ÝHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoðan, 2012 yılında Türkiye açısından bakıldıðında Kürt sorununun, insan hakları ve demokrasi sorununun temel halkası olduðunu söyledi. Türkdoðan, "Siyasal iktidarın Kürt sorununda izlediði güvenlik politikası çözümsüzlüðü derinleştirmiş, KCK adıyla anılan polis operasyonlarıyla Kürtlere, toplumsal muhalefete ve tabiki BDP’ye uygulanan yargı yoluyla baskı politikası halklar arasında duygusal kopuşa giden süreci hızlandırmıştır" dedi.

ÝHD, TÝHV ve Avrupa Akdeniz Ýnsan Hakları Aðı (EMHRN), Ýnsan Hakları Haftası nedeniyle ÝHD Genel Merkezi'nde ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıya ÝHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoðan, TÝHV Genel Sekreteri Metin Bakkalcı ve Avrupa Akdeniz Ýnsan Hakları Aðı (EMHRN) Örgütlenme Özgürlüðü ve Çalışma Grubu Kordinatörü Berenice Michard katıldı.

Ortak açıklamayı ÝHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoðan yaptı. Türkdoðan, Ýnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilişinin 64. yıldönümü olduðunu hatırlatarak, Evrensel Bildirge'de yer alan hak ve özgürlüklere dayalı uluslararası bir düzenin kurulmadıðını söyledi. 2012 yılında Türkiye açısından bakıldıðında Kürt sorununun, insan hakları ve demokrasi sorununun temel halkası olduðunu vurgulayan Türkdoðan, "Siyasal iktidarın Kürt sorununda izlediði güvenlik politikası çözümsüzlüðü derinleştirmiş, KCK adıyla anılan polis operasyonlarıyla Kürtlere, toplumsal muhalefete ve tabi ki BDP’ye uygulanan yargı yoluyla baskı politikası halklar arasında duygusal kopuşa giden süreci hızlandırmıştır" dedi.

'ROBOSKÝ ÝÇÝN ADALET ARAYIŞIMIZ SÜREKLÝ ENGELLENDÝ’

Türkdoðan, 29 Aralık 2011'de Roboski'de 34 kişinin savaş uçakları ile katledildiðini hatırlatark, "Roboski için adalet arayışlarımız sürekli engellendi. Olayın üzerinden bir yıl geçmesine karşın hala sorumluları ortaya çıkarılamadıðı ve adalet tesis edilemediði için bu olayın yüreklerdeki acısı bütün yakıcılıðı ile sürmekte, vicdanları rahatsız etmektedir" dedi.

Türkdoðan, polis şiddetinin 2012 yılında da devam ettiðini belirterek, "Yargısız infaz, dur ihtarı ve rastgele ateş açma sonucu 35 kişi yaşamını yitirmiştir. Aynı dönemde 19 faili meçhul cinayet işlenmiş, cezaevlerinde 13'ü Şanlıurfa Cezaevinde yanarak olmak üzere 69 kişi, gözaltı merkezlerinde ise 9 kişi şüpheli bir biçimde yaşamını yitirmiştir" diye kaydettti. 2012 yılında “Ýşkenceye sıfır tolerans” söyleminin lafta kaldıðını söyleyen Türkdoðan, Kasım ayı sonuna kadar TÝHV’e yapılan işkence ve kötü muamele başvuru sayısının 506 olduðunu söyledi. "Vicdani retçilerin 2012'de AÝHM’in 'sivil ölüm' olarak nitelediði aðır muamelelere maruz kalmalarına yol açan uygulamalar devam etmiştir" diye konuşan Türkdoðan, Türkiye'nin AÝHM kararlarını yerine getirmediðini ifade etti.

2012 yılında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü hakkına yönelik ciddi müdahaleler olduðunu söyleyen Türkdoðan, müdahaleler sonucu 4 kişinin yaşamını yitirdiðini 555 kişinin de yaralandıðını söyledi. Türkdoðan, yaşanan ölümlerde kimyasal gazlarınını etkisinin fazla olduðuna dikkat çekerek, kimyasal gazların kullanımandan vazgeçilmesi gerektiðini söyledi.

'ASKER ÖLÜMLERÝ CÝNAYETTÝR’

Kışlalarda yaşanan asker ölümlerinin vahim boyutlara ulaştıðını belirten Türkdoðan, "Asker ölümleri bize göre cinayettir. 2002-2012 yılları arasında 93 asker intihar etmiştir. Ýşkence ve kötü muamelenin yoðunluðu, şikayet mekanizmalarına ulaşma konusunda yaşanan sıkıntılar ve denetim eksikleri ve baskılar zorunlu askerlik hizmeti yapan kişilerde çaresizlik duygusunun artırarak intihara yol açmaktadır" dedi

Türkdoðan, 2012 yılında cezaevlerinde tutulan tutsakların sayısında artış olduðana dikkat çekerek 31 Mayıs 2012 itibariyle cezaevlerindeki tututlu sayısının 125 bin 100 olduðunu kaydetti. TürkDoðan, "Mahpusların 35 bin 432 tutuklu, 89 bin 668 hükmen tutuklu ve hükümlüdür. 16 Haziran 2012 tarihinde Şanlıurfa E Tipi Kapalı Cezaevi’nde çıkan yangın sonucu 13 mahpusun ölmesi ve 5’nin de yaralanması aşırı doluluðun bir sonucudur. Her ne kadar 5 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüðe giren 3. Yargı Paketinden sonra mahpus sayısında bir azalma olduysa da o tarihten bu yana yine eski seviyesine ulaştıðını düşünmekteyiz" dedi.

Türkdoðan, cezaevlerinde 253 tutsaðın aðır hastalıklar nedeniyle tahliye edilmeyi beklediðini dile getirerek bu aðır hastaların tahliye edilmediðini belirtti.

Diðer taraftan, ÝHD temsilcileri, 10 Aralık Ýnsan Hakları gününe ilişkin Yüksel Caddesi'nde "Ýnsan hakkına saygı Ýstiyoruz" broşürü daðıttı.