Tutsaklar tecridi ve AİHM'i protesto edecek

PKK ve PAJK'lı tutsaklar, İmralı tecridi ve AİHM kararını protesto edeceklerini açıklayarak, "Bu sessizlik bozulmalı" çağrısında bulundu.

Tecrit ve AİHM kararına tepki gösteren siyasi tutsaklar, mahkemelerde tecride dikkat çekeceklerinin altını çizerek, Abdullah Öcalan başvurusunun reddedilmesine ilişkin de AİHM, Avrupa Konseyi ve Adalet Bakanlığı'na faks çekileceğini kaydetti.

PKK ve PAJK’lı tutsaklar adına Deniz Kaya, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük ağırlaştırılmış tecride ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) tecridi meşrulaştıran kararına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, mahkemelerdeki savunmalarda tecride dikkat çekileceğini ve AİHM, Avrupa Konseyi (AK) ve Adalet Bakanlığı'na faks çekileceği duyuruldu.

'ESİR DÜŞMÜŞ OLABİLİRİZ AMA TESLİM OLMAYIZ!'

Tutsakların açıklaması şöyle:

"Büyük ve anlamlı bir yaşamın sahibi olma yolunda mücadelemizi yükseltirken, faşizmin her türlü saldırılarına karşı direnmekten bir an bile geri durmadığımız bilinmelidir. Hakikate ve özgürlüğe olan inancımız önünde engel teşkil eden her türlü gericiliğe karşı bir tavır sahibiyiz. Özgürlük savaşımında faşizme esir düşmüş olabiliriz, ama asla teslim olmadığımız mücadele tarihimizde aranmalıdır. Bizler Kürdistan ve Türkiye cezaevlerinde bulunan PKK ve PAJK’lı tutsaklar olarak, AKP-MHP faşist ittifakının tüm işkencelerine karşı yıllarca direndik ve boyun eğmedik. Zindanlar üzerinden halkın tasfiyesini hesap eden faşizm 14 Temmuz direnişinde nasıl ki galebe çalmışsa bugün de galebe çaldıklarını bilmeliler. 14 Temmuz direniş çizgisinin takipçileri olarak her koşul ve şart altında değerlere bağlı kalmak kadar onu zafer çizgisinde başarıya taşımak ve halkın özgürlüğü için direnişi yükseltmek temel görev ve sorumluluğumuzdur.

'BU SESSİZLİK BOZULMALI!'

Önderliğimiz üzerinde gelişen eşsiz tecridin kodları faşizmin korkularında çözüldüğü böylesi bir anda hakikat ve özgürlük yanlısı olanlarıni ‘kral çıplak’ deme cesaretini göstermelerinin zamanıdır. Ülkeyi diktatoryal sistemle faşist rejime sürükleyen Erdoğan hükûmetinin, her türlü baskı ve talanı kendine meşru görmesinin yegâne gerekçesi gelişen ve büyüyen sessizliktir. Bu nedenle kendine demokrat, aydın, entelektüel diyen herkesin, bu sessizliği bozması gerek. Önderliğimizin İmralı zindanında ağır tecrit altında bir tutum, bir tavır ve bir ses sahibi olduğu bilinmelidir. Bizler 10 bini aşkın PKK ve PAJK’lı tutsaklar olarak, Önderliğimizle kenetlendiğimizi ve tecridi asla kabul etmediğimizi belirtiyoruz.

'AİHM TECRİDİ MEŞRULAŞTIRIYOR'

Devletlerin argümanlarını sorgusuz kabul eden AİHM'in, Önderliğimizin 1999 tarihinden bu yana içerisinde tutulduğu İmralı tecrit sistemini görmezden gelen bir karar verdiği ortadadır. Verilen karar, yaklaşık 20 yıldır İmralı tecrit sistemini görmezden gelmek anlamına geldiği gibi, meşrulaştırıldığı da gözlemlenmektedir. Kararın kendisi, bugün İmralı’da süren, tarihin en ağır tecrit koşullarının ve İmralı tecrit sisteminin Avrupa, AİHM ve CPT’den bağımsız inşa edilip sürdürülmediğini de kanıtlamaktadır.

TUTSAKLAR, TECRİT VE AİHM KARARINI PROTESTO EDECEK

Kürdistan ve Türkiye’de bulunan PKK'li ve PAJK’lı tutsaklar olarak, Önderliğimiz üzerinde tecridin kaldırılması ve AİHM'in verdiği kararı protesto etmek amacıyla mahkemelerde yapacağımız savunmalarda önceliğimiz Önderliğimiz üzerindeki tecridi gündeme getirmektir. Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Avrupa Konseyi (AK) ve Adalet Bakanlığı'na faks göndereceğiz. Tüm halkımızı ve insanlığı TC devletinin geliştirdiği faşist rejime karşı ses çıkarmaya ve direnmeye çağırıyoruz.”