18 Mayıs… Büyük Devrimci Haki Karer yoldaşın şahadet yıldönümü. Mayıs şehitler ayıdır; Denizler, Dörtler, İbrahim Kaypakkayalar ve daha birçok büyük devrimcinin şahadete erdikleri ve mücadelelerini ölümsüz kıldıkları aydır.

Kürt halkı bu bölgenin en antik halkıdır. Tarihsel-kültürel toplumun birçok gelişmesine kaynaklık ve öncülük etmiş bir halktır. Tarihsel ve kültürel birikimiyle yüzyıllar boyunca bölge halklarıyla barış içinde yaşadı. Bölgedeki tüm halklar yaratılan bu kültürel ve komünal değerlerin etrafında buluştu ve yüzyıllar boyunca kardeşçe yaşadı. Ancak kapitalist güçlerin iktidar ve para emelleri uğruna bölge üzerinde gerçekleştirdiği saldırılar, halkların kardeşliğini, bölgenin barışını ortadan kaldırdı. Kültürel, komünal değerler etrafında oluşan birliği dağıttı, halkları paramparça etti. Bu parçalanmadan en fazla nasiplenen halklardan biri de elbette Kürt halkı oldu. Kasrı-Şirin, Sevr, Lozan antlaşmaları ve gizli açık birçok uluslararası planla Kürdistan ve Kürt toplumu defalarca parçalandı. Kürtler toprağından kopartıldı, göç ettirildi. Sistematik olarak kültürel ve fiziki soykırımlara uğratıldı. Bu durum günümüze kadar da kendisini sürdürdü. Son Rojava ve Şengal saldırıları da, aynı şekilde bu kapitalist güçlerin tarih boyunca süre gelen saldırılarının bir devamı olarak gerçekleşti.

Kürt Özgürlük Hareketi 38 yıl önce büyük devrimci Haki Karer yoldaş ve arkadaşları öncülüğünde Kürtlerin ve bölge halklarının bu makus kaderini değiştirmek ve kapitalist güçlerin bölge üzerindeki hesaplarını sonlandırmak için yola koyuldular. Apocular olarak tanımlanan bu küçük grup, büyük bir cesaret, fedakarlık ve devrimcilik örneği sergileyerek herkesin unuttuğu veya söylemekten korktuğu bir gerçeği dillendirdi; Kürdistan sömürgedir ve özgürleştirilmesi gerekir. Bu büyük bir cesaret, büyük bir fedakarlık, büyük bir devrimcilikti. Çünkü Kürtlük ve Kürdistan derin bir kültürel ve fiziki soykırımdan geçirilmiş, hafızalardan, belleklerden silinmişti. Kullanılması dahi yasak kavramlardı. Bu kavramları kullanmanın karşılığı idam, göç, sürgün, tutuklanma, işkence ve ölümdü.

Önder Apo’nun büyük cesaret, fedakarlık ve devrimcilik isteyen bu mücadelesine hiç çekinmeden ben de varım diyen ilk kişidir Haki Karer yoldaş. Haki yoldaş Türk kökenli bir Orduluydu. Karadeniz’in emekçi, halkçı geleneğinden gelen bir arkadaştı. Haki Karer ve soydaşı Kemal Pir yoldaşlar Önder Apo’nun fikirlerini ve mücadelesini ilk sahiplenen yoldaşlar olmuşlardır. Türk ve Kürt halkının kardeşliğine büyük inanıyorlardı. Yine Türkiye’nin özgürlüğünün Kürtlerin özgürlüğünden geçtiğine dair inançları çok güçlüydü. Kendisine iki halkın kardeşliğini yeniden inşa etme misyonu biçmiş ve bu misyonun ciddiyetiyle Önder Apo’nun mücadele yoldaşlığını yapmıştı. Bu yüzden de 1973’ten 1977 yılına kadar büyük bir fedakarlık, emek ve çabayla Kürdistan’ı dolaşıp Kürt Özgürlük Mücadelesi’nin tohumlarını attılar. Haki yoldaş, grubun Kürdistan’a gitme kararını almasının ardından battaniyesini ve iki parça eşyasını alıp Kürdistan’a gitmeye hazır olduğunu söyleyen ilk yoldaştır. Oysa ne Kürdistan’ı bilmekte, ne Kürtçeyi nede Kürt halkını… Bildiği ve inandığı tek şey Kürdistan’da örgütlenmesi, bilinçlendirilmesi ve özgürleştirilmesi gereken bir halkın olduğuydu. Hakki yoldaş bu inançla Kürdistan’da müthiş bir örgütlenme çalışması yürütüyor ve sayısız Kürt gencini özgürlük mücadelesi saflarına katıyor.

