Dr. Ghafouri, El Hol’u anlattı

Dr. Nemam Ghafouri, El Hol Kampı'nda binlerce Êzidî kadın ve çocuğun bulunduğunu belirterek, “Bu kadınlar gerçekten unutulmuş durumda ve yardım alamıyorlar. Çocukların durumu daha kötü” dedi.

Hevya Sor görevlisi olarak Suriye'deki El Hol Kampı'nda iki hafta kalan Dr. Nemam Ghafouri, Êzidî kadın ve çocukların durumuna dikkat çekti. Dr. Ghafouri, DAİŞ çetesi elemanlarının tecavüz ettiği kadınların doğurdukları çocukların gelecekte büyük sorun oluşturabilecekleri uyarısında bulunarak, şuna işaret etti: “Söz konusu olan bir veya iki çocuk değil, en az 500 çocuk var. Bu sorunu çözmek hiç de kolay görünmüyor.”

Dr. Nemam Ghafouri, Kürdistan'daki Êzidî kadınlara yardım amacıyla çalışma yürüten ‘Joint Help for Kurdistan’ adlı bir kuruluşta gönüllü olarak görev yapıyor. Hevya Sor görevlisi olarak Suriye'deki El Hol Kampı'nda iki hafta kaldıktan sonra İsveç'e dönen Dr. Ghafouri, Stockholm'deki Kürt Kütüphanesi'nde düzenlenen bir seminerde izlenimlerini paylaştı. Dr. Ghafouri, doktor olarak son 5 yıl içinde Irak ve Suriye'deki sığınmacı kamplarında görev yaptığını ama El Hol Kampı'nın gördüğü en kötü sığınmacı kampı olduğunu söyledi.

ÊZİDÎ KADINLAR YARDIM ALAMIYOR

Kampta kalanların çoğunluğunun kadın ve küçük çocuklar olduğunu belirten Dr. Ghafouri, oradaki binlerce Êzidî kadının unutulduğunu ve yardım alamadığını kaydetti. Êzidî çocukların durumunun ise diğer çocuklara kıyasla çok daha kötü olduğunu ifade eden Dr. Ghafouri “Arapların çocuklarıyla Birleşmiş Milletler, yabancı ülkelerin çocuklarıyla geldikleri ülkeler ilgileniyor. Ama Êzidî çocuklarla ilgilenen yok” dedi.

ÊZİDÎ KADINLAR İÇİN YENİ TRAVMA

El Hol'da çektiği resim ve videolar eşliğinde kamptaki Êzidîlerin yaşam koşulları hakkında bilgi veren Dr. Ghafouri, Irak Din Bakanlığı ve Federe Kürdistan yönetiminin geçtiğimiz hafta Irak'ta 360-400 bini Şengal'da toplam 550-600 bin civarında Êzidînin yaşadığını açıkladığını hatırlattı. Son bir hafta içinde tespit edilenlerle birlikte Êzidîlerin katledilerek gömüldüğü toplu mezarların sayısının 80'e yükseldiğini kaydeden Dr. Ghafouri, şunları söyledi: “Bu toplu mezarlar açılıyor ve kurbanlar teşhis edilmeye çalışılıyor. Bu Êzidî kadınlar için yeni bir travmadır. Bir kadın, 4 kardeşinin kalıntılarının 4 poşete doldurulduğuna şahit oldu. Diğeri babası ve küçük kardeşinin poşetlere yerleştirildiğini gördü. DAİŞ’in saldırılarının ilk günlerinde bin 293 Êzidî katledildi. Bugün hala 3 bin kişi kayıp.”

DAİŞ’LİLER HALA BURALARDA

El Hol Kampı'na girdiklerinde öncelikle Êzidî çocuk ve kadınları aradıklarını söyleyen Dr. Ghafouri, ancak aynı kampta bulunan DAİŞ çetesi elamanlarının saldırısına uğramamak için kendilerini gizlediklerinden onları bulmanın kolay olmadığını söyledi. Dr. Ghafouri, şunları ileri sürdü: “DAİŞ'lilerin neredeyse tamamı El Hol Kampı'na getirildi. Onlar çalışmalarını burada da sürdürüyor. Örgütlendiler. Tıpkı Baxoz'da olduğu gibi yaşamlarını ve örgütlenmelerini Birleşmiş Milletler (BM), uluslararası örgütler ve Suriye rejiminin gözleri önünde devam ettiriyorlar. Kampta Arap ve Müslüman olmak onlara statü kazandırıyor. Êzidîleri tehdit ediyorlar. Kamptan ayrılıp Irak'a gittiklerinde Êzidîleri yeniden köleleştireceklerini ve öldüreceklerini söylüyorlar. Bugüne kadar yargılananların hiçbiri Êzidîlere yaptıkları katliamlardan yargılanmadı, terör faaliyetlerine katılmaktan yargılandılar.”

