Kürt gazetecilerin yargılandığı davada konuşan Avukat Murat Ergin, "Bu davalar zamanın ruhuna uygun açılan davalardı. Şimdi de 2013 Newrozu'nda ortaya çıkan zamanın ruhuna uygun bir şekilde kararlar verilmeli" dedi. 

26'sı tutuklu 46 gazetecinin yargılandığı "KCK Basın Davası" Silivri'deki duruşma salonunda avukatların savunmalarıyla devam ediyor. Avukat Özcan Kılıç, iddianame için "Hasmane bir tutumla hazırlandığını bir kez daha belirtmek istiyorum. Müvekkillerimin yurtdışına çıktığı iddianamede yazıyor. Ancak gidilen ülke bile yazılmamış. Bu kasıtlı bir şekilde yapılmıştır" dedi. 

Müvekili Nevin Erdemir ile ilgili olarak iddianamede 3 yurtdışına çıkış iddiasının yer aldığını hatırlatan Kılıç, "Ancak müvekkilim bir kere giriş çıkış yapmıştır. Ayrıca sanki kaçarken, aranırken gözaltına alındığı iddia ediliyor. Arkadaşlarımızın gözaltına alındığı gün Taksim'de yapılan bir basın açıklamasının ardından gözaltına alınmıştır" diye konuştu. 

Avukat Kılıç, müvekkili Turabi Kişin'in de gözaltı operasyonu sırasında haber için Erbil'de bulunduğunu, 30 Aralık 2011 tarihinde kendi isteğiyle uçak yoluyla Ankara'ya döndüğü sırada gözaltına alındığını belirtti. Kılıç, gizli tanık ifadeleri için ise "Bu gizli tanıkların var olup olmadığını bile bilmiyoruz" dedi. 

Kılıç, gizli tanıkların "KCK Basın Konferansı'na katıldılar" iddiasını kanıtlayan hiçbir delilin dosyada bulunmadığına dikkat çekti.  Müvekkili Ertuş Bozkurt'un Roj TV'ye yaptığı haber bağlantıları nedeniyle suçlandığını kaydeden Kılıç, "Roj TV illegal bir örgüt değildir. Örgüt kuruluşu olduğu yönünde Türkiye'nin baskısıyla açılan dava da cezasızlıkla sonuçlanmıştır" diye konuştu. 

Müvekkili Davut Uçar'ın eşi ile yaptığı telefon görüşmesinin bile iddianameye delil olarak konulduğunu belirten Kılıç, "Çünkü müvekkilimin eşi, başka bir KCK davasından yargılanmaktadır" dedi.

'YARGI PAKETLERİ UYGULANSIN'

Avukat Özcan Kılıç, 3. Yargı Paketi'nin lehte olan hükümlerinin bu davada uygulanmadığını mahkeme heyetine hatırlattı, "4. Yargı Paketi henüz uygulamaya resmi olarak girmedi. Ancak, mahkemeler pratikte uygulamaya başladı. Paketin 8 ve 11. maddeleri müvekillerimizin durumuna uygun, suçlamaya konu edilenler basın yayın faaliyetleri. Paketin bu dosyada uygulanmasını istiyoruz. Müvekillerimizin tamamının tahliyesini bekliyoruz" diye konuştu.

Haydar Tekin'in avukatı Murat Ergin, müvekkilinin Kürtçe isim kampanyası sırasında mahkemeye başvurarak "Xebat" ismini almak istediğini ve o günden bu yana bu ismi kullandığını söyledi, "Dolayısıyla bu kod isim değildir" dedi.

Avukat Ergin, "Bu davalar zamanın ruhuna uygun açılan davalardı. Şimdi de 2013 Newrozu'nda ortaya çıkan zamanın ruhuna uygun bir şekilde kararlar verilmeli" diye konuştu. Duruşma, avukatların savunmalarıyla devam ediyor.