Yalan söylemek kolay sanılır. Gerçekte ise tersi doðrudur.

Sürekli doðruyu söyle, böylece ne söylediðini hatırlamak zorunda kalmazsın, denilir.

Bir konuda yalan söyleyen, o konu yeniden gündeme geldiðinde daha önce söylediði yalanı iyi hatırlamak zorundadır. Aksi durumda önce söylenen yalanla sonra söylenen birbiriyle çelişir ve kişinin foyası ortaya çıkar.

Hafızanız biraz iyi ise, biraz dikkatliyseniz yalanı çabuk ortaya çıkarırsınız.

Yakın zamana kadar, deðişik gazetelerin iddiasına göre, Suriye’deki Kürtler Beşir Esad rejimini destekliyordu.

Suriye’yi biraz bilen birisi bile buna inanmazdı.

Nasıl inansın?

Önce Hafız Esad ardından da Beşir Esad döneminde on binlerce Kürde vatandaşlık hakkı tanınmamıştı. Bunlardan bir bölümünün herhangi bir kimliði de bulunmuyordu yani resmi olarak yoktular. Bu durum iş bulmaktan saðlık hizmetlerinden yararlanmaya, çocukların okula gönderilmesine kadar büyük sorunlar yaratıyordu.

Suriye’de rejime karşı ayaklanma başlayınca, Beşir Esad yönetimi karşısındaki cepheyi genişletmemek için Kürtlerin vatandaşlık haklarını tanıdı.

Ne Kürtler ve ne de başka bir halk yıllarca doðal hakkını bile tanımamış bir yönetimi, köşeye sıkışınca bu hakkını tanıdı diye desteklemez.

Bu nedenle Suriye Kürtlerinin Beşir Asad’ı desteklediði görüşü başından beri inandırıcı deðildi.

Ardından bir fotoðraf gündeme geldi:

Beyrut’ta yapılan bir gösteride Abdullah Öcalan ve Beşir Esad’ın fotoðrafları yan yana taşınmıştı.

PKK’nin de Beşir Asad rejimini desteklediðinin bundan iyi kanıtı mı olurdu?

Bu fotoðraf –umarım yanlış hatırlamıyorumdur- Taraf gazetesinde yer aldı.

Çok sayıda gazetede köşe yazarları baskıcı Beşir Esad rejimiyle aynı özelliðe sahip olduðunu savundukları PKK’yi doðal müttefik olarak ilan ettiler.

Bir süre sonra PKK, Beyrut’taki gösterinin uzun süre Suriye işgali altında kalmış bu ülkedeki Esad yanlıları tarafından düzenlendiðini, kendilerinin ilgisi bulunmadıðını açıkladı.

Açıkladı ama ilgili gazeteler bildik yayınlarını sürdürdüler. Düzeltme yapma gereðini duymadılar.

Suriye’nin kuzeyindeki kent ve kasabalarda Kürtlerin yönetime el koymaya başlamasıyla birlikte deðerlendirmeler de deðişti.

Hani Suriye Kürtleri Esad rejimini destekliyordu?

PKK de bir açıklama yaparak Kürtlerin bulunduðu yerleşim birimlerinde yönetime el konulmasını desteklediklerini ilan etti.

Hani bu örgüt Esad rejimini destekliyordu?

Anlaşılan bazı yazarlar çok deðil birkaç ay önce yazdıkları yazıları hatırlamak istemiyorlar.

Bir bölüm yazar ise hızını alamadı ve Suriye ordusunun Kürtlerin bazı yerleşim birimlerinde yönetime el koyması karşısında sessiz kaldıðını iddia etti.

Ýki yanıyla sakat bir iddia:

Suriye Kürtleri yönetimi destekliyorsa, ordunun onlara müdahale etmesi zaten söz konusu olamaz.

Bu yazarlar ne söylediklerini de bilmiyorlar anlaşılan!

Dahası, ülkenin en büyük iki kenti Şam ve Halep’te bile iyice sıkışmış olan yönetim, Ýsrail sınırı da dahil olmak üzere ordu birliklerini çekerek belirli merkezlerde yoðunlaştırıyor.

Kürtler de rejimin çözülmesinden, ülkede denetimi gittikçe kaybetmesinden yararlanarak bazı yerleşim birimlerinde yönetime el koyuyorlar.

Ayıptır, bu kadar da olmaz, diyeceðim ama, basının büyük bölümünde ayıp ve utanma diye bir şey kalmadı ki…