WSJ: Suriye Kürtleri bölgeye artçı dalgalar yayıyor

WSJ: Suriye Kürtleri bölgeye artçı dalgalar yayıyor

"Bir öðretmenin isteði, bir düzine genç kolları gökyüzüne gönderiyor, yüksek bir istekle yeni yeteneklerini göstermek için. Heyecanlı öðrenciler tek tek tozlu sınıfın önüne yürüyorlar, Suriye’de kamu yaşamında yasaklı Kürtçe dilinde ezberlediklerini tekrarlamak veya yazmak için."

Batı Kürdistan’a giderek buradaki gelişmeleri, “Savaş şiddetlenirken Suriye Kürtleri kendi bölgelerini inşa ediyor” başlıklı bir haberle aktaran, dünyanın önde gelen finans gazetesi Wall street Journal (WSJ) muhabiri Joe Parkinson, haberine bu sözlerle başlıyor.

Joe Parkinson, Suriye’de sivil savaş ülke genelinde okulları kapatırken, Kürt nüfusunun aðırlıkta olduðu kuzeydoðu bölgesinde (Batı Kürdistan) eðitimin yeni bir alana doðru genişlediðini belirterek, Kürtçe eðitime dikkat çekiyor.

50 yaşındaki öðretmen Ciwan Derik, “Rejim şimdiye kadar Kürtlerin göz ve aðızlarını kapattı. Şimdi biz yüksek sesle onlara haklarımıza sahip olacaðımızı ve bu hakların alınmayacaðını söylüyoruz” diyor.

“Suriye’nin bu uzak köşesinde siyasal iktidarda derin bir kayma yaşanıyor” diyen Parkinson, terse çevrilmesi çok zor olan ülkedeki bu yeniden şekillenmenin bölgeye de artçı dalgalar gönderdiðini belirttikten sonra şöyle devam ediyor:

“Milis kuvvetlerin desteðiyle Kürt siyasi partiler, ülkenin petrol endüstrisinin kalbi olan, doðusunda Irak, batısında Türkiye’nin bulunduðu Suriye’nin doðusunda 400 kilometre çapında bir şeridin çoðunluðunu kontrollerine almış durumdalar.

Bölgeyi gözetleyen Suriye hala askeri üstler bulundurmaya devam ediyor. Ancak Devlet Başkanı Beşar Esad ordusunu büyük şehirlerde, Halep ve Şam’daki mücadelede yoðunlaştırırken askerlerin çoðu bölgeyi terk etmiş durumda. Kalan az sayıda asker düşük bir profil çiziyor.

Suriye’nin uzun zaman ezilen Kürtleri boşluðu doldurmaya hiç zaman kaybetmemişler.

Ayaklanma başlamadan önce, 2 milyona aşkın Suriye Kürtlerinin vatandaşlık haklarından mahrum bırakılarak, zorla yerlerinden ediliyor, keyfi şekilde gözaltına alınıyordu.

Şimdi belediye binalarında yasaklı yeşil-kırmızı sarı Kürt bayrakları görülebiliniyor. Kendi kasaba ve şehirlerinde polis işlerini Kürtler yapıyor. Gıda, su ve yakıt daðıtımını kontrol eden Kürt siyasi partileri, kendi derme çatma mahkemelerini kurmuşlar. Kürt milis kuvvetleri, Kuzeydoðu Suriye’deki kamplar ile sınır ötesinde kuzey Irak’taki kamplarda eðitilmektedirler.”

Joe Parkinson haberinin devamında konuyu Kürtçe eðitime getirerek, 40 yıllık Esad rejimi altında yasaklı olan, işkence ve hapis nedeni sayılan Kürtçe öðrenimin şimdilerde ‘büyüyen bir endüstri’ olduðunu belirtiyor.

“Kasım ayına kadar Öðrenci sayısı şehir ve çevresindeki köylerde bir avuçtan 600 üzerine çıkmış olan Arap olarak Heseke olarak bilinen Derik eyaleti ve çevresinde haftada 5 gün Kürtçe dersler sunulmaktadır.”

Suriye Kürtlerinin öz yönetim arzularının, kendi büyükçe Kürt nüfuslarında milliyetçi duyguları bastırmış olan Suriye komşuları için ‘potansiyel artçı deprem’ sonuçları olduðuna dikkat çekilen haberde, Türk, Arap ve Acemlerin kendilerini Kürtlerden ayrı tutmak için çektikleri çizgilerin de sayesinde, birden fazla lehçede konuşan ve farklı siyaset ve örgütlerle temsil edilen Kürtlerin kendi kimliklerini korumayı başardıklarına vurgu yapılıyor.

Suriye’nin Kürt bölgesinde yükselen siyasal gücün, 2003 yılında kurulan Demokratik Birlik Partisi (PYD) olduðuna dikkat çekilirken, PYD’nin muhalifi ENSK ile Temmuz ayında, Federe Kürdistan Bölge Hükümeti Başkanı Mesud Barzani’nin arabuluculuðunda anlaşmaya vardıkları hatırlatılıyor. Haberde, o zamandan beri Kürt yetkililerden Güney Kürdistan’da 2 eðitim kampı bulundurma talebinde bulunulduðu belirtiliyor.

Türkiye’nin PYD’nin PKK ile yakın ilişkileri gerekçesi ile işgal tehditlerine de deðinilen haberde, baðımsızlık tartışmaları ile Suriye devlet binalarının yükselen Kürt gücüne işaret ettiði ifade edildi.

