Tanrıkulu, sözleşmeli askerlere imzalatılan belgeyi sordu
Tanrıkulu, sözleşmeli askerlere imzalatılan belgeyi sordu
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, sözleşmeli askerlere, "ölümlerinden kamuoyuna bahsedilmeyeceði" yönünde imzalatılan belgeye ilişkin soru önergesi verdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, TBMM Başkanlıðı'na Milli Savunma Bakanı Ýsmet Yılmaz'ın yazılı cevaplaması istemiyle verdiði soru önergesinde, sözleşmeli askerlerin ölümlerinin duyurulmayacaðına dair iddiaları aktardı.
Tanrıkulu, mevcut kontenjanlar kullanılma şekilleri ve sözleşmelerde öldüklerinde bunun duyurulmayacaðına benzer şüphe uyandıracak iddialar bulunduðuna dikkat çekerek, şu soruları yöneltti: "Bu Baðlamda; Sözleşmeli askerlik uygulamasına geçildiðinden bu yana kaç sözleşmeli asker alınmıştır? Sözleşmeli askerlik için açılan kontenjanların ne kadarı boş kalmıştır? Kaç kişilik kontenjan ayrılmış, kaç kişi işe yerleştirilmiştir? Alınan sözleşmeli askerlere 'öldüklerinde bunun duyurulmayacaðına' ilişkin herhangi bir sözleşme imzalatılmakta mıdır?"
ANFYE KONUŞAN ASKER, SÖZLEŞMEYÝ DOÐRULADI
ANF'ye konuşan bir sözleşmeli asker, imzalatılan belgenin tek nüsha olduðunu ve çok sayıda resmi yazının yanısıra, ölüm ve yaralanma halinde tazminat kabul etmeyecekleri, ölüm halinde sadece ailelerine, aileleri yoksa haber verebilecekleri en fazla 3 kişinin isminin verilebileceðinin yazıldıðını açıklamıştı. ANFnin 18 Eylül günü yayınladıðı haberde, can güvenliði nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen asker, söz konusu ikinci tek nüsha belgenin Ankarada imzalatıldıðını söylemişti.
BAKAN YILMAZ SORUYU CEVAPLAMAMIŞTI
Hakkari Milletvekili Adil Kurt, geçen Haziran ayında Milli Savunma Bakanı Ýsmet Yılmaz'ın yanıtlaması istemiyle verdiði 5 soru önergesinden birinde, alınan sözleşmeli er ve erbaşların ölümlerinin açıklanmaması, cenaze töreni yapılmaması gibi bir maddenin olup olmadıðını sormuştu.
Milletvekili Adil Kurt'un, "Çatışmaların yaşandıðı bölgelerde görevlendirilen sözleşmeli er ve profesyonel birliklerde çalışan personeller işe alınırken ve imzaladıkları sözleşmelerde haklarıyla ilgili 'ölümleri durumunda' belirtilmiş özel husus veya hususlar var mıdır? Bu anlamda bölgedeki çatışmalarda ölmeleri durumunda, ölümlerin açıklanmaması gibi bir beyanda bulunmuş veya böyle bir ibareye imza atmışlar mıdır?" şeklindeki iki sorusunu görmezden gelerek şu cevabı vermişti: "Temin edilen sözleşmeli er ve erbaş ile diðer profesyonel personelin sözleşmeleri; 4678 sayılı Türk Silahlı Kuvvetlerinde Ýstihdam Edilecek Sözleşmeli Subay ve Astsubay Yönetmeliði, 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu ile Uzman Erbaş Yönetmeliði, 6191 sayılı Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanunu ile Sözleşmeli Erbaş ve Er Yönetmeliði esasları çerçevesinde yürütülmüştür."
