AKP Hükümeti’nin daveti üzerine 15-20 Nisan tarihleri arasında yapılan Türkiye gezisine katılan gazetecilerden İsveç Devlet Televizyonu Eğitim Radyosu’nda (Svt-UR) Yapımcı olarak görev yapan Rahim Telman Oglu Sadıgbaylı hakkında iki soruşturma başlatıldı.

Sadıgbaylı devlet kurumunda çalışmasına rağmen kuruma haber vermeden gazetecilik etiği açısından tartışmalı bir geziye katılmak ve kurumun logosunu izinsiz olarak kullanıp geziyi medyada eleştiren bir gazeteciyle ilgili uygunsuz iddiaları yaygınlaştırmakla suçlanıyor.

İsveç medyasında geziyiyle ilgili etik tartışmaları sürerken İsveç Devlet Televizyonu, Svt gezide yer alan gazetecileri belirlemek için harekete geçti. Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği’ne başvurarak geziye katılan gazetecilerin listesini istedi. Büyükelçilik yetkilileri söz konusu gezi ile ilgileri olmadığını ve bu nedenle de ellerinde herhangi bir liste olmadığını belirtti.

BÜYÜKELÇİLİK GEZİYİ İHA VE CUMHURİYET TEMSİLCİLERİYLE BİRLİKTE ÖRGÜTLEDİ

Ancak İsveç Devlet Radyosu’nun ele geçirdiği belgeler geziyi Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği’nin İhlas Haber Ajansı İsveç Temsilcisi Metin Altınışık ve Cumhuriyet Gazetesi İsveç Temsilcisi ve NTV Muhabiri Osman İkiz’le birlikte örgütlediğini gösteriyor.

Svt’nin yaptığı araştırmalar kurumda yapımcı olarak çalışan Rahim Telman Oglu Sadıgbaylı geziye katıldığını gösterince hakkında soruşturma başlatıldı.

Sadıgbaylı’nın medyada geziyi eleştiren bir gazeteciyi “Terör örgütü PKK’nın Basın Sekreteri” ifadesini kullanarak suçladığı elektronik mektupların İsveç Devlet Televizyonu Eğitim Radyosu’na  (Svt-UR) ulaşması üzerine kurumun Genel Müdürü Erik Fichtelius derhal yeni bir soruşturma başlatılması talimatını verdi. Şube Müdürü Mats Godee kurumlarının adı ve logosunu hiç kimsenin izinsiz ve başkalarını karalayıcı amaçlarla kullanılamayacağını, olanları fevkalede ciddi gördüklerini ve konu hakkında soruşturma başlattıklarını söyledi.

 İŞTEN ATILMA RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA

Türkiye gezisine katıldığı için soruşturmaya tabi tutulan Sadıgbaylı’nın son olaydan sonra işten atılma riski ile karşı karşıya bulunduğu belirtiliyor.

İsveç’te medya kuruluşları gazeteciler için çok sıkı kurallar uyguluyor. İsveçli gazetecilerin gezisinin geçtiğimiz ay yapılan Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EJF)  Genel Kurulu’nda da ele alıp tartışıldığı belirtiliyor.

Stockholm’de düzenlenen bir konferansa katılan EJF Başkanı Arne König 14 gazetecinin Türkiye’nin davetini kabul etmelerinin ve geziye katılmalarının medya etiği ile bağdaşmadığını gibi, 63 gazeteciyi cezaevinde tutan ve binlerce gazeteci aleyhinde davalar açan bir siyasi iktidarın davetini kabul etmenin hiç bir biçimde mazur gösterilemeyeceğini  belirtti  ve geziye katılan gazetecileri belirlemeye çalıştıklarını söyledi.

BÜYÜKELÇİLİK GAZETECİLERİ MUHBİRLİĞE TEŞVİK EDİYOR

Perşembe günü İsveç Parlamentosu’nda basın özgürlüğü ile ilgili konferansta  yaptığı konuşmada König AKP İktidarının Türkiye’deki gazetecileri ceza evlerine atar ve binlerce gazeteci hakkında soruşturma açarken yurtdışında gazetecileri muhbirlik yapmaya teşvik ettiğini söyledi ve Stockholm’deki Türk Büyükelçiliği’nin gazetecilere yazdığı yazıyı katılımcılara okudu.

Büyükelçilik Basın Müşaviri Arif Gülen’in gazetecilere gönderdiği ve König’in konferansta okuduğu mektupta “Bilyorsunuz, terör örgütü PKK liderlerinden Murat Karayılan, Almanya’da “Bir Savaşın Anatomisi: Kürdistan’da Askeri Çizgi” adlı bir kitap yaynladı. Bu kitabın çeşitli dillere çevrilerek bir takım ülkelerde dağıtılma hazırlığı olduğu duyumunu aldık. Söz konusu kitabın burada da dağıtımının yapılıp yapılmadığını ve İsveçceye çevrilip çevrilmediğini takip ediyoruz.  Bu yönde size ulaşan bir bilgi olursa bizimle paylaşırsanız memnun oluruz” ifadelerine yer veriliyor.

İsveç Gazeteciler Federasyonu da gazetecilerin Türk Büyükelçiliğinin davetini kabul edip Türkiye’ye gitmelerine tepkili. Bundan bir süre önce, İsveç Gazeteciler Federasyonu Başkanı (SJF) Jonas Nordling gezinin gazetecilik etiği ile bağdaşmadığını açıklamış ve Medya Etik Kurulu’nu görevini yapmaya çağırmıştı.

Geziye katılan gazetecilerin belirlenmelerinin ardından Medya Etik Kurulu’na bildirilecekleri ve haklarında soruşturma açılacağı belirtiliyor.