The Guardian, öldürülen Kürt çocuklarını yazdı

The Guardian, öldürülen Kürt çocuklarını yazdı

Ýngiliz The Guardian gazetesi, Adana’da PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridi protesto eylemi sırasında polis tarafından öldürülen 11 yaşındaki Mazlum Akay’ı yazdı. Gazete, Mazlum’un 1988 yılından bu yana Türk güvenlik güçleri tarafından öldürülen 501’inci çocuk olduðuna dikkat çekti. Gerçek rakamların daha yüksek olduðu tahmin ediliyor.

Guardian Gazetesi, Constanze Letsch imzalı Adana’dan geçtiði bir haber ile polisin gaz bombasının başına isabet etmesi sonucu aðır yaralanarak 4 aðustos günü yaşamını yitiren 11 yaşındaki Kürt çocuðu Mazlum Akay’ı anlattı.

PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde süren aðırlaştırılmış tecridi protesto etmek için 29 Temmuz'da Adana'nın Yüreðir Ýlçesi Kürtlerin yoðunlukta yaşadıðı Anadolu Mahallesi Çukurova Caddesi'nde bir araya gelen bir grup genç ile polisler arasında çatışma yaşandıðı belirtilen haberde, “Görgü tanıklarının anlatımına göre, bu sırada köşe dükkanında tatlı almak üzere evinden çıkan 11 yaşındaki Mazlum Akay, polisin attıðı gaz bombasının başına isabet etmesi sonucu aðır yaralandı” denildi.

Mazlum’un 8 gün sonra yaşamını yitirdiðini hatırlatan Ýngiliz gazete, insan hakları örgütlerine dayanarak Mazlum’la birlikte 1988 yılından bu yana Türk güvenlik güçleri tarafından öldürülen çocuk sayısının 501’e yükseldiði kaydedildi.

‘Küçük oðlumun canını niye aldılar’

Gazeteye konuşan ÝHD Adana aktivisti Osman Kara, “Sayının bu kadar yüksek olmasından, sivillere karşı orantısız güç kullanan Hükümet sorumludur. 11 yaşındaki bir çocuðun bu şekilde sokak ortasında ölmesini gerektirecek hiçbir gerekçe yoktur. Bu güne kadar bu çatışmada çocuk ölümleriyle ilgili ciddi bir soruşturma yürütülmemiştir. Bu –polis ve askerlerin- onlara karşı güç kullanmaktan geri durmamasının bir başka nedenidir” dedi.

Mazlum’un bu hafta yapılan cenaze törenine 1500 kişinin katıldıðı belirtilen haberde, ailesinin ölümünden polisi sorumlu tuttuðu belirtildi. Ne hükümet yetkilileri nede Adana’daki polis yetkililerinin olayla ilgili kamuoyuna bir açıklamada bulunmadıklarına dikkat çekildi.

Hastaneye getirildiðinde doktorların iyimser olduðunu söyleyen Mazlum’un 46 yaşındaki annesi Ayşe Akay, “Ama bütün gece kusmaya başladı, kan kustu. Sabah başka bir taramadan geçirdiler ve beyin kanaması geçirdiðini keşfettiler. Ondan kısa bir süre sonra Mazlum komaya girdi” dedi. Haberde, 4’ü kız 7 çocuðu daha olan anne Akay’ın feryadını dile getirdiði şu sözlerine yer verildi: “Benim küçük oðlumun canını niye yaktılar? O yanlış bir şey yapmadı!”

Aileye gözdaðı

Polislerin ailenin evine giderek gözdaðı verdiði belirtilen haberin devamında Mustafa Akay’ın, “Bize orantısız tepki göstermememizi söylediler. Ayrıca yaralanmasına bir taşın neden olduðunu iddia ettiler” sözleri aktarılırken, buna karşı görgü tanıklarının boş gaz bombası kovanını buldukları, hastanenin de Mazlum’un gaz bombası ile vurulduðunu doðruladıðına dikkat çekildi.

Polis doktor raporuna el koydu

Polisin orijinal doktor raporuna el koyduðunu söyleyen 62 yaşındaki Akay, “Ama ben önceden bir fotokopisini yaptım çünkü polisin rutin olarak doktor raporlarını aldıklarını biliyoruz” dedi.

Kürt mahallelerindeki gerginliklere Türk medyasının nadir yer verdiðine dikkat çekilen haberde, 11 yaşındaki Mazlum Akay’ın ölümünün öfkeyi arttıracaðını söyleyen BDP Yüregir temsilcisi Durmaz Özmen’in şu sözlerine yer verildi: Tepki düzeyi çok yüksek ve eðer Mazlum Akay’ın olayı Türk ana akım medyasında yer almasa, insanlar uzun bir süre bunu unutmayacak. Hükümet Kürtler ile Kürt sorununa sırtını dönmüş durumda. Suriye’ye özgürlük istediklerini söylüyorlar. Ama kendi kapının önünü temizlemiyorken mahalleyi temizlemeye nasıl kalkışırsın?”

Cinayetler Mazlum’dan sonra da durmadı

Mazlum ne ilkti ne de son oldu. Ýnsan Hakları Derneði (ÝHD) Çocuk Hakları Komisyonu’nun Haziran 2012’de yaptıðı bir açıklamaya göre son 24 yıl içinde en az 552 çocuk devlet güçlerince öldürüldü. AKP’nin iktidara geldiði 2002’den bu yana öldürülen çocuk sayısının ise 171 olduðu belirtildi. Cinayetler Mazlum’dan sonra da durmadı.

Seray sadece sekiz yaşındaydı

“Katil Erdoðan” ve “Kürdistan faşizme mezar olacak” sloganlarının atıldıðı Mazlum’un cenaze töreninden sadece bir gün sonra, Muş’un Şenyayla bölgesinde Seray Yavuz isimli 8 yaşındaki Kürt kızı, bulduðu askeri cismin patlaması sonucu hayatını kaybetti.

Fuat, havan kurbanı oldu

Ertesi gün, yani 7 Aðustos’ta sıra bu kez Fuat Sak’a geldi. 18 yaşındaki genç, Türk ordusunun attıðı bir havan mermisini kurcalarken hayatını kaybetti. Dramın yaşandıðı yer, Güney Kürdistan ile olan sınırdaki Yekmal köyü. Bu köy, Aralık sonunda 34 kişinin katledildiði Roboski köyünün de baðlı olduðu Uludere içerisinde yer alıyor. Türk ordusu haftalardır bölgeyi yoðun bir şekilde bombalıyor.

Veysi, başından vuruldu

Aynı gün sabahın 5’inde devlet tarafından bir cinayet daha işlendi. Yer Toprakseven köyü. Van’ın Çaldıran ilçesine baðlı bu köy Ýran sınırında bulunuyor. 13 yaşındaki Veysi Demir, askerlerin açtıðı ateş sonucu başından vurularak olay yerinde can verdi. DÝHA, Veysi’nin öldürüldükten sonra askerler tarafından Ýran sınır içlerine götürülerek üzerinin toprakla örtüldüðünü ortaya çıkardı. Yayınlanan fotoðraflarda, Veysi’nin cansız bedeninin yarısının dışarıda yarısının toprak altında olduðu görülüyordu.