Avrupa ülkelerinde sıðınma hakkına sahip Türkiyeli siyasi mülteciler, Interpol kıskacında. Gittikleri ikinci bir ülkede Türkiye'nin talebiyle Interpol tarafından arandıkları gerekçesiyle gözaltına alınan mülteciler, aylarca keyfi şekilde tutuklu kalabiliyor. 2006'dan bu yana Almanya'da ilticası kabul edilip başka bir ülkede tutuklu kalan mülteci sayısı 10'u bulurken, Berlin hükümeti mültecilere AB'de uluslararası koruma talebini reddetti.
Almanya'da sıðınma talebi kabul edilen siyasi mülteci Başak Şahin Duman, 29 Mayıs 2012 günü Hırvatistan’a giderken Zagreb Havaalanı'nda tutuklandı. Türkiye’nin çıkardıðı uluslararası tutuklama kararı gerekçesiyle Interpol tarafından aranan Duman, Cenevre Mülteciler Sözleşmesi'ne raðmen Türkiye'ye teslim edilmeyle karşı karşıya.
Başak Şahin Duman, Ýstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öðrencisiyken, 2003'de Üniversite Rektörü Kemal Alemdaroðlu’nun konuşmasını protesto etmiş, "Demokratik Üniversite talebini dile getirdiði için polisin şiddetine maruz kalmıştı. 2004'te ise Ankara’da bir öðrenci eylemine katıldıðı gerekçesiyle çok sayıda kişiyle birlikte tutuklandı. 3 ay cezaevinde kalan Duman tahliye edildi. Ancak Duman ve arkadaşlarının davası yıllarca sürdü.
2006'da Almanya'ya gelen ve sıðınma talebi kabul edilen Duman'a 22 Nisan 2010'da Ankara 11. Aðır Ceza Mahkemesi, 7 yıl 6 ay ceza verdi. Zagrep'te üç aya yakındır tutuklu bulunan Duman'ın serbest bırakılması için Alman Büyükelçiliði'nin Hırvat yetkililerle sadece sözlü girişimde bulunduðu öðrenildi. Duman'ın yeniden özgürlüðüne kavuşması için hem Alman hükümetinin hem de BM Mülteciler Yüksek Komiserliði'nin AB'ye girmeye hazırlanan Zagreb hükümetine baskısını artırması gerekiyor.
MÜLTECÝLERÝN SERBEST DOLAŞIM HAKKI ENGELLENÝYOR
Son yıllarda başta Almanya'da olmak üzere Avrupa ülkelerinde Başak Şahin Duman gibi keyfi şekilde aylarca cezaevinde tutulan siyasi mültecilerin sayısı artıyor. Sürgünde yaşayan Türkiyeli siyasi mülteciler aldıkları pasaport ve seyahat etmeyi tanıyan oturum haklarına raðmen seyahat özgürlükleri kısıtlanıyor, sıðınma hakkı veren ülkeler ise ilgisiz davranıyor.
Konuyu Alman Federal Meclis'ine taşıyan Sol Parti milletvekili Ulla Jelpke'nin soru önerisine yanıt veren Berlin hükümeti, 2006'dan bu yana Almanya'da ilticası kabul edilip başka bir ülkede tutuklanan mülteci sayısının onu bulduðunu bildirdi. Söz konusu mültecilerin Ýspanya, Polonya, Bulgaristan, Moldavya, Avusturya ve Hırvatistan'da tutuklandıkları ve bunlardan 9'nun serbest bırakıldıðı açıklandı.
'ULUSLARARASI KORUMAYA GEREK YOK'
Konuya ilişkin bilgileri ilk kez açıklayan Alman hükümeti, Türkiye'nin haklarında çıkardıðı tutuklama gerekçesiyle başka bir ülkede sıðınma başvurusu kabul edilip Almanya'da tutuklanan mülteci sayasının ise 11 olduðunu duyurdu. Aylarca süren tutukluluk süreçlerine Alman hükümeti, Avrupa Birliði çatısı altında mültecileri koruyacak, bilgi alış-verişini hızlandıracak uluslararası bir koruma sistemine gerek olmadıðını savundu.
Berlin hükümetinin ilgisizliðine tepki gösteren Sol Parti milletvekili Ulla Jelpke, mültecilerin özgürce ve tutuklama korkusu taşımadan Avrupa'da seyahat etmelerini saðlayacak bir sistemin kurulmasını talep etti. Son yıllarda Türkiye'de tutuklu muhalif sayısının 10 bini bulduðunu hatırlatan Jelpke, "Avrupa'ya ise kendisine sıðınmış bu insanları Türkiye'nin cezaevlerinden koruma görevi düşüyor" dedi.
Avrupa ülkelerinde en fazla Interpol'ün kıskacında olan mülteciler ise Kürt siyasetçiler. En son BDP Avrupa Temsilcisi Eyyüp Doru, 15 Aralık 2011'de Türkiye’nin Interpol nezdinde 2007 yılında çıkarttıðı yakalama kararı gerekçe gösterilerek Münih'te tutuklanmıştı. Fransa'da siyasi ilticası kabul edilen Doru, kamuoyunun baskısı sonucu 1,5 aylık tutuklamanın ardından serbest bırakılırken, Rusya geçtiðimiz günlerde Kürt siyasetçi Mecit Gümüş'ü Interpol'ün başvuru gerekçesiyle Türkiye'ye teslim etmişti.