Musa Anter Cinayeti'nde kimse bir şey hatırlamıyor!

Musa Anter Cinayeti Davası'nın duruşmasında konuşan Belediye Başkanı Turgut Atalay'ın tüm sorulara "hatırlamıyorum" yanıtını vermesi dikkat çekti.

Kamuoyunda JİTEM Ana Davası olarak bilenen dava ile Kürt aydını Musa Anter'in katledilmesiyle ilgili davanın duruşması Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. 17. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Anter'in oğlu Dicle Anter, HDP milletvekilleri Mahmut Toğrul, Behçet Yıldırım, HDP Ankara İl Örgütü yöneticileri, Hafıza Merkezi çalışanları, İnsan Hakları Ortak Platformu (İHOP) çalışanı ve izleyiciler katıldı. Duruşmada sanıklardan Savaş Geverkci, Hamit Yıldırım ve avukatları ile müşteki avukatları hazır bulundu.

TAKSİCİ DİNLENDİ: MİROĞLU'NA 'YANLIŞ GELDİK' DEDİ

Musa Anter'i katledildiği Seyrantepe'ye götüren Taksici Mehmet Sinanoğlu SEGBİS ile duruşmaya katıldı. Sinanoğlu'na cinayet ile bilgisinin olup olmadığı, dosyada sanık olarak yargılanan kişileri tanıyıp tanımadığı soruldu. Sinanoğlu, sanıkları tanımadığını belirterek, tanıklığını şöyle anlattı: "Olay günü taksime 3 kişi bindi. Ben tanımıyordum ancak birisi Musa amcaymış, diğeri Orhan Miroğlu. Bir kişi daha vardı, onu tanımıyorum. Musa Amca bana 'Seyrantepe'ye gidelim' dedi, Seyrantepe'de otogarın oraya gittiğimizde Musa Amca yanındaki kişiye 'Bizi nereye götürüyorsun, yanlış geldik, buradan dönelim, Silvan Yolu'na gidelim' dedi. Ben de dönüp Silvan Yolu'na girdim. Askeriyenin bitişiğine geldiğimizde inmek istediler, ben de indirdim geri dönmek için ilerdeki döner kavşaktan dönüş yaptım. Onları bıraktığım yere geldiğimde onlar da yürüyerek ilerideki gecekondulara doğru gidiyorlardı. Benim olay hakkındaki bilgilerim bundan ibaret."

Avukat Mehmet Selim Okçuoğlu sanığın SEGBİS yolu ile dinlenmesinin sağlıklı olmadığını belirtirken, Mahkeme Başkanı "Türkiye büyük bir coğrafya, herkesi buraya getiremeyiz" diye cevap verdi. Tanık Sinanoğlu Musa Anter'in yanında oturan kişinin Amed Kürtçesi ile konuşmadığını, esmer, kısa boylu, zayıf bir kişi olduğunu belirtti. Olaydan sonra Mardin'e çalışmak için gittiğini, 2 gün sonra Amed'e döndüğünde olaydan haberdar olduğu söyleyen Sinanoğlu, "Taksi durağına gittiğimde olaydan haberim oldu, bir polis böyle bir olayın olduğu söyledi, ben de karakola gidip ifade verdim" diye konuştu.

'BELEDİYE BAŞKANI ANKARA'YA GİTTİ...'

O dönem Diyarbakır Belediyesi'nde Kültür Müdüresi olan Nevin Soylukaya da SEGBİS üzerinden verdiği ifadede, Anter'in festivale davet edilmesi fikrinin komisyondan geçmediğini kaydetti. Daha sonra Sanat Müdürü tarafından Anter'in davet edildiğini belirten Soylukaya, Belediye Başkanı Turgut Atalay'ın bu davete karşı çıktığını ifade etti. Soylukaya, festivalle ilgili Valilik ve Emniyet Müdürlüğü gibi merciler ile gerekli görüşmelerin yapıldığını ve gerekli izinin alındığını söyledi. Soylukaya, son olarak Belediye Başkanı Turgut Atalay'ın festivalden önce Ankara'ya gittiğini, festival süresince Ankara'da kaldığını belirtti.

BELEDİYE BAŞKANI ATALAY: HATIRLAMIYORUM!

Dönemin SHP’li Belediye Başkanı Turgut Atalay da, önce olay günü izinli olduğunu belirtti ardından da İçişleri Bakanlığı ile görüşmeleri olduğunu söyledi. Sorulan soruların büyük bölümüne “hatırlamıyorum” yanıtını veren Atalay, JİTEM hakkında hiçbir bilgisi olmadığını söyledi. Olaya ilişkin de bir bilgisi olmadığı söyleyen Atalay'a sorulan "Bu olayı araştırdınız mı?" sorusuna, "Mutlaka araştırmışımdır ancak hatırlamıyorum" diye konuştu.

İfadesinin başında Soylukaya'nın aksine Anter'in festivale davet edildiğinden haberinin olmadığını ileri süren Atalay, daha sonra Anter'in çağırıldığından haberdar olduğun kabul ederek "Sadece Musa Anter'e karşı olduğum için değil, siyasi kimliği öne çıkan herkesin festivale davet edilmesine karşı çıktım" dedi.

Orhan Miroğlu'nun avukatı Serhat Menzilcioğlu da, "Olayın geçtiği dönemde OHAL sebebi ve yaşanan olaylardan dolayı emniyet ve valilik ile düzenli toplantılar yapıyor muydunuz?" sorusunu "Hayır kesinlikle valilik veya emniyet ile toplantılar yapmıyorduk" diye yanıtladı. Avukat Okçuoğlu, "Sizin başkanlık yaptığınız dönemde Mehmet Sincar, Vedat Aydın gibi birçok faili meçhul cinayetler yaşandı, siz de entelektüel düzeyi iyi bir başkansınız, Diyarbakır'ın önde gelen ailelerindensiniz JİTEM hakkında veya faili meçhullerle adı geçen 'Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım hakkında bilginiz oldu mu?" sorusuna Atalay, "Hayır, hiçbiri hakkında bilgim yok. Belediye Başkanının görevi olmadığı için ben bu konular ile ilgilenmiyordum" diye cevapladı.

Avukat Mehmet Selim Okçuoğlu, Atalay'ın her şeye "hatırlamıyorum" diye cevap vermesine tepki olarak "Artık ben bir şey sormayacağım" dedi. Tanık Atalay'ın ifadesine son verildi.

Tekrar Taksici Mehmet Sinanoğlu'na bağlanılarak sanık Hamit Yıldırım'ın 1992 yılına ait fotoğrafı teşhis için gösterildi. Sinanoğlu şahsın arka koltuğa oturduğu ve akşam karanlığı olduğu için yüzünü hatırlamadığını, bu yüzden teşhis yapamayacağını söyledi.

Sanık Hamit Yıldırım bunun bir kumpas olduğunu ileri sürerek, "bu suçu benim üzerime attılar. Musa Anter'i tanımıyorum ve Musa Anter'in katili ben değilim. Ben PKK'ye karşı bir adamım, başka bir şeyim yok" iddiasında bulundu.

ERTELENDİ

Mahkeme, Hamit Yıldırım'ın tutuklanması yönündeki talebinin reddine, Hamit Yıldırım hakkındaki adli kontrol hükümlerinin uygulanmasına devam edilmesine karar verildi.

Bir sonraki duruşma ise 20 Aralık 2017 tarihine ertelendi.