hatırlatan  Koç, “Demokratik Toplum Merkezlerimiz sadece kendi üyeleri için değil ihtiyacı olanlar için maske dikiyorlar. Yine sağlık emekçilerin yemek ihtiyacını gidermek için örgütlenmeye gidildi. Bu krizde de hem insanlarımızı korumak hem de insancıl ve eşit temelde insanların ihtiyaçlarını karşılamayı esas aldık, iyi sonuçlar da aldığımızı düşünüyorum” diye konuştu.

MÜLTECİ KAMPLARI İÇİN

Avrupa’da bu süreçte dezavantajlı gruplardan birisinin de mülteciler olduğunu kaydeden Koç, “Mülteci kampları için yerelde komiteler oluşturduk. Bu komitelerin amacı maddi ve manevi onlara yardımcı olmak. Birebir görüşme imkanı çok olmadığından sosyal medya üzerinden kampların durumuna dikkat çekmeye çalıştık. Almanya, İsviçre ve Yunanistan’da iyi sonuçlar ortaya çıkardık. Kürtçenin yanı sıra Almanca ve İngilizce yayınlar yaparak da dikkat çekmeye çalışıyoruz” dedi.