Ýsveç Batı Sahra’yı devlet olarak tanıdı

Ýsveç Batı Sahra’yı devlet olarak tanıdı

Ýsveç Parlamentosu, Sosyal Demokrat Ýşçi Partisi, Çevre Partisi Yeşiller ve Sol Parti Milletvekillerinin Batı Sahra’nın devlet olarak tanınmasını talep eden önergelerini kabul ederek Sahra Demokratik Arap Cumhuriyeti’ni devlet olarak tanıdı.

Böylelikle Ýsveç Batı Sahra’yı baðımsız devlet olarak kabul eden ilk Avrupa Birliði ülkesi oldu. Parlamento Ýsveç Hükümetine Batı Sahra’nın diðer Avrupa Birliði ülkeleri tarafından kabul edilmesi için girişimde bulunması görevini de verdi.

Ancak Ýsveç hükümetinin bunu yapmaya niyeti yok. Kararın alınmasından bir kaç gün önce açıklama yapan Muhafazakar Partili Parlamento Dış Ýlişkiler Komisyonu Başkanı Sofia Arkelsten Batı Sahra’nın devlet olma kriterlerine sahip olmadıðını, işleyen kurumları bulunmadıðı ve Batı Sahra’nın baðımsızlıðı için mücadele eden Polisario’nun Batı Sahra’nın sadece üçte birini denetimi altında olduðunu ileri sürerek Sahra Demokratik Arap Cumhuriyeti’ni devlet olarak tanınamıyacaðını öne sürdü. Batı Sahra’nın baðımsız devlet olarak tanınmasının Fas ile Batı Sahra arasında süren barış görüşmelerini zorlaştıracaðını söyleyen Arkelsten Parlamentonun kararın Avrupa Birliði içinde Ýsveç’i izole edeceðini iddia etti.

HÜKÜMET PARLAMENTONUN ÝRADESÝNE UYMAK ZORUNDA

Parlamentoda yapılan oylamanın ardından görüşlerine başvurduðumuz muhalefet partileri Hükümet’in büyük ortaðı Moderat Parti’nin tutumuna tepkili. Sosyal Demokrat Ýşçi Partisi Dış Politika Sözcüsü Urban Ahlin Ýsveç’in Batı Sahra’yı tanımasının on yıllar boyu Fas’ın işgalinde yaşayan Sahravi Halkına destek, Avrupa Birliði ve diðer ülkelere sorunun çözümü için adım atmaları gerektiðini belirten bir sinyal niteliðini taşıdıðını söylerken Çevre Partisi Yeşiller Milletvekili ve Dış Politika Sözcüsü Bodil Cebellos Parlamentonun aldıðı kararın tarihi nitelikte olduðunu, Ýsveç’in Batı Sahra’yı tanıyan ilk ülke olduðunu ve Hükümetin Parlamentonun iradesine uygun davranması gerektiðini söyledi.

Sol Parti Dış Politika Sözcüsü Hans Linde Batı Sahra sorununu on yıllardır Parlamento gündemine getirdiklerini belirttikten sonra Avrupa Birliði ile Fas arasında imzalanan ticari anlaşmalara karşı olduklarını, Fas yönetiminin Batı Sahra’nın zenginliklerini Batılılara peşkeş çektiði için Avrupa’nın Batı Sahra’da süren insan hakları ihlallerine sessiz kaldıðını söyledi. Ýsveç Halkının çoðunluðunun Batı Sahra halkının mücadelesini desteklediðini hatırlatan Linde “Ýsveç hükümeti Parlamentonun iradesine uymak ve Batı Sahra’yı devlet olarak tanımak zorunda” şeklinde konuştu. Linde Hükümetin parlamentonun iradesine uymaması durumunda muhalefet partileri olarak alacakları tutumu belirlemek için bir araya geleceklerini söyledi.

