Sincan’da ‘mevzuat’ generallere işlemiyor

Sincan’da ‘mevzuat’ generallere işlemiyor

Ýlginç uygulamalarıyla gündemden düşmeyerek “Mevzuat”ın arkasına sıðınan Sincan F Tipi Cezaevi idaresi, “yaratıcı” yeteneðini bir kez daha gösterdi. Politik tutsakları, “Aynı dosyadan yargılanan tutuklular aynı hücrede kalamaz” diyerek zorla ayıran idare, 28 Şubat darbeci generalleri ayırmadı.

Ýlginç uygulamalarıyla gündemden düşmeyen Sincan F Tipi Cezaevi idaresi, “yaratıcı” yeteneðini bir kez daha gösterdi. Cezaevi idaresi, “Aynı dosyadan yargılanan tutuklular aynı hücrede kalamaz” diyerek 30 Mart 2012 tarihinde A-27, A-32, B1-45, B1-50, B2-57, B2-61 nolu hücrelerde kalan politik tutuklu ve hükümlüleri yer deðişimi talep etmedikleri halde zorla başka hücrelere daðıttı. Ancak, aynı dosyadan yargılanan 28 Şubat darbeci generalleri ayırmadı ve 18 subayı üçer kişi olarak bu boşaltılan 6 hücreye yerleştirdi.

Sincan 1 No’lu F Tipi’nde bulunan hükümlü Deniz Bakır ve Cihan Karaçöl yakınlarına yazdıðı mektupta, idarenin bu tutumuna ilişkin “Ýdare arkadaşlarımızı, sürükleyerek, hakaret, küfür ve yer yer işkenceler eşliðinde birbirinden ayırarak talep etmedikleri başka hücrelere daðıttı” dediler.

Bakır ve Karaçöl, yazdıkları mektupta şunları kaydetti: “En başta savunma hakkına saldırı anlamına gelen bu uygulama ile yetinmeyen hapishane idaresi devamında, ‘aynı dosyadan yargılananlar sohbete de çıkamaz’ diyerek arkadaşlarımızı, ikisi aynı hücreden olmak üzere üç ya da dört kişilik sohbet gruplarına bölerek çıkarmaya başladı. Böylece zaten uygulanmayan sohbet hakkı da fiilen ortadan kaldırılmış oldu.

Tüm bu saldırılar, ‘mevzuat gereði’ denilerek savunuluyor. ‘Mevzuat’ ve ‘Güvenlik’ her yana çekilebilen, her biçimi alan bir oyun hamuru gibi öne sürülüyor. Her türlü keyfiliði, kayırmacılıðı, hukuksuzluðu örtmek için kullanılıyor. Oysa aynı mevzuat hapishaneye yeni getirilen 28 Şubat darbeci generalleri, subayları için işlemiyor. Ýdare, gözaltılar başlar başlamaz, tutuklanacak kişi sayısına kadar bilgilendirilmiş ve bu subaylar için A Bloðun 1’inci ve 2’inci koridorundaki 6 hücrede kalan tutuklu ve hükümlüler, talep etmedikleri halde başka hücrelere alınmış; hücreler temizletilmiş, Cumartesi olmasına raðmen kantin açılmıştır. Ki katin, tutuklu ve hükümlüler için açılması gerektiði halde Cumartesi günleri açılmaz. Nihayet aynı dosyadan yargılanan subaylar üçer kişi olarak bu 6 hücreye yerleştirilmiştir. Biz politik tutsaklara, işkence, keyfilik, hak gaspı olarak yansıyan ‘Mevzuat’ ve ‘güvenlik’, darbecilere gelince kıyak gerekçesi olmaktadır. Bu çifte standardın gerekçesini sorduðumuzda idare yetkilileri, ‘güvenlik’ diyerek işin içinden çıkıyor. Üstelik ‘istediðiniz yere şikayet edin’ diyerek arkasının saðlam olduðunu, uygulamanın adresinin daha yukarılar olduðunu ima edecek kadar rahat ve perwasız davranabiliyor. “

AKP’NÝN, DEMOKRATLIÐI VE DARBE KARŞITLIÐI BU KADAR!

AKP Hükümeti’nin demokrasi anlayışını ve darbe karşıtlıðını da eleştiren Bakır ve Karaçöl, “Ýlerici, demokrat, yurtsever, devrimci sözün özü ezilenlerden yana politik muhalefete her yerde, her yolla ve biçimde zulüm, darbecilere ise VÝP hapishane” ifadesini kullandılar.

Amaçlarının kendilerinin maruz kaldıkları uygulamaları, darbecilere de istemek olmadıðının altını çizen Bakır ve Karaçöl, aksine “Mevzuat” ve “Güvenlik” altında yaşanan çifte standardın kaldırılarak tüm tutuklu ve hükümlüler için daha insani koşullar saðlanması gerektiðini belirttiler ve eklediler: “Bu ikiyüzlülüðe son verilmelidir. Darbeci subaylar için işletilmeyen mevzuatın devrimci-politik tutsakları ezmek, ezemediðinde ise intikam almak için hazırladıðı, kullandıðı çok açıktır. Sonuç olarak; ‘mevzuat’, ‘güvenlik’ gibi yalanlara son verilmesini, savunma hakkının önünde bir engel olan tecrit uygulamalarını aðırlaştıran, tutuklu ve hükümlü aynı dosyadan yargılananların bir araya gelmesini imkansız hale getiren uygulamanın sonlandırılmasını istiyoruz. Sohbet, ziyaret ve diðer sosyal hakların herkese ayrımsız ve bir hak olarak tanınmasını istiyoruz.”

ANF NEWS AGENCY