TJK-E: 21 Eylül'de Maastricht'te olalım!

TJK-E, Öcalan'ın özgürlüğü, Rojava'nın statüsü ve kayyum darbesine karşı 21 Eylül'de Hollanda Maastricht'te buluşmaya çağırdı.

TJK-E, "Öcalan’ın Özgürlüğü, Rojava’nın Statüsü için ve Kayyum Rejimine Karşı Direnişi Yükselt!" şiarıyla, Hollanda'nın Maastricht kentinde düzenlenecek kitlesel eyleme ilişkin yazılı açıklama yaptı.

'TESLİM ALABİLECEKLERİNİ SANDILAR, YANILDILAR'

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Ortadoğu ve Kürdistan’daki statükocu ve emperyal güçlerin, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı esir düşürerek teslim alacaklarını düşündükleri Kürt Özgürlük Mücadelesi, her geçen gün daha fazla meşruiyet ve güç kazanarak Kürdistan’ın ve Kürdistan halklarının ötesinde kadınlara, halklara, ezilenlere umut ve direniş kapısı oldu. Bugün Ortadoğu’dan Avrupa’ya, Latin Amerika’dan Afrika’ya, dünyanın her yerinden Kürt Özgürlük Mücadelesi ile direnme ve dayanışma içinde olan büyük bir kesim söz konusudur. ‘Öcalan’a özgürlük’ demek özgürlük felsefesini evrenselleştirmek demektir.

'HALKLARIN UMUDU ROJAVA!'

Başta AKP/MHP faşist blokunun Kürdistan ve Ortadoğu’ya yönelik saldırıları olmak üzere tüm dünyada insanlığın politik, kültürel ve ahlaki değerlerine yönelik saldırılar sürerken, Rojava’da boy vermeye başlayan ‘kadın özgürlükçü, ekolojik demokratik konfederal yönetim’ başta kadınlar olmak üzere ezilen tüm halklara umut aşılamaya başladı. ‘Rojava’ya statü’ demek halkların umudunu ve özgürlük inancını somutlaştırmak demektir.

'AKP-MHP YENİLGİSİNİN ACISINI ÇIKARMAYA ÇALIŞIYOR!'

Kürtlerin kazanımlarına tahammülsüzlüklerini her fırsatta faşizan saldırılarla gösteren AKP/MHP faşizmi, Kürdistanlıların ve Türkiye’deki demokrasi yanlılarının kazandığı seçim zaferinin acısını yine her zaman olduğu gibi Kürt halkından ve seçilmişlerden çıkarmaya çalışmaktadır. Son olarak kayyum siyasi darbesiyle Kürt halkının iradesi yok sayılmaya çalışılmıştır. Fakat başta Kürt kadınları olmak üzere Kürdistan halklarının bu haksızlığa karşı onurlu direnişi, Türk devletini başka kirli politikalara yönelmeye götürdü. HDP önünde anneleri kullanarak yürütmeye çalıştıkları oyun kendi ellerinde patladı. ‘Kayyuma karşı sesini yükselt’ demek onuruna, kendi değerlerine ve iradene sahip çıkmak demektir.

'SESİMİZİ YÜKSELTELİM, GÜÇLÜ KATILIM SAĞLAYALIM'

Bu temelde, 21 Eylül’de halkların buluşacağı büyük buluşmada, Önderliğimiz üzerindeki tecrit başta olmak üzere Rojava Devrimi’ne dönük aralıksız süren saldırılara ve Bakur’daki halkımızın iradesini yok hükmünde sayan kayyum darbesine karşı hep beraber sesimizi yükselteceğiz. Özgürlük devriminin öncüsü kadınlar olarak etkinliğe seferberlik ruhu ile katılarak, ‘Öcalan’a özgürlük, Rojava’ya statü ve kayyum gasplarına hayır' diyelim. Bu sorumluluk ve özgürlük coşkusu ile tüm Kürdistanlıları, kadınları ve dostlarını halkların buluşmasına güçlü katılmaya çağırıyoruz!"