Irak’la sınır, Gerbala köyü askeri kontrol noktasının şimdi “PYD’ye baðlı”, kaleşnikof ve bir kamyon üzerine monte edilmiş 47 kalibreli makineli tüfek ile Kürt milis güçleri tarafından kontrol edildiði belirtilerek, kontrol noktasının ötesindeki köylülerin yeni özgürlükleri sayesinde ekinlerini biçtiklerine işaret edildi. Önceleri sadece kerpiç evler yapımlarına izin verilen köylülerin şimdi, Suriye’nin başka yerlerinden göç etmiş akraba ve aileleri için beton evler inşa ettikler belirtildi.

Üç inşaatçı kavurucu güneşin altında iki yeni ev için blokları yerleştirirken, Lübnan sınırına yakın Sünni Zabadani kentinden, eşi ve 9 çocuðu ile kaçakçılara verdiði 1.500 dolar karşılıðında Kürt bölgesine gelen Ýman Hamadi adlı 36 yaşındaki Kürt kadını, “Ýnsanlar bombardıman altında öldüðü için, burada ailemiz ve güvenlikli olduðu için geldik” diyor.

Suriye’nin diðer bölgelerine göre burada iyimserliðin büyük bir kaynak olabileceði belirtilen haberde, savaşın ekonomiye verdiði zarar sonucu işsizliðin arttıðı, binlerce kişinin koruma ve iş bulmak üzere Güney Kürdistan’daki mülteci kamplarına sıðındıðı dikkat çekildi.

Beyaz eşya satıcısı Derik’li Abdullah Dumu, talebin yüzde 70 düşmüş olmasına raðmen umudunu koruyarak şöyle diyor: “Biz her şey için ülkenin diðer alanlarına baðımlıydık ancak şimdi başka bir şey öðreniyoruz. Bu gelecek için iyi bir uygulamadır.”

Nüfusu 80 bine aşkın olan Derik’te eski bir mahkeme binası ile askeri eðitim okulunun PYD tarafından Kürt merkezine dönüştürüldüðü, burada her sabah parti yetkililerinin para, evlilik ve diðer anlaşmazlıkları gidermede hakemlik yaptıkları belirtilerek devamla PYD Eşbaşkanı Salih Müslim’in açıklamalarına yer veriliyor.

Bununla amaçlarının Kürt özerkliðini kalıcı bir politik gerçeklik haline getirmek olduðunu söyleyen Müslim,”Biz etkinliðimizi yavaşça genişletmeye çalışıyoruz, stratejimiz budur. Şimdi Kürt bölgelerinde etkinliðimiz var ve biz rejim deðişene kadar sakın tutmaya çalışacaðız. Eðer kendimizi savunmak için savaşmamız gerekiyorsa, bunu yapabiliriz” dedi.

Derik girişinde gönüllü silahlı Kürtlerden oluşan bir kontrol noktasıyla karşılaştıklarını aktaran Joe Parkinson, burada, her 3 günde bir 12 saat görev yapan 48 yaşındaki sıvacı Ekrem Kefi’nin şu sözlerine yer verdi:

“Devlet ayrıldıktan sonra kaos oldu ve biz bu kontrol noktasını kurduk. Burada herkes, gerektiðinde kendimizi korumak için hazırdır.”

Haberin devamında Kürtlerin kontrolündeki kentlerde Esad rejiminin hala varlıðını bir şekilde sürdürdüðü, vergi toplayarak bazı kamu çalışanlarının maaşlarını ödediði belirtilerek, bazı kamu binalarında Esad’ın fotoðrafının bulunmaya devam ettiði aktarıldı. Bölgenin başkenti olan, çoðunluðu Kürtlerden oluşan, ancak Hıristiyan ve Arapların da bulunduðu 200 bin nüfuslu Qamişlo’da Kürtlerin sadece kentin bir kısmını kontrol ettiðini, Esad rejiminin burada varlıðını sürdürdüðü kaydedildi.

PYD’nin Kürt özerkliðini büyük ölçüde kansız gerçekleştirme ile rejimin gözle görülür varlıðının çeşitli suçlamalara neden olduðu aktarılan haberde, Türk yetkililerinin ‘Esad PKK’ye destek veriyor’ şeklinde özetlenebilecek iddialarına yer verildi. Ýddiaları reddeden PYD, rejimin kendilerine yönelik yıllarca süren baskılarına işaret ederek, halan birçok üyelerinin kayıp veya cezaevlerinde olduklarına dikkat çekti. PKK ile yakın ilişkide bulunduklarını reddetmeyen PYD, ancak kendilerini destekleme için PKK güçlerini Suriye’ye çaðırdıkları iddialarını yalanladıðı, Kürt örgütler ile kent sakinlerinin PYD’nin gücünü halkı aktif olarak harekete geçirme ile halktan baðış toplamadan aldıklarını söylediklerine dikkat çekildi.

Yine de bir zamanlar yasaklı olan PKK propagandasının bölgede yayıldıðı belirtilen haberde, Kürt politikacılar tarafından kontrol edilen binalarda PKK lideri Abdullah Öcalan’ın resimlerinin bulunduðu, kent sakinlerinin ise Öcalan’ın resminin bulunduðu işaretler taşıdıkları ifade edildi.

Milis güçlerinin genişlemesinin Küt partiler arasında gerginlik kaynaðına işaret ettiði belirtilen haberin sonunda, eski inşaat şirketi sahibi şimdi kamu çalışanı olan Derik Tevdem üyesi Sofi Ali Alias’ın şu sözlerine yer verildi:

“Tabi ki bizim savunma kuvvetlerimiz güçleniyor. Şimdi artık binlercedirler. Biz onları finanse etmek için halktan para topluyoruz.”