GÖÇEBE BÝR HALK

Bugün Batı Sahra’da yaşayan Sahravilerin atalarının 1200’lü yıllarda Yemen’den geldikleri tahmin ediliyor. Yüzyıllar boyu Berberiler ve Güney Batı Afrika’dan gelen siyahlarla birlikte yaşadılar. 1700’lü yıllarda bu halkların karışımlarından Arapça benzeri bir dil olan Hasaniye konuşan göçebe bir topluluk ortaya çıktı. Sunni Ýslamı benimseyen Sahravilerde toprak herkese aitti. . Zenginlik kişi ve kabilelerin sahip olduðu develer ve keçilerle ölçülüyordu. Hayvanlardan elde ettikleri süt ve etle beslenen Sahraviler giysi ve çadır itiyaçlarını da hayvanların deri ve kıllarından karşılıyorlardı. Batı Sahra Birinci Dünya Savaşı’ndan hemen önce Fransız, 1934 yılında da Ispanyol sömürgeciler tarafından işgal edildi.

AFRÝKA’NIN SON SÖMÜRGESÝ

1973 yılında kurulan Polisario (Demokratik Arap Sahra Cumhuriyeti Cephesi) ülkenin işgalden kurtarılması için Ispanyol sömürgecilerine karşı silahlı mücadele başlattı. Bazı bölgeleri ele geçirerek Ispanyol sömürgecilerine önemli darbeler vurdu. 1975 yılında Ispanya uzun yıllar elinde tutuðu Batı Sahra’dan çekilirken balık avlanma ve fosfat kaynaklarından yararlanma karşılıðı bölgeyi Fas ve Moritanya’ya arasında bölüştürdü. Fas kendisine verilen bölgeyi işgal ederek 300 bin Arabı Batı Sahra’ya yerleştirdi. Fas ordusundan kaçan 160 bin civarındaki Sahravi o tarihten beri Cezayir’de bulunan kamplarda yoksulluk içinde yaşıyor. Polisario artık savaşı Fas ve Moritanya’ya karşı vermeye başladı. 1979 yılında Moritanya yenilgiyi kabul ederek kendisine verilen bölgeden tamamen çekildi ve bölge Polisario’nun denetimine girdi. Polisario 27 Şubat 1976 günü Demokratik Sahra Arap Cumhuriyeti’ni kurduðunu açıkladı. Silahlı mücadelede gösterdiði başarıyı diplomatik alanda da göstermeyi başaran Polisario Afrika Birliði’ne üye olunca Fas Afrika Birliði’nden çekildiðini açıkladı. 70 civarında ülke Demokratik Sahra Arap Cumhuriyeti’ni resmen tanıdı.

BATI SAHRA HALKI BAÐIMSIZLIK ÝSTÝYOR

16 yıl süren gerilla mücadelesi Fas’a ciddi darbeler vururken 1991 yılında Birleşmiş Milletler’in gözetiminde ateşkes anlaşması imzalandı. Taraflar Batı Sahralıların kendi kaderlerini tayin etmeleri için referandun yapılması konusunda anlaştılar. Ancak ABD, Fransa ve Ispanya gibi emperyalist ülkelerin desteðine sahip Fas deðişik gerekçeler öne sürerek referandum yapmaya yanaşmıyor. Fas altına imza attıðı anlaşmaya uymadıðı gibi Batı Sahra’yı ortadan bölen Çin setinden sonra 2100 kilometrelik Dünyanın ikinci büyük duvarını inşa etti.

Arap Baharı olarak adlandırılan halk hareketlerinin ardından Fas’ta AKP ile benzer görüşleri savunan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin işbaşına gelmesi Batı Sahra sorununun çözümü için bir beklenti yarattıysa da kısa süre sonra Fas AKP’nin kralcı ulus devlet anlayışını savunduðu anlaşıldı. Polisario ile Fas yönetimi arasındaki görüşmeler Birleşmiş Milletler’in gözetiminde sürüyor.