BDP Diyarbakır Ýl Örgütü’nün Türk cezaevlerinde bulunan siyasi tutsakların 61 gündür sürdükleri açlık grevlerini sahiplenerek cezaevi önüne yürümesine izin vermeyen polis, DTK binasına saldırdı.

BDP Diyarbakır Ýl Örgütü, Türk cezaevlerinde bulunan PKK'li ve PAJK'lı tutsakların PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın saðlık, güvenlik ve özgürlük koşullarının saðlanması ile anadil önündeki engellerin kaldırılması amacıyla 12 Eylül'den beri sürdürdüðü süresiz-dönüşümsüz açlık grevlerini sahiplenerek Diyarbakır E Tipi Cezaevi önüne kitlesel yürüyüş yapmak istedi.

BDP Ýl binasını çok sayıda zırhlı araç ve TOMA’larla ablukaya alana polisin yürüyüşe izin vermemesi üzerine yaklaşık 20 dakika oturma eylemi yapan ve aralarında BDP Diyarbakır Ýl Başkanı Zübeyde Zümrüt, BDP Dyirabakır Milletvekilleri Nursel Aydoðan ve Altan, Tan ESP Diyarbakır Ýl Başkanı Ramazan Karakaya, TUHAD-DER, MEYA-DER, Barış Annelerinin de bulunduðu kitle buradan gruplar halinde Dicle Yas Evi önüne yürüdü.

“Ölümlere sessiz kalmayacaðız taleplere yanıt verilsin” yazılı pankart açan kitle sık sık "Biji serok Apo", “Biji berxwedana zindana", "Baskılar bizi yıldıramaz" sloganları attı.

Dicle Yas Evi önünde açıklamada bulunan BDP Diyarbakır Ýl Başkanı Zübeyde Zümrüt, Türk cezaevlerinde 61 gündür süren açlık grevlerine ilişkin AKP Hükümeti’nin halen bir adım atmamasını eleştirerek, seslerini yükseltmeye devam edeceklerini belirtti. Türkiye ve Kürt illerinde siyasi tutsakların açlık grevlerine ilişkin halkın ayakta olduðunu ifade eden Zümrüt, “Avrupa da, Ýstanbul’da, Ankara’da tüm metropollerde AKP’nin tutsakların taleplerine karşılık vermesi için direnişler sürüyor. Ancak AKP Hükümeti adım atmıyor. AKP Hükümeti, halkın zindanların duvarlarını yıkmasından korkuyor. AKP Hükümeti, halkın gücünden korkuyor” dedi.

‘SAMÝMÝYSENÝZ GEÇ DEÐÝL’

Biran önce adım atılması gerektiðinin altını çizen Zümrüt, “Bir çocuðumuz cezaevlerinde yaşamını yitirmesin. Samimiyseniz geç deðil. Tutsakların taleplerini yerine getirin. Cezaevinden bir tabut çıkarsa milyonlar olarak bedenlerimizi ölüme yatıracaðız. Ýki şey bizim için çok deðerlidir. Karşılanmazsa direnişten vazgeçmeyeceðiz. Ýki şey bizim için çok deðerlidir. Birincisi Sayın Öcalan’ın özgürlüðü, ikincisi anadilde eðitim ve savunma hakkı. Kimse anadilimizi bizden alamaz. Anadil üzerinde uygulanan baskı 12 Eylül zihniyetinin ürünüdür” diyerek AKP Hükümeti’ne seslendi.

Her akşam saat 19.00’da Kürdistan ve Türkiye genelinde yapılan ışık karartma eylemine de deðinen Zümrüt, Türkiye halklarını seslerini yükseltmeye çaðırdı. Zümrüt sözlerini, “Onlar bizi rahat bırakmıyorsa biz de onları rahat bırakmayacaðız. An azadi an azadi” diyerek tamamladı.

AYDOÐAN: KÝMSE KÜRT HALKININ ÖZGÜRLÜÐÜNE ENGEL OLAMAZ!

BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoðan ise, genel merkezden aldıkları karar doðrultusunda ölümlere sessiz kalmayacaklarını belirterek sözlerine başladı. Türkiye’nin dört bir yanında 72 cezaevinde süren açlık grevlerine sessiz kalmayan Türkiye halklarını selamlayan Aydoðan, “Ezenlerin ezilenlere bir hak bahşettiði görülmemiştir. Ezilenler haklarını direnerek almıştır. Mazlum Doðan’ın dediði gibi, ‘Direnmek yaşamaktır’ Kürt halkı ‘An azadi an azadi’ sloganları ile sokaklarda adım adım özgürlüðe ilerlemektedir. Hiç kimse Kürt halkının özgürlüðü önünde engel olamaz” diye konuştu.

