Diyala eyaletinin kuzeyindeki Sadiya kasabasında yaşayan Kürtler, kasabada hakim olan silahlı Ýslamcı grupların terör uygulamaları nedeniyle oldukça zor durumda.
Saddam Hüseyin rejiminin yıkılmasının ardından Irak Anayasasının 140. Maddesi çerçevesinde Sadiya, Kerkük gibi kaderi sonra belirlenecek bölgeler arasında yer aldı. 47 bin kişilik küçük bir kasaba olan Sadiyada güvenliði 2008 yılına kadar Güney Kürdistan idaresine baðlı peşmerge güleri tarafından saðlanıyordu. Ancak 2008de peşmergelerin çekilmesinin ardından bölgede Ýslamcı Sünni Arap gruplar hakimiyet kurdu.
Rudaw gazetesine konuşan Sadiyada yaşayan bir Kürt, kasabadaki durumu Kandaharla kıyasladı. Sadiya sakinleri radikal Ýslamcı gruplar ve hatta El Kaide adına yazılan yazılarla ve cep telefonu mesajlarıyla tehdit ediliyor.
Konuyla ilgili bilgi veren Sadiya ilçe konseyi üyesi Salih Mehdi, eskiden kendilerinden şehri terk etmeleri istendiðini ancak bugün radikal Ýslamcıların talep listeleri gönderdiklerini söyledi.
Bölgede yaşayan Kürtlerin verdiði bilgilere göre geceleri maskeli silahlı kişiler kasaba sokaklarında dolaşıyor. Rudawa konuşan bir başka Kürt sözkonusu kişilerin Kürtleri öldürmekte tereddüt etmeyeceklerini ifade ederek Hayatımızı korumak için onlara boyun eðmekten başka çaremiz yok diyor.
Sadiyada bu grupların dayatmaları arasında kutlamaların yapılmaması, alkol tüketilmemesi ve satılmaması, fotoðraf çekilmemesi ve başörtüsüz gezilmemesi bulunuyor.
Kürtler kasabada Irak ordusu ve polisinin varlıðının göstermelik olduðunu, saldırıya uðramamak için bu tür baskılara ses çıkarmadıklarını söylüyor.
Sadiyada Kürtlerin işyerleri güvenlik kaygılarıyla günde çok az süre açık kalırken Sünni Arapları işyerleri konusunda ise bir sıkıntı yaşanmıyor. Son iki sene içerisinde beş Kürtün işyeri de bombalı saldırıya uðrayıp kapandı.
Bütün bu baskılar nedeniyle Sadiyadaki Kürt nüfusu da azalıyor. Kürtler, Türkmenler ve Arapların bir arada yaşadıkları kasabada 2003 yılında nüfusun yüzde 38ini Kürtler oluşturuyordu. Ancak bugün bu oran yüzde 12.