SDP 5. Olaðan Kongresi başladı

SDP 5. Olaðan Kongresi başladı

Sosyalist Demokrasi Partisi’nin (SDP) 5. Olaðan Kongresi’nde konuşan BDP Grup Başkanvekili Ýdris Baluken, AKP’nin faşist saldırılarla Türkiye halklarına diz çöktürmek istediðini belirterek, “AKP, korktuðu ve paniklediði için Kürtlere, Kürtlerin örgütlü mücadelesine ve Kürtlerin önderine saldırıyor. Daðları bombalıyor, binlerce insanı tutukluyor. 13 yıldır tutsak edilen işkence sistemi altında insanlık dışı uygulamaya maruz bıraktıðı Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde tecrit uyguluyor” dedi.

SDP’nin 5. Olaðan Kongresi, Kocatepe Kültür Merkezi’nde başladı. Salona, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur”, “Partimiz SDP cephemiz HDK”, “Ortadoðu’da emperyalist işgale hayır”, “Erkek devlet şiddetine hayır”, “Öcalan’a tecride son anadilde savunma anadilde eðitim”, “Birliðin enternasyonalizmin devrimin ve sosyalizmin partisiyiz” pankartları asıldı.

Kongreye delegelerin ve partililerin yanı sıra BDP Grup Başkanvekili Ýdris Baluken, SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, BDP Diyarbakır eski milletvekili Akın Birdal, TTB eski Genel Başkanı Eriş Bilaloðlu, PSAKD Genel Başkan Yardımcısı Haydar Şen, Türkiye Barış Meclisi Sekretarya üyesi Ýmam Canpolat, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanı Yavuz Önen, ESP Genel Başkanı Figen Yüksekdað, şair Ahmet Telli katıldı.

Kongrenin açılış konuşmasını yapan SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, SDP’nin 10. kuruluş yılı olduðunu hatırlattı. Turan, SDP’nin açık amacının verilen sistemi yıkarak yerine işçi ve emekçi iktidarı kurmak olduðunu belirterek, “Deniz ve yoldaşları, onları kurtarmak için kendilerini feda eden Mahir Çayan ve onlar, işkencede ser verip sır vermeyen Ýbrahim Kaypakkaya bugünümüzün yaratıcılarıdır. Necdet Adalı, Erdal Eren, Ýlyas Veyseller ve diðerleri yol arkadaşımızdır. Kürt özgürlük hareketinin öncü kadroları, Kemaller, Mazlumlar, Zilanlar, Hakiler siper yoldaşımızdır. Düşmanlarımız bunu böyle bilmelidir” dedi.

ROBOSKÝ’YÝ BOMBALAYANLAR ÖDÜLLENDÝRÝLÝYOR

Türkiye’nin açık cezaevine dönüştüðünü, buna raðmen AKP hükümetinin sonunun da yakın olduðunu söyledi. Roboski’nin üzerinden bir yıl geçerken tek bir adım atılmadıðını dile getiren Turan, köylüleri bombalayanların şeref madalyası ile onurlandırıldıðına dikkat çekti. “Ýşte seçtikleri ombudsman ortadadır. Hrant Dink’in katliam sürecinde onunda payı vardır. Bu ombudsmanı tanımıyoruz” diyen Turan, AKP hükümetinin freni boşalmış kamyon gibi duvara çarpmak üzere olduðunu söyledi. Geçtiðimiz ay Türkiye’de 90 iş cinayetinin yaşandıðını belirten Turan, AKP’nin, Müslüman ülkeler arasına emperyalistler tarafından sokulmuş bir Truva atı olduðunu kaydetti.

ROJAVA’DA KÜRTLERÝN DÝRENÝŞÝNÝN YANINDAYIZ

Turan, AKP’nin Kürtlerin kendi kaderini tayin hakkının önüne bariyer kurmaya çalıştıðını belirterek, “Batı Kürdistan halkı kendini yönetmek için irade göstermiştir. Buna karşı çıkmak deðil bununla yan yana olmak gerekmektedir. Rojava halkının direnişi ortadadır. AKP ise Suriye’de beslediði El Kaide örgütlerini Rojava’nın üzerine salmaya çalışıyor. Bizler Batı Kürdistan halkı ile kader birliði içindeyiz. Ortadoðu’da barışın yeşermesi için emperyalistlerin oradan ellerini çekmesi gerekiyor. Ardından ise Türkiye NATO’dan çıkmalıdır. Rojava’da yaşananlar bölgeye örnek olmalıdır” dedi.

