Suriye’de ateşkes yürürlüğe girdi
Şam saatiyle gece yarısı düşmanlıklara son verilmesi kararı yürürlüğe girdi. Çatışmaya dahil olan tüm güçlerin gözü, bu ateşkesin ne kadar dayanacağına çevrilmiş durumda.
Şam saatiyle gece yarısı düşmanlıklara son verilmesi kararı yürürlüğe girdi. Çatışmaya dahil olan tüm güçlerin gözü, bu ateşkesin ne kadar dayanacağına çevrilmiş durumda.
Şam saatiyle gece yarısı düşmanlıklara son verilmesi kararı yürürlüğe girdi. Çatışmaya dahil olan tüm güçlerin gözü, bu ateşkesin ne kadar dayanacağına çevrilmiş durumda.
Bazıları için ateşkes, bazılarına göre düşmanlıklara son verilmesi veya eylemsizlik olarak ifade edilen bu süreç, tüm ülke genelinde tam bir ateşkesi ifade etmiyor. Çatışmanın tarafları açısından da farklı anlamlar içeriyor.
Suriye’de daha önce de sınırlı alanlarda ateşkes anlaşmaları oldu. Bu ateşkeslerle kuşatma altındaki çeşitli alanlara insani koridor açılması öngörüldü. Ancak hiçbiri sonuç alıcı olmadı.
Ateşkes, bir savaş sırasında düşmanlıklar veya silahlı faaliyetlerin sınırlı veya geçici olarak durdurulması olarak tanımlanıyor.
Düşmanlıklara son verilmesi, daha resmi bir tanımlama olmasına rağmen bir eylemsizlik halini ifade etmiyor.
Suriye’de karar altına alınan bu süreç, özellikle ABD ve Rusya’yı ilgilendiriyor. Düşmanlıklara son verilmesi önerisi, 22 Şubat günü bu iki ülke tarafından sunuldu. Karar altına alınan sürece, DAİŞ ve El Kaide’nin Suriye kolu El Nusra Cephesi dahil edilmedi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bir televizyon kanalındaki açıklamasında, Şam rejiminin ateşkese uyması için gerekeni yapacağını söyledi. Putin, ABD’nin Suriyeli silahlı gruplar nezdinde aynısını yapmasını umduğunu sözlerine ekledi.
Salı günü bir açıklama yapan Başar El Esad hükümeti, düşmanlıklara son verilmesi çağrısını kabul ettiğini söylerken, terörist gruplarla savaşmaya devam edeceğini ifade etti.
Özellikle Türkiye ve Suudi Arabistan destekli Yüksek Müzakere Komitesi, Şam’ın bu karardan fırsat bilerek, El Nusra ile ittifak halinde olan İdlib veya Halep bölgesindeki silahlı grupları vurmasından endişe ediyor. Aralık ayında Riyad’da kurulan ve alandaki ciddi bir etkisi bulunmayan Yüksek Müzakere Komitesi, yine de iki haftalık geçici bir ateşkesi kabul etti.
EN BÜYÜK ENGEL AKP TÜRKİYE’Sİ
Kürtler, Araplar ve bölgenin diğer halklarından oluşan Demokratik Suriye Güçleri ile Halk Savunma Birlikleri (YPG), anlaşmaya uyacaklarını açıkladı. Ancak saldırı olması halinde, karşılık verecekleri uyarısında bulundu.
Bu ateşkesin başarı şansı önündeki en büyük engel Türkiye olarak görülüyor. Türk hükümeti daha ateşkes yürürlüğe girmeden, uygulanabileceği konusundaki şüphelerini ifade etti ve hatta daha da ileri giderek, kararın kendilerini bağlamadığını açıkladı
Yapılan anlaşmaya uyulsa bile bu durum, Suriye savaşının çözüleceği anlamına gelmiyor. Büyük güçlerin her şeyden önce yeni müzakereler için tarafları bir müzakere masası etrafına toplaması gerekiyor. Cenevre’de en son yapılan müzakerelerden Kürtlerin dışlanması ardından herhangi bir ilerleme sağlanmamıştı. Müzakerelerin sabote edilmesinin baş aktörleri arasında yine Türkiye vardı.
ANLAŞMAYA UYULMAZSA NE OLUR?
Eğer anlaşmaya uyulmazsa, yeni mekanizmaların devreye girmesi bekleniyor. Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin, 22 Şubat’ta yaptığı bir açıklamada iki büyük güç olan ABD ve Rusya’nın anlaşmaya uyulmasını sağlayacak “efektif bir kontrol mekanizması” hayata geçirmesi gerektiğini söyledi.
ATEŞKESE UYMAYAN GRUPLAR HEDEF OLACAK
Birlemiş Milletler Suriye Özel Görevlisi Staffan de Mistura da düşmanlıklara son verilmesi anlaşmasının yürürlüğe girmesiyle birlikte, gözetmek amacıyla bir komite devreye koyacağını açıkladı. Bu komitenin, DAİŞ, El Nusra ve BM Güvenlik Konseyi’nin terörist olarak tanımladığı diğer grupların denetimindeki alanları belirlemesi gerekecek. Bu durumda ateşkese uymayan gruplar, “cihatçı” olarak değerlendirilecek ve hedef olacak.