GÖREVLİLERE VE GAZETECİLERE SALDIRI

Kampta kalanlar içinde başka ülkelerden gelip DAİŞ saflarına katılanların Êzidîlere yönelik en acımasız davranışlarda bulunduklarını söyleyen Dr. Ghafouri, “Bunlar kampa geldikten sonra kamp görevlilerine, sağlıkçılara ve gazetecilere de taş attılar. ‘Halifelik yaşayacak. Biz onun çocuklarıyız. El Bagdadi gelip bizi kurtaracak. Halifelik yeniden kurulacak’ diye bağırdılar” dedi.

BM SORUMLULUKLARINI YERİNE GETİRMİYOR

DAİŞ'lilerin, çocukları etkilediğini ve kampta kalan çocukların 'halifelik bizimle yaşayacak' dediğini söyleyen Dr. Ghafouri, “Eğer önlem alınmazsa dedikleri doğru çıkacak. Halifelik onlarla yaşayacak” diye uyardı.

YPG'den izin alarak kampta kalan Êzidîleri bulup yardım etmek istediğini, ancak bu talebinin, Suriye rejiminden izin almadığı öne sürülerek reddedildiğini aktaran Dr. Ghafouri, şöyle devam etti: “BM kampta var, ancak sorumluluklarını yerine getirmiyor. BM, orada Araplar olduğu için var. Geçtiğimiz yıl Şehba bölgesindeyken BM, Efrîn'den kaçan sığınmacılar için bin adet çadır getirdi ama bir saat sonra bu çadırları toplayarak geri götürdü. Çünkü Suriye rejimi, ‘bunlara yardım edemezsiniz’ dedi.”

BURKA GİYMEK ZORUNDA KALIYORLAR

El Hol Kampı'na birlikte gittiği 3 Êzidî kadından birinin ’19 kez satıldığını’ söyleyen Dr. Ghafouri, kadınların DAİŞ'ın kaçırdığı yakınlarını bulabilmek için siyah burkaları giymek zorunda kaldıklarını fotoğraflar göstererek anlattı. Kadınların El Hol Kampı'nı terk etmek istemediklerini belirten Dr. Ghafouri, nedenlerini şöyle izah etti: “Baxoz'da ölmelerinin an meselesi olduğunu; üzerlerin bombaların yağdığını söylüyorlar. Son üç ay yiyecekleri bir şey yoktu. 1 kilogram şekerin fiyatı 100 dolardı. Günde üç hurmayla karınlarını doyurmak zorundaydılar. Hurmaları da çocuklarına veriyorlardı. Kadınlar burada daha rahatlar.”

EN AZ 500 ÇOCUK!

DAİŞ çetesi elemanlarının tecavüz ettiği kadınların doğurdukları çocukların günümüzde ve gelecekte büyük toplumsal sorunlar yaratacağı uyarısında bulunan Dr. Ghafouri, “Bu kadınların bir kısmı çocuklarına bir şey olmasın diye İdlib'e geçti. Bu herkes için çok güç bir durum. Kadınların çocuklarına sahip çıkmaları oldukça anlaşılabilir bir şey. Herkes bu çocuklara acıyor ama onlar ergenlik çağına geldiklerinde DAİŞ'lilerden zarar görenler onlara baktıklarında 'bu çocuğun babası benim akrabalarımı katletti. Anneme ve kız kardeşime tecavüz etti' diye düşünebilecek. Söz konusu olan bir veya iki çocuk değil. Bu durumda olan en az 500 çocuk var. Bu sorunu çözmek hiç de kolay görünmüyor” şeklinde konuştu.

56 ÜLKEDEN DAİŞLİLER

Dr. Ghafouri, El Hol Kampı'nda çoğunluğu Tacikistan, Özbekistan ve Cezayir'den olmak üzere 56 ülkeden DAİŞ'liler ve çocuklarının bulunduğunu; bunların arasında 70 civarında İsveçli çocuğun da olduğunu paylaştı.

İNSAN VE KÖLE TİCARETİ DEVAM EDİYOR

Dr. Nemam Ghafouri, son olarak şunları dile getirdi: “Günümüzde hala insan ve köle ticareti devam ediyor. Her şeyden önce İdlib ve Türkiye'nin kontrol ettiği bölgelerde. 74 bin kişinin yaşadığı El Hol Kampı'nda ciddi bir denetim yok. Bazıları kampa istedikleri gibi girip çıkabiliyor.”