Şimdi de tutuklu vekillere fezleke

Şimdi de tutuklu vekillere fezleke

BDP’li 9 Milletvekili ve DTK Eş Başkanı Van Baðımsız Milletvekili Aysel Tuðluk’un fezlekelerinin TBMM’ye gönderilmesinin ardından, tutuklu BDP Urfa, Mardin ve Şırnak milletvekilleri Ýbrahim Ayhan, Gülser Yıldırım ile Selma Irmak’ın da dokunulmazlıklarının kaldırılması talebi ile Meclis’e fezleke gönderildi. Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım’ın cezaevinde iken Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin son bulması amacı açlık grevine başlayacaðı yönünde Cezaevi Müdürlüðü’ne verdiði dilekçe “ örgüt propagandası” kapsamında gösterilmesi dikkat çekti.

Fezlekeleri TBMM’ye gönderilen BDP’li 9 milletvekili ve DTK Eş Başkanı Van Baðımsız Milletvekili Tuðluk’un dokunulmazlıklarıyla ilgili işletilecek süreç merak edilirken, tutuklu Baðımsız Milletvekili Aysel Tuðluk’un fezlekelerinin TBMM’ye gönderilmesinin ardından tutuklu BDP Urfa, Mardin ve Şırnak milletvekilleri Ýbrahim Ayhan, Gülser Yıldırım ile Selma Irmak’ın da dokunulmazlıklarının kaldırılması talebi ile Meclis’e fezleke gönderildi. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Karaca’nın 2 Mayıs 2012 tarihinde açtıðı soruşturmada BDP’li vekil Gülser Yıldırım’ın 29 Şubat 2012 tarihinde Mardin E Tipi Cezaevi Müdürlüðü’ne hitaben yazmış olduðu dilekçedeki, “ Sayın Abdullah Öcalan’a yapılan uluslar arası komplonun 13. Yılına girmiş bulunmaktayız. Uluslar arası komplonun amacında halkları birbirine kırdırtmak ve savaşı körükleme amacı yatmaktadır. Sonuç olarak bu komplo hala devam etmektedir Komplonun boşa çıkarılıp kalıcı barışın saðlanmasında tek muhatap ve çözüm gücü Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüðü Kürt halkının ve tüm halkların özgürlüðünü getirecektir. Tüm bu belirttiklerime istinaden Sayın Abdullah Öcalan'ın özgürlüðü saðlanan kadar süresiz, dönüşümsüz açlık grevine giriyorum” şeklindeki sözlerinin “örgüt propagandası” kapsamında gösterilmesi dikkat çekti. Soruşturma evrakında Milletvekili olan Gülser Yıldırım’ın üzerine atılı müsnet suçu işlediði iddia edilerek, yasama dokunulmazlıðının kaldırılması talep edildi.

VE SAVCI SUÇU BULDU...

BDP Urfa Milletvekili Ýbrahim Ayhan için de 18 Aralık 2009’da DTP Urfa Ýl Başkanı olduðu dönemde, Merkez Karaköprü Belde Teşkilatı’nın tasfiye işlemleri sırasında yapılan denetimde 2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 60. Maddesi uyarınca tutulması zorunlu kayıt ve defterleri tutmadıðı iddia edildi. 4 Ocak 2012’de açılan soruşturmada, “ Ýl Başkanlıðına ait gelir ve gider defterinin onaylanmış gider sayfalarının 6 ve 12. Yine onaylanmış gelir sayfalarının 9, 10, 11 ve 12. Sayfalarına ilave yaprak yapıştırılmak sureti ile mühürlü olmayan sayfalar üzerine gelir ve yekunlarının oluşturulduðunun tespit edildiði, dönemin kapatılan DTP Ýl Başkanı Ýbrahim Ayhan’ın suçu işlemiş olduðunun dosya kapsamı ile sabit olduðu anlaşılmıştır” denilerek, Ayhan’ın da yasama dokunulmazlıðının kaldırılması talep edildi.

TEK DEVLETÝ ELEŞTÝRMEK FEZLEKE GEREKÇESÝ OLDU

BDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak’ın da Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 9 Aralık 2012 tarihinde görülen duruşmada DTP Eş Başkanı olduðu dönemde 8 Şubat 2008 tarihinde Ankara Park Oteli’nde yaptıðı konuşma “suç delili” olarak gösterildi. Irmak’ın, “ Tek bayrak, tek vatan, tek millet, tek dil olgusu bizi karşı karşıya getirdi. O Halde teklik yerine çokluk politikasını ve çokluk felsefesini dikkate almak gerekir…” şeklindeki konuşması “halkı kin ve düşmanlıða tahrik eylemi nedeni ile TCK’nın 216/1, 53 maddeleri uyarınca cezalandırılması talep edilmişti. Ancak, mahkeme Meclis’e gönderdiði yazıda Irmak’ın milletvekili olması sebebiyle, “Anayasa’nın 83/2 maddesindeki düzenleme nedeni ile sanık hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılması TBMM iznine baðlıdır” diyerek, yasama dokunulmazlıðının kaldırılıp kaldırılmayacaðı hususunun takdir ve ifşası için dosyanın C. Başsavcılıðı vasıtasıyla TBMM’ye gönderilmesine karar verdi.

Yazının sonunda TBMM’nin yasama dokunulmazlıðının kaldırılması yolunda kararı olmadan yargılamanın sürdürülmesinin mümkün olmadıðı belirtilerek, “kamu davasının CMK’nun 223/8 maddesi uyarınca durdurulması” yönünde karar beyan etti.

AKP ÝHALEYE FESAT KARIŞTIRMADA ÝLK SIRADA

TBMM’de fezlekelerin partilere göre daðılımı şöyle: BDP 762, CHP 85, AKP 66 ve MHP 21. “Örgüt propagandası”, “örgüt üyeliði”, “2911 sayılı Gösteri ve Yürüyüş Kanununa Muhalefet Etmek” “örgüte yardım yapmak”, “suç ve suçluyu övme gibi iddiaları ile BDP’li vekiller hakkında fezleke hazırlanırken, AKP ihaleye fesat karıştırma, yolsuzluk ve sahtecilikten yüzde 73 ile ilk sırada yer almıştı. Görevi kötüye kullanma kapsamında hazırlanan fezlekelerde de 25 fezlekenin 18’inin AKP üyesi milletvekillerine ait olması dikkat çekti.