30 yıldır yaşanan kirli savaşta büyük trajediler ve acılar yaşandıðına dikkat çeken Aydoðan, “Eðer şimdi çözüm bulunmazsa yaşanan acılara trajedilere yenisi eklenecek. Şimdi cezaevlerindeki açlık grevi 61. Günü geride bırakırken acele edin yeni trajediler, acılar yaşanmasın” diyerek AKP Hükümeti’ne seslendi.

AKP hükümetinin 10 yıllık iktidarlıðı süresince yaşadıðı en çetin sınavla karşı karşıya olduðunu söyleyen Aydoðan, hükümeti ‘talepleri karşılanırsa siyasi ödün vermiş oluruz’ yönündeki ifadelerine de deðinerek, “Hiç kimseye ödün vermiyorsunuz. Kimse bunu istemiyor. Bir halk var, Kürt halkı! Bu halkın hakları var. Tutsaklar bu halkın haklarını istiyor” dedi.

Aydoðan, Türk cezaevlerinde 61 gündür bedenlerini ölüme yatıran siyasi tutsakların hükümet ile pazarlıða oturduðu yönündeki söylemlerine ise tepkisini şöyle dile getirdi: “Tutsaklar bedenlerini ölüme yatırarak haklarını istiyor. Hükümetle bir pazarlık yoktur. Siz bir hakkın önüne geçmek için ‘pazarlık yapıyor’ diyorsanız şunu deriz; insanlar bu ülkede hakları için, barış için, çözüm için ölüyorlar. Bunun pazarlıðı olur mu?”

TAN: BAŞBAKAN AKLINI BAŞINA AL

35 yıl önce yine cezaevleri önünde olduklarını dile getiren BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan da yaptıðı kısa konuşmada, “Biz 1972’de de yine cezaevleri önündeydik. O zaman halk bilinçli deðildi bir parçamız direniyordu bir kısmı devlet yanlısıydı. Şimdi hepimiz direniyoruz” dedi.

Türk Başbakanı Tayyip Erdoðan’ın bugün Amed’e oluşuna dikkat çeken Tan, “Başbakan Erdoðan bugün Amed’deydi. Gelip görseydi, TOMA’larla, polislerle kentimizi nasıl işgal ettiðini. Eðer kardeşlikten bahsediliyorsa bu şekilde olmaz. Bir şehirde eðer on binlerce polisle, tankla, TOMA’yla ibadet yapıyorsa bu iş bitmiştir. Başbakan aklını başına al. Bir milyonluk Amed’de senin askerin, polisin yetmiyor. Aðrı’dan Kars’tan polis getirerek memleketi idare ettiðini mi sanıyorsun?” diye konuştu.

Meclis’te AKP’li bir milletvekili ile yaptıðı konuşmayı aktaran Tan, “’Aklınızı başınıza alın, cezaevinden ölüm çıkarsa bu halk bunu kabul etmez’ dedim. AKP’li vekil, ‘onu da unuturlar. 15-20 gün baðırır çaðırırlar sonra biter’ dedi. Biz daha Şeyh Sait’, Roboskî’yi unutmadık. Kanını unutan şerefsizdir, alçaktır. Kürt halkı onurunu unutmayacaktır” diye vurguladı.

Ayrıca BDP’li vekil Tan’ın konuşması sırasında polis taciz anonsları ile kitleyi proveke etmeye çalışırken, kitle sloganlar ve ıslıklarla polisin tavrını protesto etti.

POLÝS DTK BÝNASINA SALDIRDI

Açıklamanın ardından sloganlarla Emek Caddesi üzerinden DTK binası önüne yürüyen kitleye polisin, tazyikli su ve gaz bombası ile müdahale etmesinin üzerine kitle, taşlarla karşılık verdi. Çatışmalar Ofis semtine doðru yayılırken gösterici avına çıkan polis, süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde bulunan BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, DTK Eş Başkanı Aysel Tuðluk ile BDP'li vekil ve DTK Daimi Meclis üyelerinin bulunduðu DTK binasına gaz bombasıyla saldırdı. Polisin saldırısı sırasında DTK’nin camları kırılırken birçok kişi ise atılan gaz bombasından dolayı fenalık geçirdi.

Polisin DTK binasına saldırısını protesto eden açlık grevindeki belediye başkanları ve DTK Eş Başkanı Aysel Tuðluk ile BDP'li vekil ve DTK Daimi Meclis üyeleri ile DTK önüne gelen yüzlerce kişi yaklaşık 15 dakika oturma eylemi yaptı.