Batı Kürdistan’tan daki gelişmeleri aktarmak ve bir dizi temaslarda bulunmak üzere PYD Eşbaşkanı Asya Abdullah ve Batı Kürdistan Halk Meclisi Eşbaşkanı ve Yüksek Kürt Konseyi üyesi Sinem Mohammed ile PYD Avrupa temsilcisi ve Yüksek Kürt Konseyi dış ilişki komisyon üyesi Hassan Mohamed Ali Almanya’nın başkenti Berlin’deydi.

Deðişik siyasi partiler ile görüşmenin yanısıra basın kuruluşları ile yapılan görüşmelden olumlu izlenimler elde edildiðini aktaran PYD Avrupa temliscisi ve Yüksek Kürt Konseyi dış ilişki komisyon üyesi Hassan Mohamed Ali „Alman siyasetçileri ve basını Batı Kürdistan’daki gelişmeler hakkında olumlu yaklaşımları gördük“ dedi.

Mohamed Ali başta Almanya hükümet ortaðı Hür Demokrat Parti (FDP), Sol Parti ve Yeşiller Partisi yetkilileri ile görüştüklerini aktarkan, SPD ve CDU ile zaman sıkıntısından ötürü görüşmelerin gerçekleşemediði „Hükümet yetkilileri ve SPD başta olmak üzere öümüzdeki dönemde görüştüðümüz partiler ile bir daha geniş görüşme talebi aldıklarını“ vurguladı.

Muhamed Ali görüşmelerde; Suriye’de yaşanan savaşın gölgesinde, Batı Kürdistan’daki gelişmeler hakkında bugünü kadar yeterli düzeyde bilgi alamadıklarını gördüklerinin bilgisini verirken „Heyet olarak gelmemizin önemli olduðu vurgulayan hükümet ortaðı FDP temsilcileri „Kürtlerin Suriye’deki ayaklanmada şiddete başvurmadan kendi bölgelerini yönetmesi ve koruması önemlidir. Kürtlerin demokrasiyi ve çözümü şiddete başvurmadan geliştirilmeye çalışılmalarını deðerli buluyoruz. Sorunun çözümü için bu tür girişimleri destekliyoruz. Bölgede istikrarı saðlayacak tüm demokratik projeleri önemsiyoruz.“ dediler. Önümüzdeki süreçte görüşmelerin sürmesinin önemli olduðunu vurguladılar.

Yeşiller partisini temsilen Eşbaşkan Claudia Roth ve Milletvekili Mehmet Kılıç tarafında karşılanan PYD heyeti, Yeşilleri gelişmeleri yerinde izlemeliri için Batı Kürdistan’a davet ettiklerini ilettiler. Yeşiller’de „Kürtlerin mücadelesini yakından takip ediyoruz. Suriye’de bir an önce istikrara kavuşmasını istiyoruz. Bu anlamda Kürtlerin mücadelesi önemlidir.“

Mohamed Ali Sol Parti tarafından milletvekili Heike Hänsel ve Eş Genel Başkan yardımcısı ve milletvekili Jan van Aken başta olmak üzere beş milletvekili danışmanları tarafından karşılandıklarını vurguladı. „Suriye ve Batı Kürdistan’daki gelişmeleri yakından izliyoruz. Yürüttüðünüz mücadeleyi destekliyor ve benimsiyoruz. Özerklik projenizi ve meclis çalışmalarınızı ilgiyle izliyoruz. Daha yakından takip edebilmek için Sol Parti olarak önümüzdeki dönemde Batı Kürdistan’a bir heyet göndermek istiyoruz.“ dedi.

Başta Rosa Luxemburg Vakfı, Adopt a Revolution temsilcileri, Medico International temsilcisi Martin Glasenap ve Governence Center Ortadoðu sözcüsü Prof. Udo Steinbach ile görüştüklerini aktardı.

Deðişik günlük gazete, dergi ve basın kuruluşları ile görüşme ve reportajlar gerçekleştirdiði belirten PYD temsilcisi Mohamed Ali, talepler üzerin önümüzdeki süreçte girişimlerinini sürdüreceklerini bildirdi.