BAKAN KENDÝNÝ YALANLADI
Milli Savunma Bakanı Ýsmet Yılmaz, soru önergesine verdiði yanıtta, "Bugüne kadar terörle mücadele kapsamında şehit olan sözleşmeli erbaş/er bulunmamaktadır" demesine raðmen, aynı soru önergesine verdiði cevapta ise "Ýcra edilen Ýç Güvenlik Harekatı kapsamında 3 Eylül 2011-26 Haziran 2012 tarihleri arasında 41 profesyonel (subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaş) şehit olmuştur" diyerek kendi kendini yalanladı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, TBMM Başkanlıðı'na Milli Savunma Bakanı Ýsmet Yılmaz'ın yazılı cevaplaması istemiyle verdiði soru önergesinde, sözleşmeli askerlerin ölümlerinin duyurulmayacaðına dair iddiaları aktardı.
Tanrıkulu, mevcut kontenjanlar kullanılma şekilleri ve sözleşmelerde öldüklerinde bunun duyurulmayacaðına benzer şüphe uyandıracak iddialar bulunduðuna dikkat çekerek, şu soruları yöneltti: "Bu Baðlamda; Sözleşmeli askerlik uygulamasına geçildiðinden bu yana kaç sözleşmeli asker alınmıştır? Sözleşmeli askerlik için açılan kontenjanların ne kadarı boş kalmıştır? Kaç kişilik kontenjan ayrılmış, kaç kişi işe yerleştirilmiştir? Alınan sözleşmeli askerlere 'öldüklerinde bunun duyurulmayacaðına' ilişkin herhangi bir sözleşme imzalatılmakta mıdır?"
ANFYE KONUŞAN ASKER, SÖZLEŞMEYÝ DOÐRULADI
ANF'ye konuşan bir sözleşmeli asker, imzalatılan belgenin tek nüsha olduðunu ve çok sayıda resmi yazının yanısıra, ölüm ve yaralanma halinde tazminat kabul etmeyecekleri, ölüm halinde sadece ailelerine, aileleri yoksa haber verebilecekleri en fazla 3 kişinin isminin verilebileceðinin yazıldıðını açıklamıştı. ANFnin 18 Eylül günü yayınladıðı haberde, can güvenliði nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen asker, söz konusu ikinci tek nüsha belgenin Ankarada imzalatıldıðını söylemişti.
BAKAN YILMAZ SORUYU CEVAPLAMAMIŞTI
Hakkari Milletvekili Adil Kurt, geçen Haziran ayında Milli Savunma Bakanı Ýsmet Yılmaz'ın yanıtlaması istemiyle verdiði 5 soru önergesinden birinde, alınan sözleşmeli er ve erbaşların ölümlerinin açıklanmaması, cenaze töreni yapılmaması gibi bir maddenin olup olmadıðını sormuştu.
Milletvekili Adil Kurt'un, "Çatışmaların yaşandıðı bölgelerde görevlendirilen sözleşmeli er ve profesyonel birliklerde çalışan personeller işe alınırken ve imzaladıkları sözleşmelerde haklarıyla ilgili 'ölümleri durumunda' belirtilmiş özel husus veya hususlar var mıdır? Bu anlamda bölgedeki çatışmalarda ölmeleri durumunda, ölümlerin açıklanmaması gibi bir beyanda bulunmuş veya böyle bir ibareye imza atmışlar mıdır?" şeklindeki iki sorusunu görmezden gelerek şu cevabı vermişti: "Temin edilen sözleşmeli er ve erbaş ile diðer profesyonel personelin sözleşmeleri; 4678 sayılı Türk Silahlı Kuvvetlerinde Ýstihdam Edilecek Sözleşmeli Subay ve Astsubay Yönetmeliði, 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunu ile Uzman Erbaş Yönetmeliði, 6191 sayılı Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanunu ile Sözleşmeli Erbaş ve Er Yönetmeliði esasları çerçevesinde yürütülmüştür."
BAKAN KENDÝNÝ YALANLADI
Milli Savunma Bakanı Ýsmet Yılmaz, soru önergesine verdiði yanıtta, "Bugüne kadar terörle mücadele kapsamında şehit olan sözleşmeli erbaş/er bulunmamaktadır" demesine raðmen, aynı soru önergesine verdiði cevapta ise "Ýcra edilen Ýç Güvenlik Harekatı kapsamında 3 Eylül 2011-26 Haziran 2012 tarihleri arasında 41 profesyonel (subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaş) şehit olmuştur" diyerek kendi kendini yalanladı.