ORTADOÐU HALKLAR FEDERASYONU

Kürt halkının talepleri doðrultusunda barış sürecinin gelişmesi gerektiðini belirten Turan, “Bunların çözümü için Ortadoðu Halklar Federasyonu’nun kurulması gerektiðini düşünüyoruz. Türkiye, Kürtlerle savaştıðı sürece emperyalizm ile olan ilişkisi gelişmektedir. Anında istihbarat ABD tarafından verilmektedir. ABD’nin PKK’ye karşı tutumunun arka planında Türkiye’nin emperyalizme karşı verdiði tavizler vardır. AKP hükümetinin Kürt sorununda inkar ve imha konsepti iflas etti” diye kaydetti.

DÜN DEP’LÝLER BUGÜN BDP’LÝLER

Oslo sürecinin PKK’yi imha etmenin bir yöntemi olarak görüldüðüne işaret eden Turan, şunları söyledi. “Şimdi de dokunulmazlık konusunu tartışıyorlar. 18 yıl önce biz bunu gördük. Ne yazık ki, o gün DEP’lileri cezaevinden çıkaranlar bugün de BDP’lileri cezaevine koymak için uðraşıyorlar. Erdoðan, sürekli ‘Bu işlerin bir bedeli olacak’ diyor. Evet olacak ama bu bedeli sizlerde ödeyeceksiniz. Bu hatayı yaparsanız hiçbir hesabınızın tutmayacaðını bilmeniz gerekmektedir.”

Konuşmanın ardından SDP’nin 10 yıllık tarihini anlatan sinevizyon gösterimi yapıldı. BDP Eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak ile Batman Milletvekili Ayla Akat, Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna kongreye yolladıkları mesajları okundu.

BÝRDAL: ÝDAM KÜRTLERE KARŞI TEHDÝT OLARAK KULLANIYOR

BDP Diyarbakır eski milletvekili ve SDP Onursal Başkanı Akın Birdal, SDP’nin Kürt özgürlük hareketinin stratejik dostu olarak, bu kardeşliði ve birlikteliði yılmadan sürdürdüðünü belirterek, “Çünkü Kürt sorununun ülkemizde barış sorunu, demokrasi ve özgürlük sorunu, eşitlik ve kardeşlik sorunu olduðunu, kalkınma ve gelişme olduðunun ayırdına varmıştır. HDP çatısı altında birleşerek o kayayı tepeye çıkarma kararlılıðı oluşmuştur” dedi. Başbakanın sürekli demokratikleşme yolunda gündemi manipüle ettiðini söyleyen Birdal, “Ýdam cezalarıyla, dokunulmazlıklarla gündemi saptırıyor. En son idam cezasıyla hayatlarını kaybedenleri anarken aðlamıştır. Şimdi daraðaçlarını savunuyor. Kürt özgürlük hareketi üzerinde tehdit oluşturmak istiyor. Yaşam hakkı yok ediliyor. Cezaevlerinde mahkumlar peşpeşe hayatlarını kaybediyor. Son dönemde kışlalarda intihar çıktı. Daha önce işkenceyle yok edilen insanların intihar ettiði söylenirdi. Şimdi kışlalarda böyle iddialar ileri sürülüyor. Yaklaşık 818 kişinin savaşta yaşamını yitirdiði söylenirken 934 kişinin kışlada yaşamını yitirdiði söyleniyor. Bunların yüzde 78’i Kürt, Alevi ve azınlık olduðu görülüyor” diye konuştu.