Hakki Karer yoldaş Önderlik tarzını ve üslubunu en hızlı yakalayan ve uygulayan arkadaştı. Önder Apo, Haki yoldaş için ‘o benim gizli ruhumdu’ der. Apocu Hareket, Apoculuk Haki Karer, Kemal Pir ve Mazlum Doğan yoldaşlar olmadan anlatılabilecek bir gerçeklik değildir. Onlarsız Apoculuğun tanımı eksik kalır.

İşte bu büyük devrimciyi devlet ile Kürt işbirlikçilerinin komplosu sonucu 1977 yılının Mayısı’nda şehit verdik. Komplocular Haki yoldaşı özellikle hedef almıştı. Apocu grubun içerisindeki öncülük misyonu ve özgürlük mücadelesindeki etkinliği hesaplanmış ve şahadetiyle Apocu gruba büyük bir darbe vurulmak hedeflenmişti. Ancak Haki Karer yoldaşın şahadeti üzerinden tam 38 yıl geçti ve özgürlük mücadelesinin tohumlarını attığı Kürdistan topraklarında sayısız özgürlük fidanı yetişti ve bugün hala yetişmekte. Haki yoldaş şehit düştüğünde daha Kürt Özgürlük Hareketi PKK kurulmamıştı. Önder Apo, PKK’yi Haki yoldaşın büyük devrimciliğini, özgürlük mücadelesi için sarf ettiği büyük emeği, fedakarlığı ölümsüzleştirmek ve ektiği tohumların boy verip halkların kardeşliğini yeniden sağlaması için PKK’yi kurdu. Önder Apo, büyük devrimci Haki yoldaşın şahadetine cevaben PKK’yi kurdu. Kompluculardan en büyük intikamı Apoculuğu partileşmeye götürerek aldı. Apoculuğun partileşmesi Haki yoldaşın ölümsüzleşmesiydi. Haki yoldaş Apocu Hareketin ilk şehidiydi ve PKK bu büyük Mayıs şehidinin anısına kuruldu. PKK bir şehitler partisi olarak kuruldu. Şehidin anısına sahip çıkmanın, şehidin çabasını sonuçlandırmanın ve emeğini ölümsüzleştirmenin partisi olarak kuruldu. Haki Karer yoldaşın şahadetine karşılık gerçekleştirilen partileşme hamlesi, PKK’de bir mücadele geleneğine dönüştü. Artık özgürlük mücadelesine yapılan her saldırı, darbe girişimi ve komplo, artık Kürt halkına yapılan her saldırı daha büyük bir hamlesel çıkışla cevap bulacak ve mücadelenin daha da yükseltilmesine vesile olacaktır.  Kürt Özgürlük Hareketinin bugünkü siyasal ve askeri başarısının arkasında kuşkusuz Haki yoldaşla birlikte gelişen bu mücadele geleneği vardır. Yine Rojava devrimi ve Şengal direnişinin arkasında da bu 38 yıllık mücadele geleneği vardır. Kürt halkının ve bölge halklarının özgürlüğünü sağlayacak olan da yine bu mücadele geleneğidir. Bu en eski toplumsal formun direniş kültüründen beslenen bir gelenektir. Küresel güçler, bu direniş geleneğini kırmak için aklın alamayacağı her yolu denedi ve halen de deniyor. DAİŞ, bu mücadele geleneğine karşı geliştirilen en büyük sistem saldırısıdır.

Dolayısıyla Haki Karer yoldaşın Kürt Özgürlük Mücadelesindeki yeri ve önemi çok büyüktür, tarihseldir. Bu vesileyle bir kez daha büyük devrimci Hakki Karer yoldaşı anıyor ve mücadelesi önünde saygıyla eğiliyoruz…