Muhamed Ali “Bütün görüşmelerde Türkiye’nin Suriye ve bölgedeki saldırgan ve tehdit eden politikalarına yönelik ne düşündüðümüzü sordular. Bu oluşturulan algı açısında ilginçtir. Suriye’den yaşanan savaş veya çatışma durumu, adına her ne deniliyorsa denilsin, bu Suriye’nin iç meselesidir. Suriye halklarının kendi özgür geleceðini kendisi karar vermiş ve mücadelesini sürdürecektir. Türkiye’de dahil olmak üzere tüm ülkeler Suriye halklarının demokratik özlemlerine saygılı olmalıdır. Desteklenecekse Suriye’deki bir demokratik dönüşüm süreci desteklenmelidir.”

Görüşmeler sırasında Kürtlerin demokratik özerklik projesine ilişkin yoðun bir ilgi olduðunu belirten Mohamed Ali “Suriye’deki ayaklanmada Kürtler mutlaka bir tarafta alması gerektiði gibi bir algı oluşmuş. Bizde demokratik bir Suriye için izlediðimiz ve üçüncü yol olarak ifade ettiðimiz demokratik dönüşümü esas alan demokratik özerkliði anlatınca, projeyi anlamaya çalışan, anladıkça ilgilerinin yoðunlaştıðını görebildik.” Suriye’de yaşanan savaşta, yoðun bir göçün yaşandıðını aktardıklarını, görüşmelerde ise “göç eden insanlar Kürt şehirlerine geliyorlar. Dolayısıyla insani yardımı saðladıðımızı fakat önümüzdeki kış günlerinde eðer Kürt şehirlerine BM ve diðer Uluslararası kurumlar tarafından insani yardım ulaştırılmazsa, bölgede yaşayan insanlar başta olmak üzere göçten etkilenen insanların ciddi sorunlarla karşılacaklarını” vurguladık.

Yüksek Kürt Konseyini hakkında da bilgiler verdiklerini aktaran heyet, “Yüksek Kürt Konseyinin Suriye’de yaşayan tüm Kürtlerin siyasi temsilcisi olduðunu, gerek Suriye içinde, gerekse de Suriye dışında Kürtlerin iradesini tanıması gerektiðini ve bununda Yüksek Kürt Konseyinin tanınmasından ve muhatap alınmasından geçiyor.”

Suriye’de yaşanan gelişmeler ile baðlantılı sorulan sorularda “Kime karşısınız?” diye sorduðunu, heyet olarak bu tür sorulara cevap olarak ise “kime karşı olduðumuz deðil, neye taraf olduðumuz önemlidir. Dolayısıyla biz Suriye’de onlarca yıl Esad rejiminin susturduðu, ezdiði etnik unsurların, halkların kendisini ifade edebileceði yeni Demokratik bir Suriye için mücadele ediyoruz. Arap, Ermeni, Asuri, Çerkes, Türkmen ve Kürtlerin kendisini ifade edebileceði bir gelecek önemlidir. Yine deðişik mezhepsel ve dini gurupların yer bulmasınıda önemsiyoruz. Kimseninin kimseyi hükmetmediði, herkesin eşit, özgür yaşayabileceði bir Suriye özlemi için mücadele ediyoruz. Kürtlerde Suriye’de yaşayan bir halk olarak, temel kültürel, siyasal haklarını istediðimizi belirttik. Dolayısıyla Kürtler olarak özgürlüklerden, haklardan bahsederken, başkasından ne fazla, ne de az istiyoruz. Eşitlik ilkesi temel noktalardan biridir. Dolayısıyla Suriye’de yaşayan yaklaşık 4 Milyon Kürdün siyasal, kültürel, ekonomi gibi alanlarda örgütlenme, kendi kendini yönetme hakkına sahip olduklarını belirttik. Bunun yanısıra kimseye saldırmadıklarını, kimseye de saldırma gibi bir hedefimizinin olmadıðını fakat saldırılara karşı kendini savunma hakkının meşru olduðunu aktardık.” Tüm görüşmelerde bu görüşlerimiz olumlu karşılandı ve destekleneceðine dair beyanlarda bulunuldu.