Özgür Suriye Ordusu deðil AKP'nin paramiliterleri- Mehdi Atay

Özgür Suriye Ordusu deðil AKP'nin paramiliterleri- Mehdi Atay

Kürt halkının ulusal haklarının tanınmaması için düne kadar işbirliði içinde olduðu Baðdat ve Şam rejimlerinin devrilmesinden bir sonuç çıkaramayan Ankara, bugün de AKP eli ile devlet teröründe ısrar ediyor.

Bunu yaparken de iki halkın arasında yarın telafisi imkansızlaşabilecek bir bölünmeye zemin hazırlıyor.

Güneybatı Kürdistan'da tartışmasız, en ciddi halk desteðine sahip lider olan Abdullah Öcalan'ı esir tutarken bir yandan da paramiliter cinayet şebekelerini beslemeye devam ediyor. AKP bu çeteler vasıtası ile Güneybatı Kürdistan halkı üzerinde baskı oluşturabileceðini sanıyor. Bu uðurda en pespaye yöntemlere başvurmaktan da çekinmiyor.

PKK'nin bu coðrafyanın en etkili ve en yaygın siyasal örgütlenmesine sahip olduðu tartışmasız bir gerçek. PKK lideri Öcalan'ın bu sorunun çözümü konusunda ortak tavrı içeren yol haritası da AKP hükümetinde mevcut. Buna karşın çözüm yerine saldırgan tutumunda ısrar eden AKP tüm dört parçada Kürtler'e savaş ilan ediyor.

Milliyet Gazetesi'nin internet sitesinde, “PKK'yı da vururuz”(26. 07. 2012) başlıðı ile yer alan bir haber gizlemeye çabalasa da AKP Hükümeti tarafından bu amaçla beslenen bir cinayet şebekesini ortaya çıkardı.

Milliyet'te yer alan habere göre, “AFP'ye konuşan Suriyeli bir Kürt muhalif, Türkiye'nin kendilerine silah vermesi durumunda PKK'ya karşı da savaşacaklarını söyledi. Halep kırsalında 45 kişilik bir birliði komuta eden Ubed Muse, "Eðer bize silah verilirse sadece rejimle deðil, PKK ile de savaşırız" dedi.”

Milliyet'in haberinde söz konusu şahsın nerede ikamet ettiði, görüşmenin nerede yapıldıðı yer almıyor. Oysa Milliyet'le aynı gün AFP'nin haberini kullanan AlJezeera Televizyonu'nda yer alan haberin orijinalinde AFP'nin söz konusu kişi ile “Türkiye'nin Antakya şehrindeki güvenli gizli evinde” görüştüðü ortaya çıkıyor.

26 Temmuz günü AlJezeera Televizyonu'nun internet sitesinde yer alan haberin orijinali şöyle:

“Suriyeli Kürt isyancılar Türk ordusunun Esad rejimine karşı kendilerine verdiði desteðe cevap olarak PKK ile savaşma sözü veriyor. Türkiye’de güvenli bir evde saklanan Özgür Suriye Ordusu’nun lideri Bashar al-Assad rejimine karşı savaşan adamlarına daha fazla silah temin edebilmek için yeni bir hamle yapıyor.

Suriye’nin ikinci büyük kenti Halep yakınlarında kendisinin komuta ettiði 45 kişilik grubunun verdiði kanlı çatışmaların ardından AFP’ye konuşan Ubed Muse, ‘umarım Türkiye’den silahlı destek alabiliriz’ dedi.

Savaşçılarının Türkiye’den destek alması durumunda bu iyiliðin karşılıðını Ankara’nın uzun zamandır ezeli düşmanı olan Kürdistan Ýşçi Partisi PKK’ye saldırarak ödeyebileceklerini söyledi.

Duvarlarında çatışmalar boyunca yaralanmış ve ölmüş isyancıların resimleri, Esad’la dalga geçen karikatürler ve Özgür Suriye Ordusu’nun ‘Zafere kadar asla durmayacaðız’ sloganı bulunan Türkiye’nin Antakya şehrindeki gizli evinde oturan Muse ‘eðer biz Kürtler ve Araplar saflara katılıp Türkiye’den askeri destek alabilirsek sadece rejime karşı deðil PKK’ye karşı da savaşırız.’

Türkiye’de bulunan binlerce isyancının ortak endişesini tekrarlayan Muse ‘silaha ihtiyacımız var’ dedi ve ekledi: ‘Türkiye’nin de askeri desteðiyle Suriye’de bulunan PKK üslerini de vurabiliriz zira biz onların nerelerde oldukları ve hangi bölgeleri kontrol ettiklerini biliyoruz.’

Suriye’de ki Kürtlerin arzuları, uzun yıllardır PKK’nin verdiði-Türkiye, Irak ve Suriye’nin de bazı parçalarını içine alan –anavatan Kürdistan mücadelesi Türkiye’nin de en öncelikli kaygılarından biri.”

Haberde yer alan, “Savaşçılarının Türkiye’den destek alması durumunda bu iyiliðin karşılıðını Ankara’nın uzun zamandır ezeli düşmanı olan Kürdistan Ýşçi Partisi PKK’ye saldırarak ödeyebileceklerini söyledi.” ifadesi AKP'nin içine girdiði kirli ilişkileri ortaya çıkarıyor. Gerilla güçleri karşısında kimyasal ve biyolojik silahlar da dahil Uluslar arası hukuka aykırı tüm yollara tevessül eden AKP para ve silah karşılıðında yasa dışı silahlı güçleri de örgütlüyor. AKP'nin bu girişimi doksanlı yılların cinayet şebekesi JÝTEM'i hatırlatıyor. Nitekim Antakya'da, “gizli ve güvenlikli” bir yerde korunan çetenin Kuzey Kürdistan'da ne gibi faaliyetler içinde olduðu da ciddi bir endişe kaynaðı.

NATO'nun en büyük ikinci ordusuna sahip olduðu böbürlenmelerine karşın gerilla güçleri karşısında otuz yıllık savaşı devralan AKP'nin kendi beslediði 45 kişilik paramiliter çeteden medet umması da gelinen noktanın vahameti açısından ciddi ip uçları veriyor. AKP günden güne demokratik siyasal çözümün önünü keserek çatışmayı dayatıyor.