Ýsveç Yeşilleri: Tutsakların talepleri taleplerimizdir

Ýsveç Yeşilleri: Tutsakların talepleri taleplerimizdir

Ýsveç Çevre Partisi Yeşiller Dış Politika Sözcüsü Bodil Cebellos Türkiye cezaevlerinde politik tutsakların 12 Eylül tarihinden bu yana sürdürdükleri açlık grevine Türk Hükümetinin kayıtsız kalmasını kaygı verici bulduðunu söyleyerek ölümlerin önüne geçilmesi için eylemcilerin taleplerinin kabul edilmesini istedi.

Çevre Partisi Yeşiller olarak Kürtlerin ana dilllerinde savunma ve eðitim taleplerini pek çok kez Ýsveç Parlamentosunun gündemine getirdiklerini ve bunun gerçekleşmesi için mücadele ettiklerini belirterek şunları söyledi.

“Biz her zaman Kürt sorununun barışcıl yöntemlerle ve diyalogla çözülmesi gerektiðini savunduk. Bir sorun ve çatışmayı çözmek istiyorsanız her iki tarafı bir araya getirmek zorundasınız. Bunun saðlanması için de ilk önce Abdullah Öcalan’a uygulanan haksız tecridin kaldırılması gerekir. Eðer Öcalan üzerindeki tecridi kaldırmaz ve barış görüşmelerine başlamazsanız Kuzey Kürdistan’da savaş ve çatışmaları durduramazsınız.”

Cebellos açlık grevcilerinin her iki taleplerinin de kendilerinin daha önce gündeme getirdikleri talepler olduðunu belirttikten sonra Türk Hükümetine eylemcilerin taleplerini, tutsaklar sakatlanmadan ve yaşamlarını yitirmeden kabul etmesi çaðrısında bulundu. Ýsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt’in Kürtlerin en temel talepleri karşısında kayıtsız kalmasını ve cezaevinde süren açlık grevleri için devreye girmemesini de eleştirdi.

PARLAMENTODA TÜRKÝYE TARTIŞMASI

Aynı partiye mensup bir başka Milletvekili, Jabar Amin de Türkiye ve Kürdistan’daki insan hakları ihlallerini bugün parlamentoda yaptıðı konuşmada dile getirdi. Aralarında gazeteci, avukat ve sendika yöneticilerinin de bulunduðu 8 bin kişinin son üç yıl içinde tutuklandıðını, tutsakların iki aydan bu yana ana dillerinde savunma hakkının tanınması için iki aydır açlık grevi yaptıklarını hatırlattıktan sonra Ýsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt’e sorunun çözümü için harekete geçip geçmeyeceði sorusunu yöneltti.

Bildt tutuklamaların kendilerinin de fazla sert buldukları anti-terör yasalarına dayanılarak yapıldıðını söyledikten sonra, Türkiye’de bugün Türkçe bulmayan tutsaklara tercüman temin edildiðini iddia etti. Türkçe bildikleri halde mahkemelerde ana dillerinde savunma yapmak isteyenler için hazırlanan yeni bir yasa tasarısının parlamentoya sunulduðunu ileri sürdü. Yasanın parlamentodan geçmesini umut ettiðini söyledi.

Tekrar söz alan Amin Bildt’in konuşmalarının gerçekleri yansıtmadıðını, 2 yıl önce katıldıðı KCK duruşmalarında Türkçe bilmeyen tutsakların ana dilde savunma yapmalarının engellendiðine şahit olduðunu belirttikten sonra Avrupa Birliði’ne üye olmak isteyen bir ülkede 8 bin insanın politik nedenlerle tutuklanmasının mantıki olup olmadıðını sordu.