Ýsveç Parlamentosu önünde kararlılık

Ýsveç Parlamentosu önünde kararlılık

30 Ekim günü Ýsveç Parlamentosu’nun önünde oturma eylemini başlatan Kürdistanlılar eylemlerini kararlılık ve çoşkuyla sürdürüyorlar. Yaðmura, eksi 2 derece soðuða, polis ve parlamento yetkililerinin gösterinin yasa dışı olduðunu ve bitirilmesini talep etmelerine raðmen talepleri gerçekleşinceye kadar parlamentonun önünden ayrılmamakta kararlılar.

Türkiye cezaevlerindeki direnişçilerin ölüm sınırında bulunduðunu belirten eylemciler, direnişçilerin taleplerinin karşılanması için Ýsveç Parlamentosu ve Hükümetinin devreye girmesini istiyorlar.

250 kişinin katıldıðı eylemde AKP Ýktidarına ve olanları izlemekle yetinen Ýsveç Hükümetine karşı büyük bir öfke var. Eylemciler cezaevlerinde direnen devrimcilerin tüm Kürt Halkının taleplerini gündeme getirdiklerini ve bu uðurda yaşamlarını feda etmeye hazır olduklarını belirterek kendilerinin de cezaevleri direnişçilerini yanlız bırakmayacaklarını söylüyorlar.

Kararlılıðın hakim olduðu direnişte Kürdistanlılar hep birlikte Kürtçe türküler ve marşlar söylüyor, sloganlar atarak Türk devletini protesto ediyorlar. Ellerinde Abdullah Öcalan’ın resimlerinin bulunduðu flamalar taşayan Kürdistanlılar halaya duruyor ve sık sık “Bıji Serok Apo” sloganlarını atıyor, zılgıtlar çekiyorlar.

EYLEME TÜRK VE ASURÝ-SÜRYANÝLER DE KATILIYOR

Zeliha Daðlı 12 Eylül faşist darbesinden sonra yurt dışına çıkmak zorunda kalan bir Türk kadını. Üzerinde açlık grevcilerinin taleplerini bulunan önlüðü giyerek parlamento önünde sabahlıyor. Kürt Halkının dili, kültürü ve statüsünü kazanması için verdiði mücadeleyi desteklemek amacıyla eylemde yer aldıðını söylüyor. Talepleri uðruna yaşamlarını riske atan cezaevlerindeki direnişçilerin mücadelesine büyük saygı duyduðunu belirten Daðlı Türk ve Kürt kadınlarının oluşturduðu “Barış Ýnsiyatifi”nin parlamento önündeki eylemi barışın saðlanması için önemli bir araç gördüðünü ve bu nedenle de eylem içinde yar aldıklarını ifade ediyor.

Eylemde yer alan bir başka Türk kadını 60 yaşındaki Vahide Yılmaz. 21 Yüzyılda demokrasinin olduðu iddia edilen Türkiye’de insanların taleplerini elde etmek ve seslerini duyurabilmek için yaşamlarını feda etmelerinin rejimin niteliðini ortaya koyduðunu söylüyor. Kürt Halkının temel talepleri için verdiði mücadeleye destek olmak ve cezaevlerinde ölümlerin önüne geçebilmek için eyleme katıldıðını vurguluyor.

Bir kafetarya işleten Asuri Denho Ýshak Öcalan üzerindeki tecritin kaldırılması, Kürtlere ana dillerinde eðitim hakkı tanınmasını için eyleme katıldıðını, sadece Kürtlere deðil Asuri ve Türkiye’de yaşayan diðer halklara da ana dilde eðitim hakkı verilmesi gerektiðini ifade ediyor. Ýshak, AKP Ýktidarının Türk-Ýslam sentezi politikası izleyerek ülkede yaşayan diðer halkları inkar eden eden bir çizgi izlediði düşüncesinde.

AVRUPA ÜÇ MAYMUNLARI OYNUYOR

Ýsveç Kürt Konseyi Başkanı Ayşe Göktepe Türk devletinin inkarcı politikasına göz yumarak dolaylı olarak destek veren Ýsveç’in tutumunu protesto etmek için parlamento önüde eylem yapmayı tercih ettiklerini söylüyor. Cezaevlerindeki eylemcilerin Kürt Halkının en temel talepleri için mücadele ettiklerini hatırlattıktan sonra Ýsveç Hükümeti devreye girene kadar eylemi sürdürmeye kararlı olduklarını vurguluyor. Ýsveç Hükümeti ve Avrupa Birliði’nin Türkiye ve Kürdistan’da olanlar karşısında üç maymunu oynadıklarını ancak Orta-Doðu’da siyasi bir aktör haline gelen Kürt Halkını bölgede barışın saðlanabilmesi için anahtar rolü oynadıðının altını çiziyor.

Şair Makbule Çolak 300 kilometre uzaklıktaki Gävle’den eyleme katılmak amacıyla gelmiş. Çolak her insana tanınması gereken en temel talepler için ana dilde eðitim, politik tutsakların serbest bırakılması için eylem yaptıklarını hatırlattıktan sonra Kürtlerin kendi kendilerini yönetme talebinin önemine de vurgu yapıyor. Türk Devletinin Kürtlere karşı saldırılarını artırmasında Avrupa ülkelerinin de payları olduðunu, bu nedenle de yurt dışında yaşayan Kürdistanlıların bu politikayı benimsemediklerini göstermeleri için büyük görevler düştüðünü söylüyor.

29 ÖRGÜT BASIN TOPLANTISI YAPACAK

Amara Kürt Kadın Derneði Yönetim Kurulu Üyesi Nurten Cengiz, dernek olarak cezaevi direnişçilerinin taleplerini kendi talepleri olarak gördükleri için eylemde yer aldıklarını belirterek Türk devletine direnişçilerin taleplerini kabul etmesi çaðrısında bulunuyor.

Eyleme tekerlekli sandalyesiyle katılan Mehmet Özel Önderliðin özgürlüðüne, Kürdistan’ın siyasi statüye kavuşması için eyleme katıldıðını söylüyor. Cezaevlerindeki direnişçilere destek vermek için Kürdistan’da Kürt Halkının ayaða kalktıðı koşullarda yurt dışında yaşayan Kürdistanlılara da büyük sorumluluklar düştüðüne vurgu yapıyor.

Eyleme katılanların sayıları ise giderek yükseliyor. 150 kişinin katılımıyla başlayan eyleme katılanların sayıları 300’ü aştı.

Ýsveç’te faaliyet yürüten 29 sivil toplum örgütü 31 Eylül günü saat 13.00’de açlık grevcilerine destek vermek için Parlamento binası önünde basın toplantısı yapacak.