35. gününe giren süresiz dönüşümsüz açlık grevine dikkat çeken PKK Yürütme Komitesi, Zindan direnişçilerinin sesine saðır olmak, vicdanı saðır ve kör olmaktır diyerek PKK ve PAJKlı tutsakların eylemine sahip çıkmaya çaðırdı. PKK, zindanlarda özgürlük dışındaki her türlü sonuçtan AKP Hükümeti sorumlu olacaktır uyarısında bulundu.
PKK Yürütme Komitesi 35. Gününe giren ve tüm cezaevlerinde PKK ve PAJKlı tutsaklar tarafından süren açlık grevleriyle ilgili açıklama yaptı. Pkkonline.com sitesinde yer alan açıklamada, Ýmralı işkence sisteminin diðer zindan koşullarından öte, inkar ve imha konseptinin sonuçlandırılmasını amaçladıðı kaydedildi.
Ýmralı işkence sistemini yok etme sistemi olarak adlandıran PKK Yürütme Komitesi açıklamasında devamla, Merkezi hegemonyanın denetimindeki Ýmralı sistemi karşısında Önderliðimiz, benzersiz bir direniş sergilemektedir. Bu direnişin benzersizliði, Ýmralı işkence sisteminin 14 yıllık uygulamaları yanında 15 aylık bir zamanı aşan aðırlaştırılmış tecrit uygulanmasıdır denildi.
Açıklama şöyle devam etti:
Önderliðimiz, Mitolojik tanrıların dahi akıl edemeyecekleri denli aðır olan bu sistemi umudun zerresini bırakmayacak cinsten bir sistem olarak tanımladı. Kürtlerin toplumsal statüsünün saðlanması ve özgür yaşamın ancak toplum ile mümkün olabileceði hususlarını, Ýmralı koşullara dayanmanın iki temel gerekçesi olarak ortaya koydu. Ve bu gerekçelerle tüm yok etme saldırılarına raðmen varlıðını koruma ve özgürlüðünü saðlama şiarıyla direnişini yükseltti. Fiziksel duruşundan başlayan direniş, Ýmralı koşullarında geliştirdiði demokratik konfederal sistemle topluma yansıdı, halkın oldu, milyonların oldu. Önderliðimizin yeni paradigma eksenli geliştirdiði savunmaları milyonlarca kişinin daracık bir hücreye sıðdırılmayacaðının kanıtı olurcasına halklaştı. Özgür, demokratik toplumun yaratılmasının öncüsü oldu. Halkımız, Önderlikle yaşamanın özgür yaşamak için tek şart olduðunu tüm etkinliklerinde vurguladı. Şehitlerini bu bilinçle karşıladı. Kürdistanda gerçekleşen eylemlerle birlikte Avrupadaki halkımızın özgürlük nöbeti eylemi yanında, 8 Eylülden itibaren gerçekleştirdiði Önderliðe özgürlük için imza kampanyası ve otobüs turu eylemi, önemli bir uyanışa, kamuoyunu bilinçlendirmeye vesile oldu.
Gerilla cephesinde 23 Temmuzda Şemdinli ile başlayan devrimci halk savaşı hamlesine de deðinilen açıklamada, zindanlarda başlatılan süresiz dönüşümsüz açlık grevlerine dikkat çekildi. PKK ve PAJKlı tutsakların eylemini selamlayan PKK Yürütme Komitesi zindan direnişinin PKK geleneði olduðuna vurgu yaptı.
12 Eylül faşist darbesinin benzersiz saldırıları ve işkenceleri karşısında Mazlum Doðan, Kemal Pir, Xeyri Durmuş, Dörtler ve tüm öncü PKK militanlarının başlattıðı direniş, bireyler şahsında toplumun yaratılmasının keskin bir örneðidir. 80li yılların başında gerçekleştirilen açlık grevi eylemlerinin amacı sesini duyurmaktı. Ve bugün zindanlarda yüzlerce PKK ve PAJKlı tutsaðın başlattıðı eylem, Kemallerin, Xeyrilerin sesinin sadece dışarıya deðil tüm dünyaya duyurulduðunu kanıtlamıştır dedi.
Zindan direnişçilerinin sesine saðır olmak vicdanı saðır ve kör olmaktır diyen PKK Yürütme Komitesi AKP Hükümetine de uyarılarda bulundu.
Faşist AKP hükümetinin tüm çabası Kürdistandan yükselen özgürlük sesini bastırmak, bu ses karşısında saðırları oynamaktır. Suni gündemlerle kendini yenilemeye çalışsa da Önderliðimizin öncülüðünde başlatılan direnişler karşısında AKP hükümeti çıkmaz bir durumu yaşamaktadır. Özgürlük dışındaki her türlü sonuçtan faşist AKP hükümeti sorumludur. Ýnkar ve imha siyasetinde ısrar kadar özgürlük seslerine kulaðını tıkayan faşist rejim, tüm kamuoyuna saðırlaşmayı dayatmaktadır. Bu eylem, kritik bir aşamaya gelmiştir. Zindan direnişçilerinin sesine saðır olmak, özgürlüðe ve onura saðır olmaktır. Vicdanı saðır ve kör olmaktır. Halkımız bu insanlık sınavında onurun tarafında olacak ve özgürlüðü saðlayacaktır dedi.
Açıklamada devamla şu çaðrıda bulunuldu:
Önderliðimizin başlattıðı, PKK ve PAJKlı tutsakların yükselttiði ve 15 Ekimden itibaren binlerce özgürlük tutsaðının sürdürdüðü direnişe tüm demokratik, barışçı ve özgürlükçü çevreler sahip çıkmalı, eylemleriyle cevap olmalı, özgürlük sesini Önderliðimizin özgürlüðü gerçekleşene kadar yükseltmelidir. Zindanlarda yükselen irade savaşına kendi iradesini katarak özgürlük iradesini yaratmalıdır.
Bu temelde halkımızı, varlıðını korumanın tarihsel direnişçileri olan kadınları, özgürlüðe ekmek su kadar ihtiyaç duyan gençlerimizi zindanlardan yükselen bu özgürlük sesini dışarıda daha da yükseltmeye çaðırıyoruz. Direniş eylemlerini yükseltmek, zafere kadar, özgürlüðünü saðlayana kadar ve zindan duvarları yıkılana kadar direnişi yükseltmek, onurlu yaşamanın tek şartıdır. Varlık böyle korunur, özgürlük böyle kazanılır. Bir kez daha, zindanlarda on binlerce PKK ve PAJKlı tutsak yoldaşımızın başlattıðı, varlıðını koruma ve özgürlüðünü saðlama eylemini saygıyla selamlıyor, tüm devrimci, demokrat, yurtsever kamuoyunu bu onurlu eylemi desteklemeye çaðırıyoruz.