Der Spiegel dergisinin yeni sayısında eski arşivlere dayandırılan haberde, eski sosyal demokrat başbakan Willy Brandt’ın ABD’den mali destek aldığına dair belgelerin ortaya çıktığı iddia edildi.

Derginin internet sayfasındaki ilk haberde, Brandt’ın 1950’li yıllarda Amerikan istihbarat örgütü CIA’den 200 bin mark para aldığı belirtilirken, ilerleyen saatlerde bu yardımın Marshall Planı kapsamında verildiği savunuldu.

Spiegel haberinde, 1977 yılında ortaya atılan ve o dönemde Başbakan olan Willy Brandt’ın ‘yalan kampanyası’ olarak nitelendirdiği iddianın gerçek olduğu dile getirildi.

ABD’nin 1969-1974 yılları arasında başbakanlık yapan Brandt’ın 1950’li yıllarda Batı Almanya’nın Sovyetler’e karşı ABD ve diğer batılı ülkelerin yanında yer almasından yana olduğu için mali yardım aldığı savunuluyor. Buna göre, o dönemde Berlin’deki SPD üyelerinin tümünün partiye ödediği aidat miktarının üçte birine denk gelen 200 bin mark para, batı yanlısı kanadın parti içnide üstün gelmesi için verildi.

Willy Brandt’ın dönemin Berlin Belediye Başkanı Ernst Reuter ile birlikte batı yanlısı kanadın önemli isimlerinden olduğu biliniyor.

İkinci Dünya Savaşı sırasında sürgünde olduğu İsveç’te CIA’in öncülü olan Office of Strategic Services (OSS) ile birlikte Nazi Almanyasına karşı işbirliği yaptığı bilinen bir gerçekti. Dönemin İsveç-Norveç Basın Bürosu’nun başında olan Brandt’ın Nazilere ait bilgi ve analizleri Amerikan birlikleriyle paylaştığı ve savaşın gidişatında rol oynadığı kabul ediliyor.

‘DDR BAĞLANTISI’ İDDİASI İSTİFA ETTİRMİŞTİ

Brandt, 1957-1966 yılları arasında aynı zamanda bir eyalet  olan Batı Berlin’in belediye başkanlığı görevinden sonra 1969-1974 arasında başbakanlık yapmıştı. Brandt’ın 1974’deki istifası da ilginç bir şekilde dönemin sosyalist Doğu Almanya (DDR) ile olan bağı olduğu iddiası sonrasında gelişmişti.

Willy Brandt, danışmanlarından Günter Guillaume’un DDR adına çalıştığını kabul etmesi ardından istifa etmişti.

Willy Brandt hakkındaki bu iddialar ilk olarak 1977’de eski CIA ajanı Victor Marchetti tarafından yazılan The CIA and the Cult of Intelligence adlı kitapta dile getirilmişti. Dönemin ABD Başkanı Jimmy Carter de bu iddiaları ‘temelsiz söylentiler’ olarak nitelendirmişti.