Ýnsan hakları savunucuları yaşam nöbetinde
Ýnsan hakları savunucuları yaşam nöbetinde
Ýnsan hakları savunucuları, 64. günü geride bırakan açlık grevlerine dikkat çekmek için başlattıkları yaşam nöbetine bu akşam da devam etti. nöbet eyleminde, Hükümetin dillendirdiði olası bir müdahalenin doðuracaðı zararlara dikkat çekildi.
Ýnsan Hakları Derneði (ÝHD) Ýstanbul Şubesi üyeledi, 64. günü geride bırakan açlık grevlerine dikkat çekmek için Galatasaray'dan dernek binasına sessizce yürüdü, burada oturma eylemi yaptı.
Galatasaray'da açıklama yapan Şube Başkanı Ümit Efe, 12 Eylül'den bu yana sürdürülen açlık grevinin taleplerinin "temel insanlık talepleri" olduðunu belirtti. Çözümün yetkililerin iki dudaðı arasında olduðuna dikkat çeken Efe, "Ýki cümle ile çözüm ortamının yaratılmasını ve açlık grevlerinin durdurulması için girişimlerin başlatılmasını istiyoruz" dedi.
Çözümsüzlük ve bedel ödemenin bu ülkenin muhaliflerine dayatıldıðı gibi insan hakları savunucularına da dayatıldıðını söyleyen Efe, şöyle konuştu: "Bizim insan hakları ve demokrasi için ödeyecek çok canımız var, bedelini ödemeye hazırız. Bu ülkenin özgürlük, demokrasi ve insan hakları için verecek çok canımız var. Ama yetkililere soruyoruz: Ya sizin duyarsızlıðınızın, bu faşizan davranışlarınısın bedeli nedir? Bu halkların arasına konmak istenen uçurumun sonuçlarına katlanacak olan kimdir?"
Ýnsan hakları savunucuları için geri adım atmayacaklarını belirten Efe, "Alelacele çıkartılan genelgelerle muhalefetin, bizleri sesi susturulmak isteniyor. Ama biz nerede olursa olsun, ister daðda, ister kışlada, ister okulda, ister sokakta, isterse de açlık grevi çadırlarında 60-70 yaşlarındaki insanların yaşam hakkının, demokrasi ve özgürlük mücadelesininin boðulmasına asla izin vermeyeceðiz. Kararlıyız, susmayacaðız, mücadelemize devam edeceðiz" diye konuştu.
Ýnsan hakları savunucuları açıklamanın ardından ellerinde fenerlerle, ÝHD binasının önüne yürüyerek, burada oturma eylemi yaptı.
Açlık grevindeki Abdullah Oral'ın ablası Melahat Oral da yaptıðı açıklamada, hükümetin 64 gündür açlık grevcilerin taleplerini duymadıðını belirterek, "Bu sadece on bin insanın talebi deðil, Kürt halkının talepleridir. Bu talepler türkiye barışı için çok önemli taleplerdir. Hükümetin bu talepleri görmesi ve duyması gerekiyor" dedi.
Ýnsan Hakları Derneði (ÝHD) Ýstanbul Şubesi üyeledi, 64. günü geride bırakan açlık grevlerine dikkat çekmek için Galatasaray'dan dernek binasına sessizce yürüdü, burada oturma eylemi yaptı.
Galatasaray'da açıklama yapan Şube Başkanı Ümit Efe, 12 Eylül'den bu yana sürdürülen açlık grevinin taleplerinin "temel insanlık talepleri" olduðunu belirtti. Çözümün yetkililerin iki dudaðı arasında olduðuna dikkat çeken Efe, "Ýki cümle ile çözüm ortamının yaratılmasını ve açlık grevlerinin durdurulması için girişimlerin başlatılmasını istiyoruz" dedi.
Çözümsüzlük ve bedel ödemenin bu ülkenin muhaliflerine dayatıldıðı gibi insan hakları savunucularına da dayatıldıðını söyleyen Efe, şöyle konuştu: "Bizim insan hakları ve demokrasi için ödeyecek çok canımız var, bedelini ödemeye hazırız. Bu ülkenin özgürlük, demokrasi ve insan hakları için verecek çok canımız var. Ama yetkililere soruyoruz: Ya sizin duyarsızlıðınızın, bu faşizan davranışlarınısın bedeli nedir? Bu halkların arasına konmak istenen uçurumun sonuçlarına katlanacak olan kimdir?"
Ýnsan hakları savunucuları için geri adım atmayacaklarını belirten Efe, "Alelacele çıkartılan genelgelerle muhalefetin, bizleri sesi susturulmak isteniyor. Ama biz nerede olursa olsun, ister daðda, ister kışlada, ister okulda, ister sokakta, isterse de açlık grevi çadırlarında 60-70 yaşlarındaki insanların yaşam hakkının, demokrasi ve özgürlük mücadelesininin boðulmasına asla izin vermeyeceðiz. Kararlıyız, susmayacaðız, mücadelemize devam edeceðiz" diye konuştu.
Ýnsan hakları savunucuları açıklamanın ardından ellerinde fenerlerle, ÝHD binasının önüne yürüyerek, burada oturma eylemi yaptı.
Açlık grevindeki Abdullah Oral'ın ablası Melahat Oral da yaptıðı açıklamada, hükümetin 64 gündür açlık grevcilerin taleplerini duymadıðını belirterek, "Bu sadece on bin insanın talebi deðil, Kürt halkının talepleridir. Bu talepler türkiye barışı için çok önemli taleplerdir. Hükümetin bu talepleri görmesi ve duyması gerekiyor" dedi.
