Ýki hafta önce cezası Yargıtay'ca onanan ve ardından tutuklanan Barış Annesi 79 yaşındaki Sitti Şen Adalet Bakanlıðı'nın talimatıyla bugün serbest bırakıldı. Ýlk olarak ANF’ye konuşan Şen, devletin kendisini tutuklayarak barış mücadelesinden öç almaya çalıştıðını söyledi. Barış mücadelesi verdiði için tutuklandıðını kaydeden Şen, katilleri yakalayan ve yaşlı insanları tutuklayan bir ülkede demokrasiden bahsedilmeyeceðine vurgu yaptı.

Siirt'te 2006 yılında PKK lideri Abdullah Öcalan'a uygulanan tecridi protesto etmek için açlık grevine girdiði için yerel mahkemece kendisine "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla 20 ay hapis cezası verilen Sittî Şen, Yargıtay 9. Aðır Ceza Mahkemesi'nin cezayı onaması üzerine 14 Temmuz'da tutuklanmıştı.

Şen, daha sonra Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi'ne konulmuştu.AKP rejimi tarafından yeni yargı paketi ile katiller serbest bırakılırken, Şen'in tutuklanması Türkiye yoðun tepkilere yol açmıştı. Bunun üzerine Adalet Bakanlıðı devreye girerek, Şen’in serbest bırakılması talimatını verdi.

‘BU SAVAŞ SON BULSUN ARTIK ÝNSANLAR ÖLMESÝN’

Tahliyesi ardından ilk olarak ANF’ ye konuşan Sitti ana, “Ben barış istediðim için tutuklandım, bunu anlayabilmem mümkün deðil” dedi. Tutuklamakla insanların yıldırılmayacaðını vurgulayan Sitti ana, tutuklanmasının baştan beri yanlış olduðunu ve bu yanlışın kamuoyunun baskısıyla giderildiðini söyledi. Barış mücadelesine kaldıðı yerden devam edeceðini kaydeden Şen, bu savaşın son bulmasını istediklerini ve bu savaş kadar kötü bir şeyin olmadıðını dile getirdi.

‘DEVLET BENÝ TUTUKLAYARAK ÖÇ ALMAYA ÇALIŞTI’

Şen, devletin kendisini tutuklayarak barış mücadelesinden öç almaya çalıştıðını söyledi. Barış mücadelesi verdiði için tutuklandıðını kaydeden Şen,“Devlet çocuklarımı aldı, öldürdü, tutukladı. Yetmiyormuş gibi bu yaşlı halimle ve saðlık sorunumla beni alıp tutukladı” diyerek tepki gösterdi. Şen, katilleri yakalayan ve yaşlı insanları tutuklayan bir ülkede demokrasiden bahsedilmeyeceðini söyledi.

‘TUTUKLANMAYI BEKLÝYORDUM’

13 gün cezaevinde kaldıðını ve oradaki tutuklu ve hükümlülerin kendisine çok saygılı davrandıðını anlatan Sitti ana, onlardan ayrıldıðı için üzüntülü olduðunu anlattı. Her hafta cezaevine gidip arkadaşlarını ziyaret edeceðini ifade eden Sitti ana, cezaevinde çıktıðına çok sevinmediðini, cezaevinde herkesin çıkması halinde sevineceðini kaydetti.

‘52 KÝŞÝ AYNI KOÐUŞTA KALIYORDUK’

Sitti ana, “Keşke herkes çıksa. Benim bırakılmama sadece sevinmedim. Herkesin çıkması halinde sevinirim.52 kişi aynı koðuşta kalıyorduk. Cezaevinde çeşitli sorunlar vardı. Herkes beni çok seviyordu. Doðrusu bırakılmama arkadaşlarım çok sevindi ama onlardan ayrılacaðım için de üzülmediler de deðil. Bırakılacaðımdan umutluydum. Tutuklanacaðımı da bekliyordum çünkü bu devlet köyümü yaktı çocuklarımı benden aldı diðer çocuklarımı cezaevine attı” diye konuştu.

SÝTTÝ ANA’NIN TRAJÝK YAŞAMI…

Siirt’te yaşayan ve "Sitti ana" olarak bilinen Sitti Şen'in yaşadıkları adeta bir Kürdistan hikâyesi. Köyü devlet tarafından yakılan Yaşlı kadının kızı Gülistan 1993'te Siirt'in Eruh Ýlçesi'ne baðlı Balıkavak Köyü civarında mayına basarak, PKK'ye katılan oðlu Mehmet ise 1996'da bir çatışmada yaşamını yitirdi. Şen'in diðer oðlu Abdullah ise PKK davasından yargılandı ve şu an Almanya'da tutuklu. En büyük oðlu Şükrü ise PKK davasından yıllarca cezaevinde yattı.