Tutsaklar ölümle tehdit edildi

Osmaniye T2 Kapalı Cezaevi'ndeki tutsakların ölümle tehdit edildiği belirtildi.

Cezaevinde tutuklu bulunan kardeşi Mehmet Emin Dal ile 13 Aralık Çarşamba günü görüşen Mehmet Sait Dal, kardeşinin yoğun hak ihlalleri ile karşı karşıya olduklarını aktardığını söyledi.

Kardeşinin sistematik işkence uygulandığını belirttiğini kaydeden Dal, havalandırmanın üzerinin kapatılmasıyla tutsakların sınırlı olarak gördükleri güneşi artık hiç görmediklerini ifade etti. Dal, kardeşinin anlatımlarını şöyle aktardı: "Spora tek tek çıkmamız isteniyor. Koğuşlarımız arama adı altında sürekli basılıyor ve ölümle tehdit ediliyoruz. Gardiyanlar ''Bizim dediğimizi yapmasanız buradan sağ çıkmazsınız' şeklinde tehdit etti. Avukatlarla yapılan görüşme kameralarla kayıt altına alınıyor. Ayrıca görüş esnasında gardiyanlar başımızda bekletiliyor. Adliye veya hastane sevklerinde saldırılara maruz kalıyoruz. Tedavisi yapılmayan arkadaşlarımız var. Bu yaşanan hak ihlallerinin son bulması için dönüşümlü açlık grevine başlayacağız."

Dal, tutsakların talebini şöyle sıraladı:

* Hak ihlallerinin son bulması.

* Arama adı altında koğuşlara baskın yapılmasına son verilmesi.

* Hasta tutsakların tedavilerin yapılması.

* İşkence ve kötü muamele ile tutsaklara dönük tehditlerin son bulması.

* Tutsakların hakkı olan sosyal aktivitelerin yerine getirilmesi.

* Cezaevi idaresi tarafından kapatılan havalandırmanın üstünün açılması.

* Avukat görüşlerinin kamera ve gardiyan tarafından takip edilmesine son verilmesi.

* Tutsakların spora tek tek değil, toplu olarak çıkarılması.

* Cezaevine giriş ve çıkışlarında tutsaklara dönük saldırılara son verilmesi.

TUTSAKLARA SALİP ÇIKMA ÇAĞRISI

Tutsaklara yönelik hakaret ve tehditlerin son bulmasını isteyen ağabey Dal, şöyle dedi: "Kardeşim ve arkadaşları ölümle tehdit ediliyor, bunu kabul etmiyoruz. Ailelerin tek isteği ülkede barış olması. Barıştan başka hiçbir şey istemiyoruz. Bu istek siyasi bir istek değil insani bir istektir. Tüm halkın ve ilgili kurumların tutsaklara yapılan baskılara karşı sessiz kalmayıp, sahip çıkmasını istiyoruz."