Telefon hakkını kullanmak isteyen tutukluya işkence

Telefon hakkını kullanmak isteyen tutukluya işkence

Cezaevlerinde her talepleri disiplin cezalarıyla karşılanan tutuklulara yasalarda var olan hakları da kullandırılmıyor. Bu örneklerden biri Aliaða 1 No'lu T Tipi Cezaevi'nde yaşandı. Telefon hakkını kullanmak isteyen tutuklu Ercan Aslan, gardiyanların saldırısına maruz kaldı. Daha sonra "Bir yanlışlık olmuş" diyen gardiyanlar, Aslan, şikayetçi olunca, bu kez tehdit etti. Cezaevi doktoru ise saldırı sonucu oluşan izlerin tamamını rapora geçirmeyerek, işkenceyi gizlemiş oldu. Avukat Nazan Sakallı Aktaş, gardiyanlar, doktor ve cezaevi müdürleri hakkında suç duyurusunda bulundu.

Tutuklu Ercan Aslan, Ýzmir 1 No'lu F Tipi Cezaevi'nden Aliaða 1 No'lu T Tipi Kapalı Cezaevi'ne sevk edildi. Yeni cezaevinde Cumartesi günleri 14.00-15.00 saatleri arasında Aslan'ın telefonla görüşme saati olarak belirlenerek, tutukluya bildirildi. Aslan, 3 Kasım günü saat 15.10 olmasına raðmen, telefon görüşmesi için görevli memur gelmeyince, zile basarak memur çaðırdı.

Ýlk önce Ercan Aslan ile ilgilenmeyen memurlar, daha sonra "Evraklarında eksiklik var. Bu nedenle görüşme yapamayacaksın" dedi. Evraklarında eksiklik olmadıðını belirten tutuklu Aslan, birkaç kez zile basarak memurları çaðırdı. Ancak, hücreye gitmeyen memurlar, daha sonra zili kapattı.

Daha sonra, 7-8 gardiyan ile birlikte Aslan'ın hücresine giden başgardiyan, Aslan'a saldırdı. Boðazı sıkılarak hücreye sokulan Aslan'ı kollarından tutarak yüzünü duvara dayayan gardiyanlar, başına ve yüzüne yanlardan vurdu. Bu sırada başında ve şakaklarında şişlikler, kollarında morarmalar olan Aslan, dövülerek bahçeye çıkartıldı. Burada da dövülen Aslan'a gardiyanlar, küfür edip, hakarette bulundu.

'ÝSTEMEZDÝK BÖYLE OLMASINI'

Olaydan iki sonra, 5 Kasım Pazartesi günü saat 09.00 sıralarında Ercan Aslan'ın hücresine giden bir memur, "Senin evrakın 2 hafta önce gelmişti, diðer arkadaş bilmediði için seni telefona çıkartmamış, kusura bakma, istemezdik böyle olmasını" dedi.

Aynı gün cezaevi hekimine giden tutuklu, darp edildiðini belirterek, vücudundaki aðrıyan yerleri ve izleri gösterdi. Ancak hekim, yalnızca kollarındaki morluklar ile alnının saðındaki şişliði rapora geçirdi.

'ŞÝKAYETÝNDEN VAZGEÇ' DÝYE TEHDÝT EDÝLDÝ

5 Kasım Pazartesi gününün akşamı ise saat 16.00'da 4-5 infaz koruma memuru tarafından başka bir hücreye götürülen Ercan Aslan, "Şikâyetinden vazgeç. Eðer vazgeçmezsen kendini yakmaya çalıştıðını, memurlar seni engellemeye çalışırken kafa kafaya tokuştuðunuzu söyleriz. Biz de rapor aldık. Disiplin cezası alırsın, iyi halin ortadan kalkar, infazın yanar" diye tehdit edildi.

AVUKATI SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

Avukat Nazan Sakallı Aktaş, olayla ilgili olarak Ýzmir Cumhuriyet Başsavcılıðı'na suç duyurusunda bulundu. Dilekçede, Aslan'ı döven başmemur ve yanındaki memurlar ile tehdit eden memurlar, ilk muayeneyi gerçekleştiren doktor, cezaevinin 1. ve 2. müdürü ile güvenlik kamerası izlemesinden sorumlu memurların "basit işkence", "ihmali sürette işkence", "görevi kötüye kullanma ve kamu görevlisinin suçunu bildirme yükümlülüðünün ihlali" ve "tehdit" suçlarından yargılanmaları istendi.

Müvekkilinin odasının bulunduðu koridorda güvenlik kamerasının bulunduðunu belirten avukat Sakallı Aktaş, cezaevinin B-13, B-14 ve B-15 numaralı koðuşlarının bulunduðu koridorda mevcut tüm kamera kayıtlarına savcılık tarafından el konulmasını da talep etti.