ÖCALAN’IN ÇAÐRISI ZAMANA YAYILIYOR

Halen ileri demokrasi denilerek darbe anayasası yürürlükte olduðunu kaydeden Birdal, “Bugüne kadar on maddede anlaşılmıştır. Örneðin Uzlaşma Komisyonu üyeleri vicdani ret hakkını kabul etmiyor. 400’ü aşkın kurumdan 82’si vicdani reddi hak olarak kabul ediyor. Diðerleri kabul etmiyor. Silahlar bırakılsın deniyor. Silahların alınmasını gerektiren koşullar giderildi mi? Bir halkın dili kabul edildi mi? Dil halkın yüreðine giden kapıdır. Bu kapı açıldı mı? Anadilde savunma hakkı kabul edildi mi? 68 günlük cezaevi direnişiyle Halk önderi Abdullah Öcalan’ın çaðrısıyla yeni bir süreç başladı. Ama yine zamana yayılıyor. Ýşlerin yoðunluðu nedeniyle anadilde savunma hakkı 2013’e erteleniyor. Yarın da Türkiye bir savaş haline sokulacak. Temel hak ve özgürlükler ertelenmiş olacak” ifadelerinde bulundu.

ROBOSKÎ’YÝ UNUTTURMAYACAÐIZ

28 Aralık’ta Roboski katliamının yıldönümü olduðunu belirten Birdal, “Ama Roboski halkı evlatlarını unutmama ve unutturmamada kararlılar. Onların faillerinin bulunmaması halinde bir gün şafak sökerken çocuklarının katledildiði yerden çıkış yapacaklar. Roboski halkının direnişini de selamlıyoruz ve yanlız olmadıklarını ilan ediyoruz. Cumartesi Anneleri’nin 402. haftasıydı dün. Onlara da selamlarımızı iletiyoruz. Amed’te kontrgerilla cinayetlerine kurban giden Amedlileri de buradan selamlıyoruz. Şimdi tam zamanı ‘Edî bes e’ demenin” dedi.

BALUKEN: FAŞÝST SALDIRILARI BERTARAF EDECEÐÝZ

BDP Grup Başkanvekili Ýdris Baluken, kapitalist modernitenin talan sistemine karşı amansız bir mücadele yürütüldüðünü belirterek, “Bu talan sistemine karşı halkların onurlu direnişi de büyük bir kararlılık ile mücadele etmiştir. Bizler insanlık tarihi boyunca bu onurlu mücadeleye sahip çıkan bütün devrim şehitlerini saygıyla ve onurla anmalıyız. Dünyanın her tarafından ezilen hakların ve işçi sınıfının mücadelesi devrimci güçler tarafından kararlı bir şekilde yürütüluyor. Latin Amerika’dan Yunanistan sokaklarına, Irak’tan Suriye’ye Türkiye’den Kürdistan’a kadar halkımız bulunduðu her yerde faşist saldırıları bertaraf etmek için mücadele ediyor. Asla yorgun ve umutsuz olmayacaðımızı biliyoruz” dedi.

AKP’nin tek amacının Türkiye halklarına diz çöktürmek olduðunu dile getiren Baluken, şunları söyledi: “AKP, Kürtlere, örgütlü mücadelesine ve önderine saldırıyor. Bugüne kadar olmamış faşist saldırılara tanıklık ediyoruz. Bunlar aynı zamanda AKP’nin paniðinin ve korkusunun dışa yansımasıdır. Bu nedenle 10’e yakın arkadaşımız tutsak edilmiştir. Daha dün Batman, Siirt, Amed’de yüze yakın arkadaşımız gözaltına alındı. AKP, korktuðu, paniklediði için Kürdistan’ın bütün daðlarına onlarca uçakla, tankla bombalar yaðdırıyor. 13 yıldır tutsak edilen işkence sistemi altında insanlık dışı uygulamaya maruz bıraktıðı Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde tecrit uygulamaktadır. Roboski’de yoksul Kürt çocuklarını paramparça ediyor. Bu korkunun gizlenmesi içindir ki katliamları yapanlara madalya veriliyor. Pozantı’da Kürt çocuklarına yapılanları tarihe not düşmektedir. Hrant Dink’i katledenleri devlet bürokrasisinde Sivas’taki katliamı yapanları zaman aşımından serbest bırakmaktadır. Saatlerce ve günlerce AKP’nin yaptıklarını anlatırsak bitmez. Korkunun ecele faydası yok. IMF, ABD, NATO, AKP direnişimiz karşısında kaybetmeye mahkumdur.”

Kongre, konuk konuşmalarıyla devam ediyor.